"ağız ağıza vermek"辞典でのトルコ語の意味

トルコ語でAĞIZ AĞIZA VERMEKの発音

ağız ağıza vermek

トルコ語でAĞIZ AĞIZA VERMEKはどんな意味ですか？

トルコ語辞典でのağız ağıza vermekの定義

口に口をあけてください。二人はお互いに非常に近く立っていて、他人が聞くことのないように話します。

ağız ağıza vermek Iki kişi birbirine pek yakın durarak başkaları işitmeyecek biçimde konuşmak.

AĞIZ AĞIZA VERMEKの翻訳

当社のトルコ語多言語翻訳者が翻訳した25ヵ国語のağız ağıza vermekを探してみましょう。

自動統計翻訳によって、このセクションで示されているトルコ語から他の言語へのağız ağıza vermekの翻訳を訳しました。この場合は、必須の翻訳単位はトルコ語で«ağız ağıza vermek»という単語です。

• トルコ語翻訳家 - 中国語: 给嘴对嘴
• トルコ語翻訳家 - スペイン語: dar respiración boca a boca
• トルコ語翻訳家 - 英語: give mouth -to-mouth
• トルコ語翻訳家 - ヒンディー語: मुँह से मुँह देना
• トルコ語翻訳家 - アラビア語: إعطاء الفم إلى الفم
• トルコ語翻訳家 - ロシア語: дать рот - в-рот
• トルコ語翻訳家 - ポルトガル語: respiração boca -a-boca
• トルコ語翻訳家 - ベンガル語: মুখ মুখ দিতে
• トルコ語翻訳家 - フランス語: Le bouche- à-bouche
• トルコ語翻訳家 - マレー語: memberi mulut ke mulut
• トルコ語翻訳家 - ドイツ語: Mund-zu- Mund geben
• トルコ語翻訳家 - 日本語: 口対口を出します
• トルコ語翻訳家 - 韓国語: 구강 대 구강 를 제공
• トルコ語翻訳家 - ジャワ語: menehi tutuk kanggo tutuk
• トルコ語翻訳家 - ベトナム語: cho miệng - to- miệng
• トルコ語翻訳家 - タミル語: வாய் கொடுக்க
• トルコ語翻訳家 - マラーティー語: समोरासमोर देणे
• トルコ語: ağız ağıza vermek
• トルコ語翻訳家 - イタリア語: respirazione bocca -a-bocca
• トルコ語翻訳家 - ポーランド語: dać usta -usta
• トルコ語翻訳家 - ウクライナ語: дати рот -в- рот
• トルコ語翻訳家 - ルーマニア語: da - gură la gură
• トルコ語翻訳家 - ギリシャ語: δίνουν το στόμα - με - στόμα
• トルコ語翻訳家 - アフリカーンス語: mond-tot- mond
• トルコ語翻訳家 - スウェーデン語: mun-mot - mun
• トルコ語翻訳家 - ノルウェー語: munn-mot -munn

«AĞIZ AĞIZA VERMEK»に関連するトルコ語の本

以下の図書目録からağız ağıza vermekの使いかたを見つけましょう。ağız ağıza vermekに関する本とトルコ語文献で使われた文脈を提供するための簡単な抜粋文。

Türk folklor araştırmaları - 12. cilt,235-252. sayılar - Sayfa 5350

... ağız ağıza vermek ağız almak ağız avlamak ağız ayırmak ağız bağı ağız dabışdısı ağız davın ağız davıştısı ağız dadı ağız tadı ağız dağıtmak ağız dalaşı ağız ağıza düşmek ağızdan gububuk akmak ağız etmek ağız eymek ağız ökünmek ağız ...

İhsan Hinçer, 1969

Azerbaycan Türkçesi sözlüğü - 1. cilt - Sayfa 17

Ağız' is. 1 - İnsan ve hayvanların yüzlerinin alt kısmında olup yemeğe ve ses çıkarmaya yarayan delik, ağız suyu İnsan ... 2 - ölen birisi için ağlamak, ağıt yakarak ağlamak, ağız-ağıza vermek 1 - Hep bir ağızdan şarkı, türkü söylemek, bağırmak.

Seyfettin Altaylı, 1994

Deyimlerimizin sözlüğü - Sayfa 21

Ağız açmamak: Hiçbir şey söylemeden durmak. Konuşmamak. Ağız açtırmamak: Kendisi konuşup başkasını konuşturmamak, hep kendisi konuşmak. Ağız ağıza vermek: Baş başa gizlice konuşmak. Ağız aramak: Birini konuşturup belli ...

Asım Bezirci, 1990

Örnekleriyle Cumhuriyet şiirinde deyimler - Sayfa 15

Kızı çıksa görünse gelse -Gelse de nasıl gelirse gelse Dudakları boyalı saçı oksijenli- Kocası ağız açmayacak yeminli O dili tutulsun neredeydin derse Necati Cumalı Ağız ağıza vermek: İki kişi birbirine pek yakın durarak gizlice konuşmaya ...

M. Ali Tanyeri, 2006

Türkçeʾde Eş ve Karşıt Anlamlılar Sözlüğü - Sayfa 232

... -vara agit -agit agiz -kavsak agiz açmak - ko n usma k agiz açmamak -susmak agiz açtirmamak -konus- mak agiz agiza -dolu agiz agiza vermek -soh- bet etmek agiz aramak -sormak agiz atmak -gururlanma'k agiz blrligi -anlasma agiz birligî ...

Ülkü Yalım, ‎Özcan Yalım, 1983

Arkadaş Türkçe sözlük - Sayfa 32

Kimseye ağırlık olmak istemeyiz, (bir şeye) ağırlık vermek (o şeyej önem vermek, dikkati üzerinde yoğunlaştırmak, ör. ... konuşarak başkalarının da bir şeyler söylemesine olanak bırakmamak, çok konuşmak, ağız ağıza vermek iki kimse bir ...

Ali Püsküllüoǧlu, 1994

Divan - Sayfa 109

... inmez sekize" Nüh felek nam-ı beligünle mübahat eyler İşte Sabit tokuza çıkdı senün de adun Agız agıza sohbet itmek (D): "Ağız ağıza vermek" Çubuk o yâr ile agız agıza sohbet ider İmâmesin çevirürdüm elüme girse eger Agûş açmak (D) ...

Sabit Alaeddin Ali, ‎Turgut Karacan, 1991

Örnekleriyle türkçemizin açıklamalı büyük deyimler sözlüǧü ... - Sayfa 19

A. V. Paşa. AĞIZ AÇTIRMAK : Hep kendisi konuşmak, başkasmm konuşmasma meydan vermemek. «Tek kötü huyu, bir sohbette kimseye ağız açtırmamaktı.» AĞIZ AĞIZA VERMEK : Birisi ile yanyana gelip çok gizli bir biçimde konuşmak.

Hamidoğlu Fethi Gözler, 1975

Deyimler, atasözleri, beyitler ve anlamdaş kelimeler - Sayfa 255

... [İnandırıcı olmayan sözler, boş sözler söylemek] • Yarım ağızla söylemek [İstemeye istemeye söylemek] • İşkembeden ... ağız değiştirdi) • Kulağına* fısıldamak [Diğerlerinin işitmeyeceği şekilde hafif bir sesle söylemek] • Ağız ağıza vermek [İki ...

Nejat Muallimoğlu, 1983

Dil konuları dizisi: - Sayfa 87

afiyet şeker (olmak) afur tafur ağır ağır ağır aksak ağız ağıza (vermek veya doldurmak) ağızdan ağıza ağlamak sızlamak ağladı da ağladı ağlaya ağlaya ağlayıp sızlamak ağrı sızı ağzı ağzına (doldurmak vb.) ağzı burnu (yerinde vb.) ağzı dili ...

Türk Dil Kurumu, ‎Vecihe Hatiboğlu, 1971