6 ТУРЕЦЬКА КНИЖКИ ПОВ'ЯЗАНІ ІЗ «AKORTLAMA»
Дізнайтеся про вживання
akortlama з наступної бібліографічної підбірки. Книжки пов'язані зі словом
akortlama та короткі уривки з них для забезпечення контексту його використання в турецька літературі.
1
Azerbaycan Türkçesi sözlüğü - 2. cilt - Sayfa 790
Akortlama (müzik aleti). Kökleme2 is. Geniş aralıklarla dikme (elbise). Köklemek1 f. 1- Telli müzik aletlerini akort- lamak. 2- mec. Yapmak, onarmak, çalışır, kullanılır hâle getirmek. Köklemek2 f. Elbise kesildikten sonra parçaları geniş aralıklı ...
2
Kardeş türküler: 15 yılın öyküsü - Sayfa 292
... bu meselenin üzerine gitmişti. Deriden bir rezonans çıkıyordu ve "Bu rezonansın, parçanın tonuyla mutlaka anlamlı bir ilişkisi olmalı." mantığıyla tornavidayı eline alıp aleti ısıtma, soğutma veya anahtarlıysa aleti akortlama işlemlerini, ...
Ayhan Akkaya, Boğaziçi Gösteri Sanatları Topluluğu,
2008
3
Türkçe sözlük'ün ters dizimi: Türkçe (SST) sözlük ... - Sayfa 60
... iyot lama azotlama mazot lama şartlama cırtlama gırtlama pırtlama sırtlama hortlama akort lama mortlama yoğurtlama yumurtlama avurt lama rastlama kutlama palamut lama şutlama soyutlama ulama bulama agulama bulgulama sorgulama ...
Belgin Tezcan Aksu, Abdurrahman Tariktaroğlu, Efrasiyap Gemalmaz,
2004
4
Türkçe-İngilizce teknik terimler sözlüğü - Sayfa 116
akortlama Sharp tuning. ~ akortlu Sharply tuned. ~ ayar edici Sharply collimator. ~ cam Clear glass. ~ camlı abajur Clear glas globe. ~ çamaşır suyu Clear lye. ~ çevre Clear cut. ~ çözelti (mahlut) Clear solution. ~ filtrelenmiş eriyik Clear filtrate.
5
Kastamonu'da âşīk fasillarī: türler, çeşītler, çeşītlemeler - Sayfa 84
... boy farklılıklarını ve akortlama biçimlerini göz önünde bulundurarak küçükten büyüğe doğru kapsayan bir teknik terim olarak kullanılmaktadır ki bu çalgıları oluşturan aileye Bağlama Ailesi de denmektedir. 39 Armûdî biçimde hafif yassı ...
6
İngilizce-Türkçe yeni teknik lûgat: English-Turkish new ... - Sayfa 295
... ray / keskin gua (igm) - tone / ben-ak (net) ses - tuning / (rad) çok hassas ayarlama, berrak akortlama - turn / keskin dönüg sharpen, to / bilemek, keskinlegtirmek, sivriltmek, inceltmek, sertlegtirmek sharpened / bilenmig sharpener / bileyici, ...
Fethi Nusret Alaçam,
1962