Bedeutung von "afallaşmak" im Wörterbuch Türkisch

AUSSPRACHE VON AFALLAŞMAK AUF TÜRKISCH

afallaşmak

WAS BEDEUTET AFALLAŞMAK AUF TÜRKISCH

Definition von afallaşmak im Wörterbuch Türkisch

Angst haben, betäubt zu sein, dumm zu sein und nichts tun zu können.

afallaşmak Şaşkınlık içinde kalmak, şaşırıp bir şey yapamaz olmak.

ÜBERSETZUNG VON AFALLAŞMAK

Erfahre, wie die Übersetzung von afallaşmak auf 25 Sprachen mit unserem mehrsprachigen Übersetzer Türkisch lautet.

Die Übersetzungen von afallaşmak auf andere Sprachen, die in diesem Bereich vorgestellt werden, sind zustande gekommen durch automatische statistische Übersetzung, wobei die Basiseinheit der Übersetzung das Wort «afallaşmak» in Türkisch ist.

• Übersetzer Deutsch - Chinesisch: 惊吓
• Übersetzer Deutsch - Spanisch: afallaş a
• Übersetzer Deutsch - Englisch: afallaş to
• Übersetzer Deutsch - Hindi: डराना
• Übersetzer Deutsch - Arabisch: afallaş ل
• Übersetzer Deutsch - Russisch: напугать
• Übersetzer Deutsch - Portugiesisch: assustar
• Übersetzer Deutsch - Bengalisch: afallaş করতে
• Übersetzer Deutsch - Französisch: afallaş à
• Übersetzer Deutsch - Malaysisch: untuk afallaş
• Übersetzer Deutsch - Deutsch: afallaş zu
• Übersetzer Deutsch - Japanisch: 驚き
• Übersetzer Deutsch - Koreanisch: 펄쩍 뛰게하다
• Übersetzer Deutsch - Javanisch: kanggo afallaş
• Übersetzer Deutsch - Vietnamesisch: làm hoảng hốt
• Übersetzer Deutsch - Tamil: afallaş செய்ய
• Übersetzer Deutsch - Marathi: afallaş करण्यासाठी
• Türkisch: afallaşmak
• Übersetzer Deutsch - Italienisch: spaventare
• Übersetzer Deutsch - Polnisch: przestraszyć
• Übersetzer Deutsch - Ukrainisch: налякати
• Übersetzer Deutsch - Rumänisch: tresărire
• Übersetzer Deutsch - Griechisch: afallaş να
• Übersetzer Deutsch - Afrikaans: afallaş om
• Übersetzer Deutsch - Schwedisch: skrämma
• Übersetzer Deutsch - Norwegisch: skremme

10 BÜCHER, DIE MIT «AFALLAŞMAK» IM ZUSAMMENHANG STEHEN

Entdecke den Gebrauch von afallaşmak in der folgenden bibliographischen Auswahl. Bücher, die mit afallaşmak im Zusammenhang stehen und kurze Auszüge derselben, um seinen Gebrauch in der Literatur kontextbezogen darzustellen.

Yeni Argo Sözlüğü: - Sayfa 139

3. afallaşmak, şaşakalmak, şaşırmak- adam bizi karşısında görünce kabız oldu, hoşbeş etmeden söze girdi. kabuklu s. • 1. sünnetsiz erkek 2. hristiyan erkek kabza a. • esrar kaçak inşaat t. ar. • 1. (kadında) büyükçe göğüsler 2. kalçalar kaçar mı ...

Bahattin Sezgin, 2013

Türkçenin zenginlikleri, incelikleri - Sayfa 86

Aynı kavram, şaşkına dönmek, şaşkınlaşmak, şaşırıp kalmak, şaşalamak gibi biçimlerde anlatılabildiği gibi, afallamak, afallaşmak, alıklaşmak eylemleriyle de yansıtılabilmektedir. Burada, son olarak, konuşulan dilde, çoğu kez gerçekleşmesi ...

Doğan Aksan, 2005

Deyimler, atasözleri, beyitler ve anlamdaş kelimeler - Sayfa 586

.«1u (•— ) adttv, DUşman. âda (-=>••) Kol, pazı. afacan Zeki ve yaramaz çocuk. af ak ( -) Ufuklar; bütün dünya, gözle görülen âlem. afaki ( -) Havaî, lüzumsuz ve ehemmiyetsiz ( söz ) . afallamak, afallaşmak Şaşırmak, hayret içinde kalmak, ...

Nejat Muallimoğlu, 1983

Yeni Türk lûgati - Sayfa 6

Afallaşmak (f) Şaşkın, sersem, durgun bir hale gelmek. Afallatmak ( f) Şaşırtmak, sersemletmek, durgun- latmak. A feride ( s ) Varadılmış, mahluk. A ferim, n (ıı) Takdir, taltif ve talisin ifade eder. Bazıkerre de istihza için kullanılır. A feriııende (s) ...

İbrahim Alâettin Gövsa, 1930

Anadolu dialektolojisi üzerine malzeme - 1-3. ciltler - Sayfa 154

... toprağını kabartmak, yâni bellemek. beg (Af.) Ben. hal. beggildâmâk (Isp ) Şaşırmak, afallaşmak. Besârâk (Ay., Sök., Ant-, Bur., Af.) Tülü devenin erkeği, ki inetilme- miştir. beşâk (Naz ) Çocuk beşiği beyaz (Af Az ) Beyaz ağ. bezdirmâk (Bal.) ...

Ahmet Caferoğlu, 1940

Yeni imlā kilavuzu - Sayfa 56

... -nı adak adale adalet, -ti adem (yokluk) âdem Âdem afallamak afallaşmak afallaştırmak agâh aganta aglütinin agaz adaletli ademî afat agnosi adaletsiz ademî afazi agnostisizm adaletsizlik ademiyet, -ti aferide agorafobi adalı âdemoğlu, -nu ...

Türk Dil Kurumu, 1965

Türkiye'de halk ağzindan söz derleme dergisi - 5. cilt - Sayfa 339

... yakma, yakmaca, yarma. şarıl şarıl : bağıl bağıl. şarlatan : partal. şarlatanlık etmek : şitenmek. şaşakalmak: efün yefün olmak, enit yanıt olmak, haymak, ofun sofun olmak, sangırtmak. şaşalamak : afallamak. afallaşmak, çöçelemek, debenmek ...

Türk Dil Kurumu, 1957

Büyük lûgat ve ansiklopedi: ek - Sayfa 100

Afallaşmak dönşl. f. [Afallamak fülinin mânâsını daha kuvvetle ifade eder]. ♢ Afallatmak veya Afallaştırmak ettrg. f. Şaşırtmak, sersemletmek. (M) AFALU BU-RUMMEL, Cezayir'de, Bicâye (Bougie) yakınında mağara. 192g'de C. A- rambourg, ...

Safa Kılıçlıoğlu, 1985

Hüseyinzâde Ali Bey - Sayfa 229

Şaşkın ve sersem bir hâle gelme (Fr. etourdissement) afallamış, afallaşmış (Fr. Etourdi). Afazi, Afazya : i. (Fr. Aphasie, Yun. a nefy edatı; phasis: söz). Fakd-ı kelâm. Söz söyleme kâbiliyetini kaybetmeden ibâret marazî bir ârıza ki kelime ...

Hüseyinzâde Ali Turan, ‎Ali Haydar Bayat, 1998

C̣anakkale # ve savaṣlari - Sayfa 49

çelerin çeşitli taçları, o devrin değerli birer sanat işi sayılan bir sürü ve daha başka başka eserleri, büyük bir hayret, üzüntü, afallaşmış gözlerimle süzerken ve için için yüreğim kan ağlarken, yanımda, müzeleri beraberce gezdiğimiz bir Alman ...

Ṣemsettin C̣amoǧlu, 1962