터키어에서 BONCUKLANMAK 의 뜻은 무엇인가요?
터키어 사전에서 «boncuklanmak» 의
원래 정의 보기를 원하면 클릭하세요
한국어 사전에서
자동 번역 보기를 원하면 클릭하세요
터키어 사전에서 boncuklanmak 의 정의
진주 눈물, 이슬, 둥근 구슬에 둥근 구슬을 형성하는 땀. boncuklanmak Gözyaşı, çiy, ter boncuk biçiminde yuvarlak taneler oluşmak.
터키어 사전에서 «boncuklanmak» 의
원래 정의 보기를 원하면 클릭하세요
한국어 사전에서
자동 번역 보기를 원하면 클릭하세요
«BONCUKLANMAK» 관련 터키어 책
다음 도서 목록 항목에서
boncuklanmak 의 용법을 확인하세요.
boncuklanmak 에 관련된 책과 해당 책의 짧은 발췌문을 통해 터키어 서적에서 단어가 사용되는 맥락을 제공합니다.
1
İmlâ kılavuzu - Sayfa 73
... bonbon bosalma bogulmak boncuk,-$u bosalmak bogum boncukcu bosaltim bo$umlama boncuklanma bosaltma bo§umlamak boncuklanmak bosal tmak bo§umlanma bone bosama bo§umlanmak bonfile bosamak bo§umlu bono bosanma ...
Atatürk Kültür, Dil, ve Tarih Yüksek Kurumu (Turkey), 1988
2
İmlâ kılavuzu - Sayfa 69
... bombe bostancilik,-gi boynuz bombok bof boynuzlamak bomboç bosalma boynuzlanmak bonbon bosalmak boynuzlasmak boncuk,-gu bosaltim boynuzlatmak boncukçu bosaltma boynuzlu boncuklanma bosaltmak boynuzsu boncuklanmak ...
3
Dil kılavuzu - Sayfa 78
... kabarik", jiskin° bombok bombo; bombai bona;a (den.) bonbon jekerleme" boncuk boncuk boncuk boncukçu boncuklanmak boncuklasmak boncuklu boncuk mavisi boncuk tutkcrii bone • bosaltma i»* (et dilimi) «*» günoydin" iyi gün 78.
4
Konuşma dili ve Türkçenin söyleyiş sözlüğü: bir deneme - Sayfa 97
... bombalanmak bombardiman bombardon bombe bombo к bombo§ bomboz bonbon boncuk boncuklanmak boncukla§mak boncuklu bone bonfile bonjur bonkör bono bonservis bopstil bor bora borak boraks boran boranbulut borani borasit ...
5
Divanü lûgat-it-Türk tercemesi - 4. cilt - Sayfa 413
munçuk ; Rad. Tel. — monçok ; Caf., T. T., An. tnd., U. — monçuk = inci. I, 475-26 ; II, 123-17 ; III, 121-13; >nçuk = atın boynuna takılan değerli taş, arslan tırnağı, muska gibi şeyler. I, 475-28 ; monçuklan — = boncuklanmak. II, 276-11 ; — dı II, ...
Maḥmūd Kāshgarī, Besim Atalay, 1986
6
Arkadaş Türkçe sözlük - Sayfa 191
2 boncuk ve benzeri şeyler satılan küçük dükkân. boncuklanmak (nsz) (gözyaşı, çiy, ter için) boncuk biçiminde, küçük küçük ve yuvarlak taneler biçiminde oluşmak. boncuklu s. üzeri boncukla işlenmiş olan, boncukla süslenmiş bulunan. bone ...
7
Resmi yazışma kuralları, noktalama işaretleri ve yazım ... - Sayfa 126
... Bolu Bolvadin bomba bombalamak bombalanmak bombard i man bombardon Bombay bombe bombeli bombos, bomboz bonbon boncuk boncuk mavisi boncuk tutkali boncuklanmak bone bonfile bonjur bonkör Bonn bono bonservis bopstil ...
8
Yoni Türk hikâyoleri, I. - Sayfa 19
ak üzere kibriti yaktığım zaman, gözlerinin oluğunda boncuklanmış yaşlar gördüm. — Aman söndürmeden bir de termometreye bak... Dedi. — 19. — Öyleyse bir kürek daha.. Ama gene dediğim tertiple at. Üşümesin yavrucak.
9
Türkçe-İngilizce teknik terimler sözlüğü - Sayfa 136
Boncuk (cam boncuk) — Bead of glass. Boncuk daneli lâk — Button lac. Boncuk demiri — Swingle tree. Boncuk fırım — Bead furnace. Boncuklanmış çelik — Granuiated steel. Boncuklu (boncuk gibi) — Beady. Boncuk mavisi — Italien blue.
... alnına düşmüş, terden düştüğü yere yapışmış; eline geçirdiğini bir yaygının üstüne dolduruyordu. Odada dağılıp dökülmemiş bir nesne yok gibi. Börklücenin gözü dönmüş, belli ki eli ayağı da teneşirde; burnunda ter boncuklanmış ayrıca.
Mustafa Necati Sepetçioğlu, 1979
