Significado de "dımdızlak kalmak" en el diccionario de turco

PRONUNCIACIÓN DE DIMDIZLAK KALMAK EN TURCO

dımdızlak kalmak

QUÉ SIGNIFICA DIMDIZLAK KALMAK EN TURCO

definición de dımdızlak kalmak en el diccionario turco

Permanecer en la oscuridad Todo lo que está en tus manos, tu habilidad para perder.

dımdızlak kalmak Elindeki her şeyi, imkânlarını yitirmek.

TRADUCCIÓN DE DIMDIZLAK KALMAK

Conoce la traducción de dımdızlak kalmak a 25 idiomas con nuestro traductor multilingüe.

Las traducciones de dımdızlak kalmak presentadas en esta sección han sido obtenidas mediante traducción automática estadística a partir del idioma turco.

• Traductor turco - chino: 留高，干燥
• Traductor turco - español: quedarse en la estacada
• Traductor turco - inglés: stay high and dry
• Traductor turco - hindi: रहने के उच्च और सूखी
• Traductor turco - árabe: تظل مرتفعة وجافة
• Traductor turco - ruso: оставаться высоким и сухим
• Traductor turco - portugués: ficar alto e seco
• Traductor turco - bengalí: থাকার উচ্চ এবং শুষ্ক
• Traductor turco - francés: rester à sec
• Traductor turco - malayo: kekal tinggi dan kering
• Traductor turco - alemán: bleiben hoch und trocken
• Traductor turco - japonés: 滞在高く、乾燥
• Traductor turco - coreano: 유지 높은 건조
• Traductor turco - javanés: tetep dhuwur lan garing
• Traductor turco - vietnamita: ở mức cao và khô
• Traductor turco - tamil: தங்க உயர் மற்றும் உலர்
• Traductor turco - maratí: उच्च आणि कोरड्या राहू
• turco: dımdızlak kalmak
• Traductor turco - italiano: rimanere a bocca asciutta
• Traductor turco - polaco: pobyt na lodzie
• Traductor turco - ucraniano: залишатися високим і сухим
• Traductor turco - rumano: rămâne ridicat și se usucă
• Traductor turco - griego: παραμείνουν σε υψηλά επίπεδα και ξηρό
• Traductor turco - afrikáans: bly hoog en droog
• Traductor turco - sueco: hålla hög och torr
• Traductor turco - noruego: bo høyt og tørt

10 LIBROS DEL TURCO RELACIONADOS CON «DIMDIZLAK KALMAK»

Descubre el uso de dımdızlak kalmak en la siguiente selección bibliográfica. Libros relacionados con dımdızlak kalmak y pequeños extractos de los mismos para contextualizar su uso en la literatura.

Arkadaş Türkçe sözlük - Sayfa 297

0 dımdızlak kalmak 1 mec. tek başına, yapayalnız kalmak. 2 mec. elindeki bütün olanakları yitirmek. dır dır ik. be. sürekli olarak, bezginlik verecek biçimde (söylenme). dırdır a. sürekli yinelendiği için karşısındakine bezginlik veren, insanı ...

Ali Püsküllüoǧlu, 1994

Resimli Türkçe sözlük - Sayfa 158

Fr. Mikroplardan temizlenmiş. § Dezenfekte etmek mikroplardan temizlemek. dımdızlak s. I. Çırçıplak. 2. Bomboş, eli boş. § Dımdızlak kalmak olanaklarını yitirmek. dırdır o. Bezginlik uyandıracak biçimde söylenen söz. dırıltı o. I. Dırdır. 2.

Türk Dil Kurumu, ‎Kemal Demiray, ‎Muammer Bakr, 1977

Ortaoyunu - 2. cilt - Sayfa 286

256, 322 Derdiyle baş başa bırakmak I. 383 Ders-i ibret vermek I. 371 Ders (dersini) vermek I. 247, 371 Dert (birine) düşmek II. 64 Dert yanmak II. 329 Destûr almak I. 386 Dımdızlak kalmak II. 348 Dıral Dede'nin düdüğü gibi ortada bırakmak I.

Cevdet Kudret, 2007

Bay Lear: roman - Sayfa 169

Her şey birbirine bağlı oturdum bütün kâğıtları zarfladım, üstlerine tarih ve numara yazdım. Unutayazdım az daha söyledim dilimin döndüğü kadar: Vermeeem! Çünkü para yiğidin tüfeğidir. Kaptırırsan dımdızlak kalmak var kaldın mı da yüzüne ...

Oktay Rifat, 1982

Kalpsiz dünyanın kalbi: din üzerine yazılar - Sayfa 75

Doğrudur, TÜSİAD AKP'nin kapatılmasını istemiyordu, tam kriz gelirken dımdızlak hükümetsiz kalmak, krizin etkilerine karşı önlem alamaz duruma düşmek istemiyordu. İstemek ne kelime, aklı başında olan TÜSİAD üyeleri AKP kapanacak diye ...

Ronnie Margulies, 2009

Galatasarayı Mekteb-i Sultânî'sinde sekiz yılım - Sayfa 220

Mr Rhem bu bekleme süresinde havaalanında dolasırken pasaportunun, kimliğinin, biletinin ve parasının büyük kısmının içinde bulunduğu çantasını çaldırarak dımdızlak ortada kalır. Çâresiz bir hâlde Fransız Büyükelçiliği'ne telefon eder.

Ahmed Yüksel Özemre, 2006

Ağacın Çürüğü:

Okumuşların dili, kültür bakımından Arap ve Fars etkisinde kaldığımız için karışık, yarı Arapça, yarı Farsça, azıcık da Türkçe, Osmanlıca denilenbir bulamaç dili oldu. ... Türkçe, yani okumuşdili sözcüksüz, deyimsiz, dımdızlak kaldı. Soğuk,az bir ...

Yaşar Kemal, 2014

Germinal:

Çocuğun durumu anlaşılmadığı içinonu da yıkamak zorunda kaldılar. ... Kasım ayının ilksoğuklarıyla uçsuz bucaksız ova dımdızlak kalmıştı, kurşuni gökyüzündeninenbir kefengibiyavaş yavaş çöken gece tüm ovayı sarıp sarmalıyordu. Étienne ...

Émile Zola, 2014

İncir Tarihi

Oğlağın soyu kuruyunca –Allah affetsin– belki domuzları, kurdu kuşu, sonra da ağaçları yemekle bir gün bu ada dımdızlak kalacak. Tepenin üstündeki ateşimiz de sönecek olursa yakaladığımız balıkları çiğ çiğ yiyeceğiz. Böylece bundan başka ...

Faruk Duman, 2014

Kuğulu Park Cinayeti: - 1. cilt - Sayfa 30

Erhan Amir, oturduğu ön koltukta Bekir Savcı'nın ona söylemiş olduğu sözlere takılıp kalmıştı. Arabanın camına uzattığı dirseğini ... Elimizde üç beş görsel bilgi, dımdızlak ortada bir cesetle kaldık. Suat'ın kullandığı ekip otosu, Ankara Emniyet ...

Ali Bayram, 2015