WHAT DOES SERINLEŞMEK MEAN IN TURKISH?
Click to
see the original definition of «serinleşmek» in the Turkish dictionary.
Click to
see the automatic translation of the definition in English.
Definition of serinleşmek in the Turkish dictionary
to cool, to cool, to cool, to cool. serinleşmek Serin duruma gelmek, serinlemek, serinlik vermek.
Click to
see the original definition of «serinleşmek» in the Turkish dictionary.
Click to
see the automatic translation of the definition in English.
5 TURKISH BOOKS RELATING TO «SERINLEŞMEK»
Discover the use of
serinleşmek in the following bibliographical selection. Books relating to
serinleşmek and brief extracts from same to provide context of its use in Turkish literature.
1
Azerbaycan Türkçesi sözlüğü - 2. cilt - Sayfa 1034
Serinleşmek f. 1- bak. Serinlemek. 2- mec İlişkilerinde soğukluk meydana gelmek. Serinletmek f. 1 - Serin duruma getirmek, serinlik vermek. 2- mec. Teskin etmek, teselli vererek ferahlatmak, sakinleştirmek. Serinlik is. 1- Serin hava. 2-Serin ...
2
Türk dilinin etimoloji sözlüğü - Sayfa 494
Nesnelleşmek eyleminin örnekleri vardır: güzelleşmek (güzel'c getirilen leş-mek ekleriyle), derinleşmek (derin'e getirilen leş- mek ekleriyle), serinleşmek (serin'c getirilen leş-mek ekleriyle). Türk dilinde leş-mek ekleriyle sözcük (eylem) üretimi ...
İsmet Zeki Eyuboğlu, 1991
3
Gaziantep ağzı: Sözlük ve kullanılmıyan kelimeler - Sayfa 588
Gelmezse gelmesin, kendisi için gözüm sergimiyor ya! serhoş: Sarhoş. serinimek : Serinleşmek. Hava serinidi, serinitmek : Serinleştirmek. serinnik: Serinlik. sermek t (Çamaşır hakkında) Asmak. Yıkanan çamaşırları serdin mi ? sermen: Bk.
4
Arkadaş Türkçe sözlük - Sayfa 923
Biraz serinlenmek için denize girdi. serinleşmek ( nsz) serinlik verecek bir duruma gelmek, ör. Oda serinleşti. serinlik a. 1 serin olma durumu. 2 serin hava, ör. Pencereyi açar açmaz odaya bir serinlik doldu. 0 serinlik vermek 1) serin duruma ...
5
First Lessons in Modern Turkish - Sayfa 278
pişmek cookie kurabiye cool (adj.) serin (v. tr.) soğutmak (v. intr.) serinleşmek coop kümes cooperate işbirliği yapmak cooperation teşriki mesai coping saçak taşı, duvar damı copper bakir copper sulfate göztaşı, bakir sulfati copy kopya; suret.