Türkçe sözlükte "nallanma" sözcüğünün anlamı

NALLANMA SÖZCÜĞÜNÜN OKUNUŞU

nallanma

NALLANMA SÖZCÜĞÜ TÜRKÇE DİLİNDE NE ANLAMA GELİR?

Türkçe sözlükte nallanma sözcüğünün tanımı

nallanma Nallanmak işi.

NALLANMA SÖZCÜĞÜNÜN ÇEVİRİSİ

Çok dilli Türkçe çevirmenimiz ile nallanma sözcüğünün 25 dile çevirisini bulun.

Bu bölümde verilen nallanma sözcüğünün Türkçe dilinden diğer dillere çevirisi otomatik istatistiksel çeviri ile elde edilmiştir ve temel alınan çeviri birimi Türkçe dilindeki «nallanma» sözcüğüdür.

• Türkçe - Çince Çevirmen: 穿上鞋子最多
• Türkçe - İspanyolca Çevirmen: calzados Hasta
• Türkçe - İngilizce Çevirmen: shod Up
• Türkçe - Hintçe Çevirmen: ऊपर shod
• Türkçe - Arapça Çevirmen: منتعل أعلى
• Türkçe - Rusça Çevirmen: до обуты
• Türkçe - Portekizce Çevirmen: calçados Up
• Türkçe - Bengalce Çevirmen: নাল-বান্ধান আপ
• Türkçe - Fransızca Çevirmen: chaussés Up
• Türkçe - Malezya Dili Çevirmen: bersepatu Up
• Türkçe - Almanca Çevirmen: beschlagen Up
• Türkçe - Japonca Çevirmen: アップ履きます
• Türkçe - Korece Çevirmen: 위로 구두를 신기
• Türkçe - Cava Dili Çevirmen: shod Up
• Türkçe - Vietnamca Çevirmen: shod Up
• Türkçe - Tamil Çevirmen: அப் shod
• Türkçe - Marathi Çevirmen: अप घाला
• Türkçe: nallanma
• Türkçe - İtalyanca Çevirmen: calzati Up
• Türkçe - Lehçe Çevirmen: obute w górę
• Türkçe - Ukraynaca Çevirmen: до взуті
• Türkçe - Romence Çevirmen: încălțat Up
• Türkçe - Yunanca Çevirmen: παπουτσωμένος Up
• Türkçe - Afrika Dili Çevirmen: skoene Up
• Türkçe - İsveççe Çevirmen: skodda Upp
• Türkçe - Norveççe Çevirmen: skodd Up

«NALLANMA» İLE İLİŞKİLİ TÜRKÇE KİTAPLAR

nallanma sözcüğünün kullanımını aşağıdaki kaynakça seçkisinde keşfedin. nallanma ile ilişkili kitaplar ve Türkçe edebiyattaki kullanımı ile ilgili bağlam sağlaması için küçük metinler.

Çalismalar - 68-72. sayılar - Sayfa 43

ÜÇÜNCÜ KISIM Türkiyede tek tırnaklı hayvanların nallanma tarzı Bizde de nal, Avrupada olduğu gibi bir usta, bir de yardımcıdan ibaret iki kişi tarafından tatbik edilir. Bu ihtiyacı ekseri şehirlerimizde bir veya bir kaç tane bulunan nalband ...

Ankara (Turkey) Yüksek ziraat enstitüsü, 1939

Tarih ... - 3. cilt - Sayfa 89

Koşum takımlarında ve hayvanların nallanma usullünde ıslahat yapılarak hayvanların kuvvetinden daha çok istifade imkânı bulunmuştur. Bununla beraber Asya ve Afrikanın uzun kara yollarında bir kervan, binlerce insandan, yüzlerce deveden ...

Türk Tarih Kurumu, 1933

Şu Bizim Gazipaşa ; ve, İsmet Paşalı yıllar: anı, röportaj - Sayfa 55

Nallanma mi, ben nalladim, dedim; ama deve yatar yerde, n'olacak hindi; sen doktorsun, bi çare, dedim. Doktor para verdi ilaçlar almaya, bizim köylü parayi aldi savuçtu, koca Allahin kendisi ha, devedir yani, güldük müldük, ama paranin para ...

Fikret Otyam, 1984

Türkçe sözlük'ün ters dizimi: Türkçe (SST) sözlük ... - Sayfa 67

... dallanma mandallanma kangallanma sakallanma mallanma nallanma sallanma çatallanma çuvallanma akçıllanma kırçıllanma ağıllanma kıllanma akıllanma tırtıllanma yıllanma bollanma kollanma yollanma çullanma nodullanma oğullanma ...

Belgin Tezcan Aksu, ‎Abdurrahman Tariktaroğlu, ‎Efrasiyap Gemalmaz, 2004

Bendeki Malatya - Sayfa 300

Atlar nalbant dükkânının önüne getirilir, başlanna yem torbalan takılarak, nallanma sırasını beklerdi. Nalı eskimiş veya nalsız hayvanlann yürümekten ve yollann taşlanndan tımaklan yamulur, eskir, bir süre sonra yürüyemez hale gelirdi.

Arife Kalender Önel, 2010

Bizans metropolünde ilk Türk köyü Kadıköy - Sayfa 109

Dükkânın önünde her cins araba durur, nallanma sıralarını bekler, bu arada bütün civara yanık tırnak kokusu yayılırdı. HALİL Efendi yıllarca mesleğini Kızıltoprak'ta yürüttü. Sonra İçerenköy'e taşındı. Dükkânın yerinde bir otomobil tamirhanesi ...

Müfid Ekdal, 1996

Azärbaycan dilinin izahlı lüğäti: dörd cilddä - 3. cilt - Sayfa 52

QARANAL sif. ve zarfNalsiz, nallanma- mis. Ali qaranal minmak. - Dedin, at qara- naldir. S.Rehimov. QARANÖFas zarf Çox telesik, bimefese, çaparaq; tövsüye-tövsüye. Yuxusuzluqdan uzun yolu qaranafas galdiyindan basi bark agriyirdi.

Ăliḣei̐dăr Ălabbas oghlu Orujov, ‎B. T. Abdullai̐ev, ‎Aghamusa Akhundov, 2006