Significato di "avare dolaşmak" sul dizionario di turco

PRONUNCIA DI AVARE DOLAŞMAK IN TURCO

avare dolaşmak

CHE SIGNIFICA AVARE DOLAŞMAK IN TURCO

definizione di avare dolaşmak nel dizionario turco

gironzolare disoccupati, disoccupati impotenti, vagabondi, bighellonando.

TRADUZIONE DI AVARE DOLAŞMAK

Conosci la traduzione di avare dolaşmak in 25 lingue con il nostro traduttore turco multilingue.

Le traduzioni di avare dolaşmak verso altre lingue presenti in questa sezione sono il risultato di una traduzione automatica statistica; dove l'unità essenziale della traduzione è la parola «avare dolaşmak» in turco.

• Traduttore italiano - cinese: 罗孚漫游
• Traduttore italiano - spagnolo: Rover roam
• Traduttore italiano - inglese: Rover roam
• Traduttore italiano - hindi: रोवर घूमने
• Traduttore italiano - arabo: لاند روفر التجوال
• Traduttore italiano - russo: Rover бродят
• Traduttore italiano - portoghese: Rover roam
• Traduttore italiano - bengalese: রোভার রোম
• Traduttore italiano - francese: Rover Roam
• Traduttore italiano - malese: Rover berkeliaran
• Traduttore italiano - tedesco: Rover roam
• Traduttore italiano - giapponese: ローバーローミング
• Traduttore italiano - coreano: 로버 로밍
• Traduttore italiano - giavanese: Rover roam
• Traduttore italiano - vietnamita: Rover dạo chơi
• Traduttore italiano - tamil: ரோவர் சுற்றித்திரிய
• Traduttore italiano - marathi: रोव्हर हिंडणे
• turco: avare dolaşmak
• Traduttore italiano - italiano: Rover vagare
• Traduttore italiano - polacco: Rover roaming
• Traduttore italiano - ucraino: Rover бродять
• Traduttore italiano - rumeno: Rover Roam
• Traduttore italiano - greco: Rover περιφέρονται
• Traduttore italiano - afrikaans: Rover swerf
• Traduttore italiano - svedese: Rover roam
• Traduttore italiano - norvegese: Rover roam

10 LIBRI IN TURCO ASSOCIATI CON «AVARE DOLAŞMAK»

Scopri l'uso di avare dolaşmak nella seguente selezione bibliografica. Libri associati con avare dolaşmak e piccoli estratti per contestualizzare il loro uso nella letteratura.

Göz Gördü Kalem Yazdı:

sayılmaz. Peki şimdi nereye gidelim? Seine kıyısında avare avare dolaşmak ve kıyı kitapçılarını gözden geçirmek hiç de fena olmaz. Belki Fnac'a ve Gibert Jeune de uğrayacak vakit kalır. Gelmişken buradaki occasıon kitaplardan yükü tutmalı.

Cihan OKUYUCU, 2014

Yakıcı Sır

Yabancı bir yerde tek başına avare avare dolaşmak zorundaydı. Ah, hemen bir dam altı bulsaydı, başını sokacak. Şu yabancı gökyüzü altında bir dakika bile kalmak istemiyordu. İyi tanıdığı yolda hiç sağına soluna bakmadan acele acele ...

Stefan Zweig, 2015

Azerbaycan Türkçesi sözlüğü - 2. cilt - Sayfa 639

Avare avare dolaşmak, başıboş gezmek fiili. Heyverelenmek f. Başıboş gezmek, ' avare avare dolaşmak. Heyverelik is. 1- Kabalık, terbiyesizlik; ' ^boşboğazlık, lafını, hareketini bil- meme. 2- Avarelik, başıboşluk; hiçbir ,° işle meşgul olmama.

Seyfettin Altaylı, 1994

İngilizce-Türkçe çağdaş iş dünyası sözlüğü - 1. cilt - Sayfa 412

about at street comers tor the pubs to open sokak köşelerinde avare avare dolaşarak meyhanelerin açılmasını beklemek; - around on the street corners ayak aitında dolanıp durmak; - back karar verememek, tereddüt etmek, geride kalmak; ...

Ender Gürol, ‎Ali Kılıçlıoğlu, 1994

Örnekleriyle türkçemizin açıklamalı büyük deyimler sözlüǧü ... - Sayfa 59

«İki sayı avans verdiğim halde iki mars bir oyunla tavlayı koltuğuna sıkıştırmıştım.» AVARA KASNAK İŞLEMEK : Faydası olmadan boşuna çalışmak. «Avara kasnak işlemeğe mi geldin buraya?» AVARE DOLAŞMAK : İşi gücü olmamak, başıboş ...

Hamidoğlu Fethi Gözler, 1975

Deyimlerimizin sözlüğü - Sayfa 49

Av avlandı, tav tavlandı/av avlanmış, tav tavlanmış: Olan oldu/olmuş: her şey oldu bitti/olmuş bitmiş; iş işten geçti/geçmiş; şöyle ya da böyle olsaydı demenin anlamı kalmadı/kalmamış. Avara kasnak işlemek: Boşuna çalışmak. Avare dolaşmak: ...

Asım Bezirci, 1990

Büyük lûgat ve ansiklopedi: ek - Sayfa 875

(ital. avare). Denize. Bir sandal veya motorun yanaşmış olduğu yerden hareket ederek açılması. || Bu iş için verilen, «kıyıdan ... Avare dolaşmak, işsiz güçsüz, başıboş olmak: Ekmekçi dükkânları önünde gözleri ve ağzı sulanarak aç ve avare ...

Safa Kılıçlıoğlu, 1985

Karadeniz: ansiklopedik sözlük - 2. cilt - Sayfa 751

... Senf; Fransızca Moutarde blanche ; İtalyanca Senape biancha) landa is. Fasülye bitkisinin gövde ve yaprakları (Dernekpazarı Zenozana) Bk. Langa, langur landara gezmek dey. Avare dolaşmak, serserilik yapmak (Çayeli Raşot); languş ...

Özhan Öztürk, 2005

Allah "seviniz" dedi - Sayfa 15

Neden bu hisler onun peşini bırakmıyordu. Yağmur durmuştu. Islak yerler, serin hava onun için bir manâ. ifade etmeliydi. Taksilere doğru tekrar hızla yürümeğe başladığı zaman, saatlerce bu şehirde, avare avare dolaşmak için bir arzu duydu.

İlhan Engin, 1961

Almanyaʼdaki yirmi yılım - Sayfa 125

Saatlerle sınırlı olmadan, bir yere, bir şeye geç kalmaktan çekinmeden böyle avare avare dolaşmak, tıpkı bir çocuğun yeni ve çok güzel bir oyuncağa kavuşması gibiydi. Akşamları eve döndüğümde, elleri kolları paketlerle dolu olarak koşuşan, ...

Gülen Yeğenoğlu, 1988

NOTIZIE DOVE SI INCLUDE IL TERMINE «AVARE DOLAŞMAK»

Vedi di che si parla nei media nazionali e internazionali e come viene utilizzato il termine ino avare dolaşmak nel contesto delle seguenti notizie.

Gitmek lazım buralardan…

Dolaşa dolaşa babasına kavuşan Meandros'un seyahate olan düşkünlüğü İngilizce'de 'meander' (dolambaçlı yoldan gitmek, avare dolaşmak) fiilinde vücut ... «Yeşil Gazete, gen 14»