Türkçe sözlükte "tazallüm temek" sözcüğünün anlamı

TAZALLÜM TEMEK SÖZCÜĞÜNÜN OKUNUŞU

tazallüm temek

TAZALLÜM TEMEK SÖZCÜĞÜ TÜRKÇE DİLİNDE NE ANLAMA GELİR?

Türkçe sözlükte tazallüm temek sözcüğünün tanımı

tazallüm temek Sızlanmak, yakınmak, yanıp yakılmak.

TAZALLÜM TEMEK SÖZCÜĞÜNÜN ÇEVİRİSİ

Çok dilli Türkçe çevirmenimiz ile tazallüm temek sözcüğünün 25 dile çevirisini bulun.

Bu bölümde verilen tazallüm temek sözcüğünün Türkçe dilinden diğer dillere çevirisi otomatik istatistiksel çeviri ile elde edilmiştir ve temel alınan çeviri birimi Türkçe dilindeki «tazallüm temek» sözcüğüdür.

• Türkçe - Çince Çevirmen: 我的意思是tazall
• Türkçe - İspanyolca Çevirmen: Quiero decir tazall
• Türkçe - İngilizce Çevirmen: I mean tazall
• Türkçe - Hintçe Çevirmen: मैं tazall मतलब
• Türkçe - Arapça Çevirmen: أعني tazall
• Türkçe - Rusça Çevirmen: Я имею в виду tazall
• Türkçe - Portekizce Çevirmen: Quero dizer tazall
• Türkçe - Bengalce Çevirmen: tazall করার টি
• Türkçe - Fransızca Çevirmen: Je veux dire tazall
• Türkçe - Malezya Dili Çevirmen: tazall untuk t
• Türkçe - Almanca Çevirmen: Ich meine tazall
• Türkçe - Japonca Çevirmen: 私はtazall意味します
• Türkçe - Korece Çevirmen: 나는 tazall 의미
• Türkçe - Cava Dili Çevirmen: tazall kanggo t
• Türkçe - Vietnamca Çevirmen: Tôi có nghĩa là tazall
• Türkçe - Tamil Çevirmen: புதுப்பித்தல் சோதனை
• Türkçe - Marathi Çevirmen: tazall टन
• Türkçe: tazallüm temek
• Türkçe - İtalyanca Çevirmen: Voglio dire tazall
• Türkçe - Lehçe Çevirmen: Mam na myśli tazall
• Türkçe - Ukraynaca Çevirmen: Я маю на увазі tazall
• Türkçe - Romence Çevirmen: Adică tazall
• Türkçe - Yunanca Çevirmen: Εννοώ tazall
• Türkçe - Afrika Dili Çevirmen: Ek bedoel tazall
• Türkçe - İsveççe Çevirmen: Jag menar tazall
• Türkçe - Norveççe Çevirmen: Jeg mener tazall

«TAZALLÜM TEMEK» İLE İLİŞKİLİ TÜRKÇE KİTAPLAR

tazallüm temek sözcüğünün kullanımını aşağıdaki kaynakça seçkisinde keşfedin. tazallüm temek ile ilişkili kitaplar ve Türkçe edebiyattaki kullanımı ile ilgili bağlam sağlaması için küçük metinler.

Türk edebiyatında hiciv ve mizah: yergi ve gülmece - Sayfa 246

... çıkayım", "Derbanlar (kapıcılar) var göz kapıda el değnekte" gibi kalıcı sözler gülmecenin temel ögelerinden birkaçıdır. ... Kefeştatayyûş ve köpekleri Kıtmîr; hakîm: Âlim, felsefeci; kelbiyye: Felsefede kinizm; tazallüm ü hal: Sızlanma durumu; ...

Ömer Özcan, 2002

On yıllık savaşın günlüğü: Balkan, Birinci Dünya ve ... - Sayfa 415

Sülüs: Üçte bir Şayanı fahr: Övünmeye değer Şetaret: Sevinç, şenlik Şln: Ayıp, leke Şitap etmek: Çabucak gitmek Taam ... Tathirat: Temizlik Tazallüm Yanıp yakılma Tebdili hava: Hava değişimi Tebeddül: Değişme Tebşir etmek: Müjdelemek ...

İzzettin Çalışlar, 1997

Ahbâr üd-devlet is-Selçukiyye - Sayfa 45

Kaleyi kuşatan askerler bunların hariçten kaleye girmiş olduklarını zan ettiler. Nızâmülmülk de bu sırada hamamdan çıkmış, bir mahfede oturuyor, yemek yiyordu; bu iki adamdan biri görmüş olduğu bir haksızlıktan dolayı tazallüm ve ...

Necâti Lugal, 1943

Türk Tarih Kurumu yayınları - Sayfa 45

Kaleyi kuşatan askerler bunların hariçten kaleye girmiş olduklarını zan ettiler. Nizâmülmülk de bu sırada hamamdan çıkmış, bir mahfede oturuyor, yemek yiyordu; bu iki adamdan biri görmüş olduğu bir haksızlıktan dolayı tazallüm ve şikâyet ...

Türk Tarih Kurumu, 1944

Bütün eserleri: Romanlar - 1. cilt - Sayfa 452

Dilsiz dahi Civelek ile yemek yerken Civelek o gün yediği tekdir üzerine tazallüm etmek isterdi. Ama nafile! Şehlevend dilsiz a canım, dilsiz! Hem dilsiz, hem sağır! Lâkırdı söylemek, kapı çalmak değil, top atılsa işitmez vesse- lâm! Tesadüfe ...

Ahmet Mithat, 2000

Puslu kıtalar atlası

Roman. 1681 yılı Istanbul'unda bilge babasının evinde barınan genç adam, bir anda her şeyini yitirir ve kendini kötülüğün ve bilimselliğin atbaşı gittiği bir karabasanda bulur

İhsan Oktay Anar, 1996

Osmanlı Devleti'nin Mısır, Yemen, Hicaz meselesi - Sayfa 156

Asker günlerce sıcak yemek yemedi; iyi bakılmayan bu efrada bakımsızlığın dostu olan hastalıklar musallat oldu. Vapur Beyrut'a ... toplanır, hükümet konağına, kumandanın evine gelir, dua ile karışık bağırışır, tazallüm ederlerdi. Güç belâ, biraz ...

Süleyman Kâni İrtem, 1999

Türkiye'nin demokrasiye geçiş yılları 1945-1950 - Sayfa 272

Bu nedenle Başbakan Peker; “Şikâyet ve tazallüm yoluna gitmekten ise, Meclis'te kendisine bir taraftar çoğunluğu ... İnönü ile Peker'in anlaşamayacakları, 23 Temmuz 1947 gecesi Çankaya'daki yemek esnasında daha net bir şekilde ortaya ...

Ensar Yılmaz, 2008

Türk edebiyatı: batı örnekleriyle birlikte - Sayfa 264

... çatlak Şua: ışık Şu'bede: oyun, hile Şübban: gençler - T - Taam: yemek Taammüt (d): tasarlamak, evvelden planlamak ... kabahatli bulmak Tanzir: benzerini yapmak Tasallut: saldırmak Tasmim: kesinlikle karar vermek Tazallüm: Sızlanmak ...

Behçet Kemal Çağlar, ‎Ekrem Yirmibeşin, 1967

Osmanlı sefirleri ve sefaretnameleri - Sayfa 71

... tetkik etmek, hem de İsveç'ten olan alacakları tahsil etmek vazifesiyle Yirmisekiz Çelebi Defterdar Mehmet Efendi'nin ... nasıl tazallüm ettiğini, Demirbaş Şarl'ın Türkiye'ye ilticası meselesi hakkında aralarında cereyan eden münakaşaları, ...

Faik Reşit Unat, ‎Bekir Sıtkı Baykal, 1987