Significato di "acıktırmak" sul dizionario di turco

PRONUNCIA DI ACIKTIRMAK IN TURCO

acıktırmak

CHE SIGNIFICA ACIKTIRMAK IN TURCO

definizione di acıktırmak nel dizionario turco

fare fame fame causa. Invia fame, non nutrire abbastanza.

acıktırmak Açlık duymasına sebep olmak. / Aç bırakmak, yeterince doyurmamak.

TRADUZIONE DI ACIKTIRMAK

Conosci la traduzione di acıktırmak in 25 lingue con il nostro traduttore turco multilingue.

Le traduzioni di acıktırmak verso altre lingue presenti in questa sezione sono il risultato di una traduzione automatica statistica; dove l'unità essenziale della traduzione è la parola «acıktırmak» in turco.

• Traduttore italiano - cinese: 饿了
• Traduttore italiano - spagnolo: hambre de
• Traduttore italiano - inglese: hungry to
• Traduttore italiano - hindi: भूख लगी है
• Traduttore italiano - arabo: جائع ل
• Traduttore italiano - russo: голодные
• Traduttore italiano - portoghese: com fome de
• Traduttore italiano - bengalese: আপনি সম্ভবত না
• Traduttore italiano - francese: faim pour
• Traduttore italiano - malese: anda jelas melakukan
• Traduttore italiano - tedesco: hungrig
• Traduttore italiano - giapponese: 飢えました
• Traduttore italiano - coreano: 에 굶주린
• Traduttore italiano - giavanese: sing temenan apa
• Traduttore italiano - vietnamita: đói
• Traduttore italiano - tamil: நீங்கள் வெளிப்படையாக செய்ய
• Traduttore italiano - marathi: आपण जाहीरपणे करू
• turco: acıktırmak
• Traduttore italiano - italiano: affamati di
• Traduttore italiano - polacco: głodny
• Traduttore italiano - ucraino: голодні
• Traduttore italiano - rumeno: foame la
• Traduttore italiano - greco: πεινασμένοι για να
• Traduttore italiano - afrikaans: honger
• Traduttore italiano - svedese: hungrig att
• Traduttore italiano - norvegese: sulten til

10 LIBRI IN TURCO ASSOCIATI CON «ACIKTIRMAK»

Scopri l'uso di acıktırmak nella seguente selezione bibliografica. Libri associati con acıktırmak e piccoli estratti per contestualizzare il loro uso nella letteratura.

Divanü lûgat-it-Türk tercemesi - 4. cilt - Sayfa 5

I, 147 - 20 ; açur — = acıktırmak, aç bırakmak. I, 268 - 5; — dı 1, 268 - 3; — nr I,268 - 4; — gan = çok acıktıran, çabuk acıktıran. I, 156-18; — up m, 68-2; adaklık = üzüm çardaklarına ayak yapılacak ağaç. I, 149-20; adaf = arkadaş, dost. Bk: adhaf.

Maḥmūd Kāshgarī, ‎Besim Atalay, 1986

Türk dilinin etimoloji sözlüğü - Sayfa 7

... açıtgan (ekşiten), açıtmak (ekşitmek), açlık (açlık), açlınmak (açılmak), açlışmak (açılmak), açmak (açmak), aç- samak (açmak istemek), açturmak (açtırmak), açuk (açık), açuklug (açlık), açurgan (çok acıktıran), açtırmak (acıktırmak... hepsi için ...

İsmet Zeki Eyuboğlu, 1991

Büyük lûgat ve ansiklopedi: ek - Sayfa 56

Yemek ihtiyacı duymak: Bu kadar erken acıkılır mı? ♢ Acıktırmak ettrg. f. Birinin acıkmasına sebep olmak: Buranın havası ve suyu insanı çabuk acıktırır. || Aç bırakmak, zamanında ve yeteri kadar doyurmamak: Açındırır san arsız olur, acıktırırsan ...

Safa Kılıçlıoğlu, 1985

Türkçenin yapılışı: mukayeseli Türk gramerine hazırlık ... - Sayfa 67

mukayeseli Türk gramerine hazırlık irdemleri Ahmet Cevat Emre. bilir ki, hepsi de etkenlik ve edilgenlik anlamından çıkmıştır; mânası bilin- miyen köklerden bu şekilde hayvan isimleri de çoktur. Misaller : 1) Asıl etken isimleri : asurtgu «aksırtan ...

Ahmet Cevat Emre, 1942

Türk lehçeleri grameri

Ünlüyle biten birden çok heceli fiillere ve çok heceli -r, -y, -1 ile biten fiillere getirilir: azıra-t- "besletmek", amıra-t- "sakinleştirmek", arda-t- "çürütmek", arı-t- "temizlemek", asta-t- "acıktırmak", nımza-t- "yumşatmak", uza-t- "uzatmak", ...

Ahmet Bican Ercilâsun, 2007

Yeni imlā kilavuzu - Sayfa 55

... -çı abartmak abuhava acıkmak açalya abat abuk sabuk acıktırmak Abaza abuli acılanmak acan Abbasî abdal (derviş) Abdal abullabut abur cubur abus acılaşmak acımak acımsı açar açgözlü açgözlülük abdülleziz abuzambak acımtırak açı ...

Türk Dil Kurumu, 1965

Resimli yeni ...: A-K: - Sayfa 10

... [t. m.] Açlık du- Acıkılmakl yulmak [ avoir faim] Açıklanma 1 Yaslı olma, ol- Acıklanmak' mak, matemde bulunma, bulunmak [s'attrister] Acıklı [t. f. ] Dertli, kederli [afflige,e; navranUe] Acıkmak [t. m.] Açlık duymak [Avoir faim] Acıktırmak [». ;«.] ...

Ali Seydi, ‎Mihran, 1929

Azerbaycan Türkçesi sözlüğü - 1. cilt - Sayfa 3

Kuzeybatı Kafkasya'da yaşayan Türk halkına mensup adam. Âc-acına zar. Aç olarak, aç hâlde. Acdıran sıf. İştah açan. Aedırmağ f. Acıkmasına sebep olmak, acıktırmak. Acganna zar. Aç hâlde. Açgöden sıf. kon. Aç gözlü, doymak bllme- . yen.

Seyfettin Altaylı, 1994

Mehmet Ali Ağakay - Sayfa 28

4) Eylemlerin özne, nesne ya da tümleç alıp almadıkları, nesne ya da tümleç alanların yalın, -i'li, -e'li, -den'li, -le'li biçimleri gösterilmiştir : acıkmak (nsz)**, acıktırmak (i), acıtmak (i), başlatmak (i,e:i), başlanmak (ösz, e), çalmak (i, e), ...

Neşe Atabay, 1982

Fransizca-Türkçe deyimler sözlüğü: - Sayfa 398

Br. ne sevgi göstermek. Br. nin kafasını görüş ufkunu genişletmek, açmak. (Bş.) Acıktırmak. İştahasını ka- tartmak. Doğmak. Br. nin gözünü açnıak. uyandırmak. Bilmediği bş. i öğretmek. Br. ne para yardımı yapmak. Br. ne kesenin ağzını açmak.

Kaya Öztaş, 1973

4 NOTIZIE DOVE SI INCLUDE IL TERMINE «ACIKTIRMAK»

Vedi di che si parla nei media nazionali e internazionali e come viene utilizzato il termine ino acıktırmak nel contesto delle seguenti notizie.

Karatay'a sahip çıkalım

Çünkü hem paketlenmiş gıdaların hem de çakma ekmeğin işlevi aynı: İnsanları doyururmuş gibi yapıp, sürekli acıktırmak. Karatay'ın 'insanımızın hücreleri aç' ... «Yeni Asır, ago 15»

Adalet-Bayram-Oruç

Bazı insanlardan acıktırmak ve aç bırakmak olduğunu öğrendi. Ve yine oruç, bazı insanlarla tanışırken kendisinin ne manaya geldiğini kavrayamadan çekip gitti ... «Adana Medya, lug 15»

Eskişehir, bir eksik şehir

Ramazan günü karnınızı acıktırmak değil niyetim ama durumu da bilelim ona göre yiyelim. Bir dirhem et bin ayıp örtmüyor maalesef. Hatta biraz ayıp oluyor. «Milliyet, lug 13»

Antakya Lezzet Turu

İki saate yakın müzede oyalandıktan sonra karnımızı acıktırmak için şehrin merkezinde bulunan Uzun Çarşı'ya uğradık. Uzun Çarşı, Mısır Çarşısı veya Antep'teki ... «Radikal, lug 12»