与 «YIĞIŞIK»相关的土耳其语书籍
在以下的参考文献中发现
yığışık的用法。与
yığışık相关的书籍以及同一来源的简短摘要提供其在 土耳其语文献中的使用情境。
1
Aşk'ın Kalplerimizdeki Mutat Yolcululuğu:
Salyanın geri kalanı uzamaya çalışıyordu damla damla, yığışık. Yine dertop ettim parmaklarımı, sanki bir yüzeyi matkapmışçasına oyacaktım. Parmaklarımıza şaşıyordum zaten, aldıkları biçimlere, sonsuz yeteneklerine. Onlarla her şey ...
2
Türk kültüründe ağaç kültü - Sayfa 234
Servi-Selvi Türkçe Sözlük'te "Servigillerden, yapraklan karşılıklı, yığışık ve koyu yeşil renkte, en çok meydanlıklara dikilen, ince uzun ağaç" M2 diye tanımlanan ve genellikle mezarlıklara dikilen servi, uzun boyu ve daima yeşil kalmasıyla ...
3
Yeni imlā kilavuzu - Sayfa 235
... yenilemek yenileştirmek yenilgi yerli yerli yerine yermek yermeli yermerkezli yeti yetiklik yetim yetime yetimhane yığm yığmak yığmtı yığışık yığışım yenilik yermumu, -mı yeröte yetinmek yığıştırmak yenilikçi Yenimahalle yerözekçil yersakızı, ...
... ağırlığıyla oranlandığında ne yeri olabilir yaldızların; fakat neyin önemli, neyin önemsiz olduğuna karar vermeye de imkân kalmamıştır - ilâçlanmış böcekler gibi ölümcül, faraşta birikmişler, çöpe atılacaklar,yığışık, boz ve yarı saydam, iğrenç.
Emine falcısı, Neveser'inkini ters çevirdi, bilekten yakaladı. Bakıyor. Uzun uzun bakıyor. Baktı. "El değil, Şuman'ın notaları, çizgiler takip olunamıyor, yığışık. Çizgiler çapraşık. Çizgiler sarmaşık. Zehirli bir talih, zehirli bir kader, bedbaht alınyazısı ...
6
Hayal ve ıstırap - Sayfa 259
Kar, servinin heyula gibi uzamış dallarını nedense bir türlü örtemiyor ve yığışık yapraklar simsiyah, aklıkta parlıyor, handiyse leke-leke gözetliyor. Bu daracık görüngeyi biraz genişletmek istesem, karların, çamurlanarak örttüğü ince bir yol, ...
7
Türkiye Türkçesinde orta hece düşmesi - Sayfa 50
kışık, sırıtık, sıvışık, sıyırık, tanışık, tıkışık, tükürük, uyuşuk, üfürük, üşütük, yakışık, yapışık, yayınık, yığışık, yılışık, yıvışık vb. Çok az da olsa, kelimenin hem orta hece düşmesine uğramış hem de uğramamış şekline rastlamak mümkündür: Sıyrık ...
8
Sade Türkçe kılavuzu - Sayfa 118
... olmak, e- linden tutmak, yardım etmek. MÜZAHREFAT Süprüntü. MÜZAKERE ETMEK 1. Konuşmak. 2. Ders soruşmak- MÜZAYAKA Sıkmtı, darlık, parasızlık. MÜZAYEDE Artırma. MÜZDAHİM Kalabalık, yığışık. MÜZEPZEP — 118 — Müt.
