Significato di "ağulamak" sul dizionario di turco

PRONUNCIA DI AĞULAMAK IN TURCO

ağulamak

CHE SIGNIFICA AĞULAMAK IN TURCO

definizione di ağulamak nel dizionario turco

piangere.

ağulamak Ağulamak.

TRADUZIONE DI AĞULAMAK

Conosci la traduzione di ağulamak in 25 lingue con il nostro traduttore turco multilingue.

Le traduzioni di ağulamak verso altre lingue presenti in questa sezione sono il risultato di una traduzione automatica statistica; dove l'unità essenziale della traduzione è la parola «ağulamak» in turco.

• Traduttore italiano - cinese: 咕嘟
• Traduttore italiano - spagnolo: gorgoteo
• Traduttore italiano - inglese: gurgle
• Traduttore italiano - hindi: झरझर
• Traduttore italiano - arabo: قرقر
• Traduttore italiano - russo: бульканье
• Traduttore italiano - portoghese: gorgolejo
• Traduttore italiano - bengalese: কচ্কচি
• Traduttore italiano - francese: gargouillis
• Traduttore italiano - malese: deguk
• Traduttore italiano - tedesco: gurgeln
• Traduttore italiano - giapponese: ガーグル
• Traduttore italiano - coreano: 꼴꼴하는 소리
• Traduttore italiano - giavanese: gurgle
• Traduttore italiano - vietnamita: tiếng róc rách
• Traduttore italiano - tamil: களகளவெனும் ஓசை
• Traduttore italiano - marathi: खळखळ असा आवाज
• turco: ağulamak
• Traduttore italiano - italiano: gorgogliare
• Traduttore italiano - polacco: bulgot
• Traduttore italiano - ucraino: булькання
• Traduttore italiano - rumeno: șoaptă
• Traduttore italiano - greco: γουργούρισμα
• Traduttore italiano - afrikaans: roggel
• Traduttore italiano - svedese: gurgla
• Traduttore italiano - norvegese: gurgle

10 LIBRI IN TURCO ASSOCIATI CON «AĞULAMAK»

Scopri l'uso di ağulamak nella seguente selezione bibliografica. Libri associati con ağulamak e piccoli estratti per contestualizzare il loro uso nella letteratura.

Karadeniz: ansiklopedik sözlük - 1. cilt - Sayfa 29

Yenilen veya içilen bir şeyin tadının çok acı, ekşi veya tuzlu olması (Trabzon), AKÇ 161 ağulamak f. Zehirlemek (Ordu, Giresun, Trabzon, Rize); aulamak "oranfıJn oti koyı°- nfıJaular"BR 3/40 (Of Vuydak); ağulanmak "zehirlenmek' G 18 ...

Özhan Öztürk, 2005

Türk dilinin etimoloji sözlüğü - Sayfa 14

Alm. Schmerz, Wehen, fr. douleur (lat. dol or' dan), mal, isp. dolor, iti. dolore, fars. derd, ar. vecâ... AĞU, tr. ağı (ar. zehir)dan ağu. Sözcükteki ağ/ag kökünün tr. olmasına karşılık ağu ile süm. ugu (uğu) yakınlığı ilgi çekiyor. AĞULAMAK, tr.

İsmet Zeki Eyuboğlu, 1991

The Turkish Dialects of Trabzon: Texts - Sayfa 18

10 'To say he:u to the sheep', i. e. to gather the herd, according to Mehmet Bilgin. 1 1 See footnote to 94/7. 12 See yaylım 'otlak' DS 4212. 13 See ağulamak 'zehirlemek' DS 1 14. 14 Must mean 'drooping their heads', cf. 8/13, 8/27, and 9/19.

Bernt Brendemoen, 2002

Fatih Sultan Mehmed'e nasihatler - Sayfa 133

Murat II (Sultan of the Turks) Abdullah Uçman. SÖZLÜK VE AÇIKLAMALAR — A — ağu ağulamak ahlat akl-ı karni* Alâ'el-devle Oğullan.

Murat II (Sultan of the Turks), ‎Abdullah Uçman, 1976

Trabzon Maçka etimoloji sözlüğü - Sayfa 46

Çıkardun sığırları bekledun etdun rahat Eğle zamanı geldi olara versen avat AVLAMAK: Zehirlemek. Türkçe zehir ağu'dan, ağulamak - avlamak. Avlanmak: zehirlenmek. AVRÎL: Nisan ayı. Nisan Süryanicedir, Latince aprilis mensis - açıcı ay, ...

Kudret Emiroğlu, 1989

türklük düsmanlari sosyalist ve osmalici geçinenlere karşi ... - Sayfa 73

Atatürkçüler bunlarla savaşıyorlar, canla başla, gönül ve kafa birliği ile savaşıyorlar. Binbir işkence içinde ezilen demir gergi gerisindeki 50.000.000 luk koca bir Türklüğü ağulamak üzere yad ülkeleri yurt edinen, yurt kahpesi Nazım Hikmetlere ...

Arin Engin, 1968

Musa'nın gecekondusu - Sayfa 372

Köpek öldürme ekipi, onu da ağulamak için kapıya dayanınca, Çingene ailesi, ayaklandı. Köpeklerini öldürebilmek için onların ölüleri üzerinden geçmeleri gerekiyordu. Ankara'dan gelen buyruk, DP örgütlerini korkunç bir baskı altına almıştı.

Hasan İzzettin Dinamo, 1976

Atatürkc̣ülük savāsimizda Avrupa kültürü nedir ve ne deǧildir?

Binbir işkence içinde ezilen demir gergi gerisindeki 40.000.000 luk koca bir Türklüğü ağulamak üzere yad ülkeleri yurt edinen, yurt kahpesi Nazım Hikmetlere yancı olanlarla da Atatürkçüler derinden savaşıyorlar. Bunlar bakarsınız, bir Fatih ...

Arın Engin, 1960

Atatürk'ün evrenselliği, önder kişiliği ve amaçları - Sayfa 16

... yetersiz ve değersiz yöneticiler elinde kalmış, geri bırakılmış olan ulus, dışardan gelen kor- 6 Yazık ki, bunlardan kimisi kardeşlerini öldürtmek ve sultanlıkta kardeş öldürmeyi yasal göstermek, kimisi babasını ağulamak, kimisi çok iyi yetişmiş, ...

Mehmet Rauf İnan, 1983

Mir'âtü'l-memâlik: inceleme, metin, indeks - Sayfa 458

(vird-i z. it-) 38b/5 zayıf, güçsüz z. ol- 12b/7, 13a/9, 14b/8, 17b/3 z. it- 13b/2 bir fikre, düşünceye uyma, sapma z.-ı 69b/6 altın, zenginlik z.-i ('âkil olanlar eylemez bir'ân z. mezhebi zehabı 'ıyân) 691*6 (zehr F.) zehirlemek, ağulamak z.

Seydî Ali Reis, ‎Mehmet Kiremit, 1999