Significado de "başı yerde" en el diccionario de turco

PRONUNCIACIÓN DE BAŞI YERDE EN TURCO

başı yerde

QUÉ SIGNIFICA BAŞI YERDE EN TURCO

definición de başı yerde en el diccionario turco

Cara a cara con vergüenza, con resentimiento, con tristeza.

başı yerde Utançla, kırgınlıkla, üzüntüyle.

TRADUCCIÓN DE BAŞI YERDE

Conoce la traducción de başı yerde a 25 idiomas con nuestro traductor multilingüe.

Las traducciones de başı yerde presentadas en esta sección han sido obtenidas mediante traducción automática estadística a partir del idioma turco.

• Traductor turco - chino: 每个位置
• Traductor turco - español: por ubicación
• Traductor turco - inglés: per location
• Traductor turco - hindi: स्थान के अनुसार
• Traductor turco - árabe: لكل موقع
• Traductor turco - ruso: за место
• Traductor turco - portugués: por localização
• Traductor turco - bengalí: মধ্যে মাথা
• Traductor turco - francés: par emplacement
• Traductor turco - malayo: kepala dalam
• Traductor turco - alemán: pro Standort
• Traductor turco - japonés: 場所あたり
• Traductor turco - coreano: 위치 별
• Traductor turco - javanés: sirah ing
• Traductor turco - vietnamita: mỗi vị trí
• Traductor turco - tamil: தலையில்
• Traductor turco - maratí: डोके
• turco: başı yerde
• Traductor turco - italiano: per posizione
• Traductor turco - polaco: na miejscu
• Traductor turco - ucraniano: за місце
• Traductor turco - rumano: pe locație
• Traductor turco - griego: ανά θέση
• Traductor turco - afrikáans: per plek
• Traductor turco - sueco: per plats
• Traductor turco - noruego: per plassering

10 LIBROS DEL TURCO RELACIONADOS CON «BAŞI YERDE»

Descubre el uso de başı yerde en la siguiente selección bibliográfica. Libros relacionados con başı yerde y pequeños extractos de los mismos para contextualizar su uso en la literatura.

Son Adem - Varoluşun Sırrı: - Sayfa 153

Artık asırlar öncesine ait akılları, düşünceleri bir kenara bırakıp kendi beynimizi araştırmak zorundayız. Yirmi birinci asrın ilminde yerimizi almalıyız. Dünya üzerine bak; nebatın başı yerde, hayvanatın başı eğik, insanın başı ise dik, yani “gök”te.

Cafer Gezgez Abdullah, 2012

Sayı 5 - Rıhtım Dergisi:

Her daim sola yatık duran başı, yerde yuvarlanıp hızı kesilmiş tencere kapağı gibi olduğu yerde dönmeye başladı. Mekandakilere rezil-rüsva olmamak için azami gayreti gösteriyordu göstermesine de kafi değildi. Çilli yüzünün tüm kasları ...

Elçin Ceylan, ‎Elif Alper, ‎Ferhat Nehir, 2014

KARAKIZ: Gençlik Romanı - Sayfa 39

Kısrak sıcağın yanında bir de bunlarla cebelleşmeye başladı; başını, kuyruğunu sallıyor, bedenini tepeden tırnağa silkiyor ... Başı yerde, biçilmiş otlara gömülü kısrak, otlamaktan ziyade, daha çok vücuduna üşüşmüş sineklerle uğraşıyordu.

Abdurrahman KOÇ, 2015

Yolda: Seçme Öyküler

Balık çıkmadı, attığım taş, dediğimkuşu vurmadı. Kusura kalmaNusret Bey,” demiş, başı yerde çekmişgitmiş. Bir süresonradaÇakır ortadan silindi gitti. Evinevardım kimsecikler yoktu. Nekarısı,neçocukları... Kapıdakocaman bir asma kilit asılıydı.

Yaşar Kemal, 2014

Son Adem- Varoluşun Sırrı: Cafer Gezgez Abdullah - Sayfa 163

Artık asırlar öncesine ait akılları, düşünceleri bir kenara bırakıp kendi beynimizi araştırmak zorundayız. Yirmi birinci asrın ilminde yerimizi almalıyız. Dünya üzerine bak; nebatın başı yerde, hayvanatın başı eğik, insanın başı ise dik, yani “gök”te.

Coşkun BAŞPINAR, ‎Süleyman GÜLTEKİN, ‎Recep ÖZHAN, 2012

Gazel Bahçesi:

Bunagöre âşığın aksisevgilinin gözünebaş aşağıolarak aksedeceği için bir nevi başı yerde görünecektir. Diğer taraftan fark kelimesinin ayrılık mânâsı düşünülünce sevgilinin ayak toprağının âşığın başına taç olmasıbir secde çağrışımına yol ...

Cihan OKUYUCU, 2014

Işığın Göründüğü Ufuk - (Çağ ve Nesil 7):

Bizim aramızda dolaşır, bizimle oturur kalkar; ayakları ayaklarımızı bastığımız yerde,başı dabaşımızı koyduğumuz secdegâhdadır ama o,başıyla ayaklarınıaynı noktadabir arayagetirdiğive bir halka hâlinegeldiği secdeyi kurbet yolunda bir ...

M. Fethullah GÜLEN, 2014

Sarıkamış Hikayeleri:

Yutkundu. Firari asker, başı yerde karları eze eze yavaşça yürüyor, her hâliyle ölümü kabullenmiş gözüküyordu. Yüreği burgulandı. Acı acı baktı askerin ardından. Sonra oğlunu, anasını, eşini düşündü. “Ya vurmazsam neolur?” diyeinledi.

Arif AKPINAR, 2014

Aziz Bey Hadisesi:

yerine, taş gibi katı, burnu havada olmak istedi. Hepsi bu. Aziz Bey ise, dedesiyle babasının karışımı bir adamdı. Hem ince ruhlu, duygulu, hem dediğim dedik, başı dik. İki mağrur cambaz aynı ip üzerindeyürümeye kalktığından, hep kavgalıydı ...

Ayfer Tunç, 2014

At'a Senfoni

Yürüyüş, ebedî yürüyüş; kötüye ve iyiye, ölüme ve hayata, zulmete ve nura gidiş; üstünde canavar başlı kapkaranlık bulutların çöreklendiği veya nur sütunlarının infilâk ettiği ufka doğru akış, başı yerde veya gökte atlar üzerindedir. Hezimet ve ...

Necip Fazıl Kısakürek, 2014