«ÖKSÜRÜK TIKSIRIK»に関連するトルコ語の本
以下の図書目録から
öksürük tıksırıkの使いかたを見つけましょう。
öksürük tıksırıkに関する本とトルコ語文献で使われた文脈を提供するための簡単な抜粋文。
Öyle bir hasta olursun ki ayağa kalkacak halin olmaz öksürük tıksırık boğazın yanar, yanar da sana sorunca nasılsın diye, neden iyiyim dersin ? Zaten sırf iyiyim demekten cehennemliğiz arkadaş... Özdemir Asaf demiş ki şuan da ayrı ...
2
Türkçe ikilemeler sözlüğü: tanıklı - Sayfa 483
338) öksürük tıksırık Akciğerlerdeki havayı birden bire ve gürültülü bir biçimde biçimde veya kesik kesik ve zayıf öksürükler biçiminde dışarıya verme için söylenir. Tepedeki muşamba fenerin ışığı altında süzgün gözler ve dalgın bakışlar göze ...
3
Türkçe sözlük'ün ters dizimi: Türkçe (SST) sözlük ... - Sayfa 250
... sırık şanssızlık uyur uyanık ısırık başsızlık mancınık pısırık telâşsızlık dağınık aksırık yağışsızlık darmadağınık tıksırık anlayışsızlık sığınık öksürük tıksırık sebatsızlık Kınık hapşırık gereksizlik izinsizlik süreksizlik edepsizlik yüreksizlik sahipsizlik ...
Belgin Tezcan Aksu, Abdurrahman Tariktaroğlu, Efrasiyap Gemalmaz, 2004
4
Oteller kitabı - Sayfa 176
Fırsat buldukça yakıyoruz böyle. İçmeyi bildiğimiz de söylenemez, öksürük, tıksırık, gözümüzden yaşlar geliyor. Ben önceleri, havalı olur diye, filitresiz Yeni Harman'la başlamıştım sigaraya, baktım öksürükten ölücem, hemen naneli Çamlıca'ya ...
5
Köy Enstitülü yazarlar ozanlar: inceleme-antoloji - Sayfa 496
Birbirine karışıyordu öksürük tıksırık. Bu arada çok üşüyenler ocak başında sıra bekleyip yer değiştiriyorlar, bu fırsattan yararlanarak da herkes cebinde getirdiği yufka ekmeğini tezek ateşinin üstüne sererek ısıtıyordu. Sonra da gevreyen yanını ...
6
Ter adamlari - Sayfa 282
Ne görüyorduk camilerde: Aksırık, öksürük, tıksırık, osuruk, yırtık çorap kokuları ve bir yığın sefalet! Halbuki, gelelim kiliselere ve elimizi vicdanımıza koyup düşünelim: Oraya devam edenlerin üstlerinde başlarında bir temizlik, bir efendilik vardı.
Galiba hatmiler de vardı ve bu hatmiler, ebegümecigilin artık mor-beyaz çiçekleri mi, kökleri mi ne, mevsim sonuna doğru toplanır, devşirilir, kurutulur, kış aylarında kaynatılarak öksürük tıksırık için kullanılırdı; şifa verirdi doğrusu.
8
Kamçi teslimi - Sayfa 13
Birbirine karışıyordu öksürük, tıksırık. Bu arada çok üşüyenler ocakbaşında sıra bekleyip yer değiştiriyorlar, bu fırsattan yararlanarak da herkes cebinde getirdiği yufka ekmeğini tezek ateşinin üstüne sererek ısıtıyordu. Sonra da gevreyen yanını ...
9
Alma mater: (Rumelihisar sırtlarında) - Sayfa 51
Benim yemeğime mi kaldınız? İştahım yerinde. Başım da ağrımıyor. Öksürük, tıksırık nanay. Yürüyebilsem helâda bir sigara bile tüttürebilirim. Aman, aman! Dizim. Yattığım yerde bile dizimi oynatamıyorum. En ufak harekette bıçaklar saplanıyor.
10
Yer altinda bir Anadolu - Sayfa 85
Birbirine karışıyordu öksürük tıksırık. Bu arada çok üşüyenler ocakbaşında sıra bekleyip yer değiştiriyorlar, bu fırsattan yararlanarak da herkes cebinde getirdiği yufka ekmeğini tezek ateşinin üstüne sererek ısıtıyordu. Sonra da gevreyen yanına ...
用語«ÖKSÜRÜK TIKSIRIK»を含むニュース項目
国内外の報道機関が語った内容や、次のニュース項目の文脈から
öksürük tıksırıkという用語がどのように使われているかを調べてみましょう。
Yaz meyveleri
Karışımı bir litre suyla sulandırın ve iki üç tatlı kaşığı menekşe şurubu ekleyin, çalkalayın. Nezle, öksürük tıksırık, hafif ateş için bire bir... Şimdi yaz ama, sonbahar ... «Zaman Gazetesi, 7月 15»
Yüreğe düşen köz
Yan odalardan yükselen öksürük tıksırık bronşitli astımlı hırıltılar, veremli iniltiler akşamın sessizliğinde akortsuz sazlarla çalınan ezgilere benziyordu. Her birinin ... «Milliyet, 12月 11»
