«GACIRTI»に関連するトルコ語の本
以下の図書目録から
gacırtıの使いかたを見つけましょう。
gacırtıに関する本とトルコ語文献で使われた文脈を提供するための簡単な抜粋文。
Gıcırtı. Rüyada duyulan kapı gıcırtısı, bekçi yahut kapıcılar tarafından ya da karı koca arasında çıkacak kötülüğe işâret eder. Bazen derüyada duyulankapı gıcırtısı, sırrı açığa vurmayaişâret eder.
Ali Budak, Yusuf Belbağı, 2014
2
Azerbaycan Türkçesi sözlüğü - 1. cilt - Sayfa 508
2- Birbirine sürterek gıcırtı sesi çıkarmak. Gıcırdama is. Gıcırdamak fiili. Gıcırdamag f. Birbirine sürtünerek gıcırtı sesi çıkarmak. Gıcırdatma is. Gıcırdatmak fiili. Gıcırdatmag f. iki sert cismi veya dişlerini birbirine sürterek gıcırtı sesi çıkarmak. Gıcırtı ...
3
Yasak odası: roman - Sayfa 175
Şaşkın düşünürken ve bir yandan ayakkabılarımın bağcıklarını çözmeye çalışırken ansızın beliren bir gıcırtıya kapıldım. Nerem ses veriyordu, anlayamadım. Ve sonunda hatırladım. "Evet evet, tamam, bir kadın vardı öyküde, dolma yapıyordu ve ...
GICIRTI: Rüyada gıcırtı duymak, sırlarınifşasına işarettir. GIDIKLAMA: Rüyada birisinin kendini gıdıkladığını görmek, gıdıklayankimseden uzaklaşmaya işarettir. GIYBET: Rüyada gıybet ettiğini görmek, iyiliğin yok olmasına, ateşin odunu.
Mehmed Paksu, Emine Kaptan, 2008
Arkamdanbiri kapıaçmışolmalı... Nihayet birimigeliyor? Evet, biriningeldiğini duyuyorum... Merdivenlerde birgürültü duyuluyor... Bir inleme, bir gıcırtı, bir takırtı... Sonra yine bir gıcırtı, takırtı, kendini yukarı çeken birşeyin hışırtısı... tak tuk, tak tuk.
6
Cambridge Learner's Dictionary English-Turkish with CD-ROM
... moves. gıcırdamak, gıcırtı sesi çıkarmak creaking floorboards • creak noun [C] gıcırdama sesi • creaky adjective A creaky door, stair, ete creaks. gıcırdayan, gıcırtı sesi çıkaran o-cream /kri:m/ noun 1 [fooDl |U] a thick, yellowish-white liquid that ...
Cambridge University Press, 2009
7
Lanetli Topraklar - Sayfa 136
Bacanın kayalık zeminini giderek genişlettiği dairesel hareketlerle yokladı, paniği giderek artıyordu. Kibrit kutusunu bulamadı. Yukarıdan bir gicırtı duyunca başını kaldırıp baktı. Gökyüzü hızla kararıyordu ama yine de bazı siluetler görebiliyordu ...
Aynı zamanda ırmaktan hem yaygın hem zayıf, yarılan bir su sesi yükselirken, halatta boğuk bir gıcırtı gezinmeye başladı. Gıcırtı eşitlendi, su sesi daha da yayıldı; sonra belirginleşti, aynı zamanda fener de büyümekteydi. Şimdi ...
9
Karaya vurdu deniz: hikâyeler - Sayfa 29
Bir gıcırtı. Taşlar... çakıllar eziliyor. Karanlıkta biri mi? Adımlar, sarhoş adımlar duyuyorum, düzensiz, uzun aralıklı bir adımlar. Derken, kesiliyor çakılların gıcırtısı. Yanıldım mı? Yok muydu ses? Yoksa bana mı öyle... Yeniden hâlsizleşiyorum.
10
Gemi adamları: toplu öyküler - Sayfa 300
Bir gıcırtı. Taşlar... çakıllar eziliyor. Karanlıkta biri mi? Adımlar, sarhoş adımlar duyuyorum, düzensiz, uzun aralıklı bir adımlar. Derken, kesiliyor çakılların gıcırtısı. Yanıldım mı? Yok muydu ses? Yoksa bana mı öyle... Yeniden hâlsizleşiyorum.
