WAS BEDEUTET OKKALAMAK AUF TÜRKISCH
Hier klicken,
um die ursprüngliche Definition von «okkalamak» auf Türkisch zu sehen.
Hier klicken,
um die automatische Übersetzung der Definition auf Deutsch zu sehen.
Definition von okkalamak im Wörterbuch Türkisch
um es manuell zu betrachten, um das Gewicht von etwas zu verstehen. Loben oder zeigen Interesse mehr als notwendig, zu bewaffnen, zu loben. okkalamak Bir şeyin ağırlığını yaklaşık olarak anlayabilmek için elle yoklamak. / Gereğinden çok övmek veya ilgi göstermek, koltuklamak, pohpohlamak.
Hier klicken,
um die ursprüngliche Definition von «okkalamak» auf Türkisch zu sehen.
Hier klicken,
um die automatische Übersetzung der Definition auf Deutsch zu sehen.
9 BÜCHER, DIE MIT «OKKALAMAK» IM ZUSAMMENHANG STEHEN
Entdecke den Gebrauch von
okkalamak in der folgenden bibliographischen Auswahl. Bücher, die mit
okkalamak im Zusammenhang stehen und kurze Auszüge derselben, um seinen Gebrauch in der Literatur kontextbezogen darzustellen.
1
Türk dilinin etimoloji sözlüğü - Sayfa 502
OKKA, ar. ukke (okka, dörtyüz dirhem)- den okka. Eski bir ağırlık ölçüsü. Okka döğmek (a- ğır gelmek, ağırbaşlı olmak), okkalı (a- ğırbaşlı, etkili), okka çekmek (tartıda . ağır gelmek). Okkalamak, okkalanmak, okkalatmak.» OKKALAMAK, ar. ukke ...
İsmet Zeki Eyuboğlu, 1991
2
Diccionario español-turco - Sayfa 322
~nin altina gitmek ser victima de algo. okkalamak /-i/ [okkalamak] 1. 1. estimar el peso de (algo) sujetándolo en las manos. 2. adular, alagar. okkall [okkoi'l'i'] a. grande, pesado. М kahve 1. taza grande de café turco. 2. cafe muy fuerte. oklamak ...
Carmen Uriarte, Sonsoles Taltavull Cañete, Bilge Cerah Sunal, 2011
3
Türkçe yazım kılavuzu - Sayfa 162
... Ogiak oglan ogmaç ogul, -glu ogulcuk ogulduruk oQulluk ogulotu, -nu oguçturmak oguz Oguz Oguzeli'ni OQuzlar oh oha oje ojit, -ti ok, -ku okaliptüs okçu okçuluk okka okkalamak okkali oklava okluk oklukirpi Okmeydani'ni okramak oksalat, ...
Feridun Narin, Erdinç Uzun, 1984
4
İmlâ kılavuzu - Sayfa 189
... okuyucu oditoryum okçu okuyus odun okçuluk,-gu oküler oduncu okka okyanus odunculuk,-gu okkalamak Okyanusya odunlasma okkali olabilir odunlasmak okkalik,-gi olabilirlik,-gi odunluk,-gu oklava olacak,-gi odunsu okluk,-gu olagelmek ...
5
Dil kılavuzu - Sayfa 415
okçuluk okka° kiyye okkalamak okkali okkalik oklomak oklonmok oklava oklu okluk° sadok okluklrpi oklukirplglller ok meydoni Okmeydom'ni okrarrrak (susamij, acikmisat kisne- mek) oksalasetlk (kirn.) claclat, -ti (kirn.) oksallk (kirn.) oksalik asit ...
6
Konuşma dili ve Türkçenin söyleyiş sözlüğü: bir deneme - Sayfa 292
О. oha oje ojit ok okaliptüs okapi okçu okka okkalamak okkali. nüfusbilim nüfusbilimci nüfus kâgidi nüfuz nüfuzlu nükleer nükleon nüksetmek nükte nükteci nüktedan nükteli nümayis, numayi§çi nüsha nütasyon nüve nüzul о oba obelisk obje ...
7
Bu toprağın sesi: halk musikimiz - Sayfa 553
... 96 Hekimhan, 113 Hekimoğlu, 120 Hele Yavru (Erkek Oyun Havası) [Safranbolu], 436 Helkemi suya daldırdım, 261 Helosa (Kaynana ve Sağdıç Okkalama Havası) [Safranbolu], 435 Hemşin Horonu, 279 Hemşin Sallaması, 281 Hemşin, 118, ...
Adnan Ataman, Süleyman Şenel, 2009
8
Türkçe sözlük'ün ters dizimi: Türkçe (SST) sözlük ... - Sayfa 56
... lama ırgalama yorgalama kurbağalama yuhalama tabakalama kakalama yakalama suçüstü yakalama okkalama çalkalama halkalama arkalama markalama korka lama ıskalama alalama malalama telâlama cilalama kolalama malama kama ...
Belgin Tezcan Aksu, Abdurrahman Tariktaroğlu, Efrasiyap Gemalmaz, 2004
9
Yeni hikâyelor - Sayfa 18
Her sabah usta elindeki çöreği okkalarken kahveye girer, Osman iş yerini tutar «Hepsi bir kapıya çıkacak değil mi» diye kendini avuturdu. Yapıda altına bir tahta alarak tuğlaların dibine çöker, çıkınını açar, Allah ne verdiyse yerdi. Yarım saat ...
NACHRICHTEN, IN DENEN DER BEGRIFF «OKKALAMAK» VORKOMMT
Erfahre, worüber man in den einheimischen und internationalen Medien spricht und wie der Begriff
okkalamak im Kontext der folgenden Nachrichten gebraucht wird.
Geleneği geleceğe!
Kaşıklar büyüktür tamamı ağıza sokulmaz, dış kenarı ile yemek alınır, iç kenarı dokundurulur dudağa. Öyle okkalamak yok, zarifçe kibarca. Ağza değen kenar ... «Türkiye, Sep 15»