WAS BEDEUTET IRZ EHLI AUF TÜRKISCH
Hier klicken,
um die ursprüngliche Definition von «ırz ehli» auf Türkisch zu sehen.
Hier klicken,
um die automatische Übersetzung der Definition auf Deutsch zu sehen.
Definition von ırz ehli im Wörterbuch Türkisch
eine Person von Rassengüte, keusch, sauber. ırz ehli Namuslu, iffetli, temiz kimse.
Hier klicken,
um die ursprüngliche Definition von «ırz ehli» auf Türkisch zu sehen.
Hier klicken,
um die automatische Übersetzung der Definition auf Deutsch zu sehen.
10 BÜCHER, DIE MIT «IRZ EHLI» IM ZUSAMMENHANG STEHEN
Entdecke den Gebrauch von
ırz ehli in der folgenden bibliographischen Auswahl. Bücher, die mit
ırz ehli im Zusammenhang stehen und kurze Auszüge derselben, um seinen Gebrauch in der Literatur kontextbezogen darzustellen.
1
Türkiye Türkçesinde orta hece düşmesi - Sayfa 110
K.2000 s.195) bk. keyif ehlikeyif,-yfi [keyif sahibi] (Özön. s.282) keyif ehli (Özön.s.475; T.Söz.98' s.1286; İ.K.2000 s.287) ... K.2000 s.245) "Ailesinin ırz ehli, çalışkan bir kadın ve çocuğun da melek kadar iyi olduğunu anlatıyordu." H. E. Adıvar.
2
Ayaklı kütüphâneler - Sayfa 305
Onun için de ırz ehli olarak kaldık, dedi. Biz gülmemek için kendi kendimizi çimdiklerken, onu kızdırıp söyletmekten büyük bir zevk duyan Mükrimin Hoca: -Cânım efendim. Hamdolsun, hepimiz ırz ehliyiz. Meselâ ben de öyleyim dedi. Üstad ...
3
Türkiyeʼde Kadın - 1. cilt - Sayfa 17
Irz ehli ve ismet sahibi kadınlar, kocalarını kendilerine bu yeni çıkma elbiseler tedarikine zorlamakta imiş. Kudreti yetmeyenler ve yetip de karılarının bu nevzuhur kıyafetlere bürünmelerine rızası olmayanlar karılarından ayrılma derecelerine ...
4
Osmanlı Döneminde İstanbul Kadınları - Sayfa 17
Irz ehli ve ismet sahibi kadınlar, kocalarını kendilerine bu yeni çıkma elbiseler tedarikine zorlamakta i- miş. Kudreti yetmeyenler ve yetip de karılarının bu rievzuhur kıyafetlere bürünmelerine rızası olmayanlar karılarından ayrılma derecelerine ...
5
Aşk yolunda İstanbul'da neler olmuş - Sayfa 56
Gündüz Eminönü, Yemiş İskelesi, Tahtakale, Bahçekapı, De- mirkapı, Unkapanı gibi yoğun iş ve ticaret yerlerinden ırz ehli bir kadın geçemezdi. Omuzladığı gibi bir bekâr harıına veya odalarına kaldırılır, kaçırılırdı. Hangi ırz ehli "kadın", erkek ...
6
Kanije muhasarası - Sayfa 29
Namık Kemal, Hakkı Tarık Us. gam_. PAMPHLET BINDER KAN IJE MUHASARASI 29 başlarında kendilerine uygun zabit bulunmadığından mıdır? _ her nedense kaçtılar. (Naîmada “meydanda ancak bayrak sahipleri ve ırz ehli zabitler kalmıştı ...
Namık Kemal, Hakkı Tarık Us, 1941
... ırz ehli müslümanlar, devlet bendeleri, asker, her sınıf oraya gelsin!.. Sinan Paşa köşkünün önündeki meydanlıkta bir ana–baba günü kalabalığı... Padişah köşke gelip tahtına heybetle oturdu. Sipahilerden başka her sınıfın hazır bulunduğu ...
Necip Fazıl Kısakürek, 2014
8
Rahmet Yollari Kesti - Sayfa 23
Köye Dede geldiği zaman bir uygun sırada "hali-keyfiyeti" söylemeyi tasarladı. Ne fayda ki Alevilik de artık maskaralık olmuş, Dedeyi sayan kalmamıştı. Çerçi Süleyman, elin ırz ehli karısını resmen baştan çıkarıp kaçırınca herkes: "Tamam!
9
Eski Zaman Kadınları: - Sayfa 11
Böyle şeyler olağanmış ve ırz ehli kadınların sallasırt edilip günlerce, haftalarca Yeniçeriler ve uygunsuz takımından çeşit çeşit herifler tarafından kapatıldıklarına ait hikâyeler dillerde gezermiş. Fakat dört kadından birinin, hem de galiba cariye ...
Nihad Sırrı Örik 1958, 2014
10
Mısralara Gizlenmiş Osmanlı Tarihi Ebced: - Sayfa 1123
“Geçen senede Nemçelilerin Niş ve çevresini istilâlarında Müslüman halk dağılarak perişan olduğundan reayanın eşkıyası karşısında, ırz ehli olan zümre dağlara kaçışarak Belgrad ile Edirne arasında şenlikten eser kalmadı. Sadrazamın ...
NACHRICHTEN, IN DENEN DER BEGRIFF «IRZ EHLI» VORKOMMT
Erfahre, worüber man in den einheimischen und internationalen Medien spricht und wie der Begriff
ırz ehli im Kontext der folgenden Nachrichten gebraucht wird.
Osmanlı'dan Cumhuriyet'e civelekler!
Buralarda bırakın ırz ehli kadınları, pazılı delikanlılar bile dolaşamazdı. Bu semtlerde hamamlara girmek kolay, çıkmak zordu. 'Hamama giren terler' sözü o ... «Akşam, Jan 12»