Significato di "kabuklanmak" sul dizionario di turco

PRONUNCIA DI KABUKLANMAK IN TURCO

kabuklanmak

CHE SIGNIFICA KABUKLANMAK IN TURCO

definizione di kabuklanmak nel dizionario turco

crosta di crosta.

kabuklanmak Kabuk oluşmak.

TRADUZIONE DI KABUKLANMAK

Conosci la traduzione di kabuklanmak in 25 lingue con il nostro traduttore turco multilingue.

Le traduzioni di kabuklanmak verso altre lingue presenti in questa sezione sono il risultato di una traduzione automatica statistica; dove l'unità essenziale della traduzione è la parola «kabuklanmak» in turco.

• Traduttore italiano - cinese: 痂
• Traduttore italiano - spagnolo: costra
• Traduttore italiano - inglese: scab
• Traduttore italiano - hindi: पपड़ी
• Traduttore italiano - arabo: جرب
• Traduttore italiano - russo: парша
• Traduttore italiano - portoghese: sarna
• Traduttore italiano - bengalese: মামড়ি
• Traduttore italiano - francese: gale
• Traduttore italiano - malese: kuping
• Traduttore italiano - tedesco: Schorf
• Traduttore italiano - giapponese: かさぶた
• Traduttore italiano - coreano: 딱지
• Traduttore italiano - giavanese: scab
• Traduttore italiano - vietnamita: đóng thành vảy lên
• Traduttore italiano - tamil: பொருக்கு
• Traduttore italiano - marathi: संपफोडया
• turco: kabuklanmak
• Traduttore italiano - italiano: scabbia
• Traduttore italiano - polacco: parch
• Traduttore italiano - ucraino: парша
• Traduttore italiano - rumeno: crustă
• Traduttore italiano - greco: ψώρα
• Traduttore italiano - afrikaans: uitslag
• Traduttore italiano - svedese: skorv
• Traduttore italiano - norvegese: skabb

10 LIBRI IN TURCO ASSOCIATI CON «KABUKLANMAK»

Scopri l'uso di kabuklanmak nella seguente selezione bibliografica. Libri associati con kabuklanmak e piccoli estratti per contestualizzare il loro uso nella letteratura.

Dil kılavuzu - Sayfa 284

kabli malumat önsel bilgi° (fel.) kablo kablocu kabotaj kabristan gömütlük0 . kabuk° har§ef, kavki", kijir, sodefe kabuk böcekleri kabuklanma° taka}}ur kabuklanmak kabuklaçma kabuklanmak kabuklu kabuklu amipler kabuklu bitler kabuklularQ ...

Nijat Özön, 1985

Azerbaycan Türkçesi sözlüğü - 1. cilt - Sayfa 438

Kabuklanmak fiili. Gabıglanmag f . 1 - Kabuk bağlamak, kabuklanmak. 2 - Kat kat soyulmak, kopmak. 3-mec. Kabuk bağlamak, iyileşmeğe başlamak, üzeri kapanmak (yara). Gabıglı sıf. Kabuklu, kabukla örtülü olan, kabuğu olan (meyve vs.).

Seyfettin Altaylı, 1994

Langenscheidt Pocket Turkish Dictionary: Turkish-English, ... - Sayfa 131

MED (wound) crust, scab; - baglamakio form a crust: kabugu- nu soymak to peel, to skin. kabuklanmak to form a crust. kabuklu barky. kabul. -lu [u] 1. acceptance, admission: 2. All right!. Agreed!: ~ etmek to accept, to admit; to agree: ~ gunii ...

Resuhi Akdikmen, 2006

Resimli yeni ...: A-K: - Sayfa 558

[Sans tcorce; tıu,e] Kabuklanma | (/. m.) Kabuk Kabuklanmak j bağlama, bağlamak, kabuk peyda etme, etmek, (meyva). [Btre couverUe d' ime ecorce, d'une croûte. ] Kabul {a. s-) Alma, verilen bir şeyi ahzetme, ziyarete geleni içeriye alma ...

Ali Seydi, ‎Mihran, 1929

Rahnama Turkish-English-Persian Dictionary - Sayfa 246

... cemetery >A'tw^j kabuk bark, skin, shell, crust o. >-jj ^ — -^ '•"-— '^ "-— '^i kabuklanmak form a crust or skin j ,1, J.SUJ ^_« I c-jj kabul acceptance, reception. .o^.Uj -^.^-J4 W-J4 kaunak 248 kadinbudu kaunak flee, run away, escape. ^>*j_y .

A.A. Rastrow, 2002

Orman ekolojisi - Sayfa 20

Kabuklanmış hal toprakların yağmur taneleriyle dövüldükten sonra geçici olarak su altında kalmaları halinde meydana gelir. Bazan algların kolonileri de kuruyunca, toprağın kabuklanmasına sebep olur. Sertleşmiş ve kabuklanmış toprakların ...

Asaf Irmak, 1970

İmlâ kılavuzu - Sayfa 143

kaba kablo kadavra kaba buriin kabotaj kadavralasmak kabaca kabristan kadayif kabadayi kabuk,-gu kadeh kabadayilasma kabuklanmak kadehçik,-gi kabadayilasmak kabuklasmak kadem kabadayilik,-gi kabuklu kademe kabahat.

Hasan Eren, 1985

Ziraat dergisi - 10. cilt - Sayfa 226

Ayrıca, yağmurdan önce toprağın sulanması kabuklanmayı azaltmak için tavsiye e- dilmektedir. Bununla^ beraber, nem muhtevasının başlangıçta çok yüksek olması, çamurlaşma ve sıkışma sebebiyle kırılma modülünün yüksek olmasına ...

Atatürk Üniversitesi. Ziraat Fakültesi, 1979

Cerrahi el kitabi - Sayfa 532

Epidermoid karsinomalar çok defa, kabuklanıp ülsere olan sonra yine kabuklanan (daha önceden mevcut) keratozlar üzerinde siğile-ben- zer bir tümör halinde başlar ve yuvarlak, sert kenarlı olarak tedricen yayılır. Yayılma perifere veya ...

John Long Wilson, 1970

Türkisch-deutsches Wörterbuch - Sayfa 1093

... sayi§mak ~ ve mahsup çeki Verrechnungsscheck m takaslamak gegenseitig verrechnen, kompensieren, ausgleichen takassür etmek va. sich mit e-r Rinde (Schale, Kruste) umgeben *kabuk baglamak, kabuklanmak takat, -ti [-•] 1. Kraft ...

Karl Steuerwald, 1988