«BIKILMAK» संबंधित तुर्की पुस्तके
खालील ग्रंथसूची निवडीमध्ये
bıkılmak चा वापर शोधा. तुर्की साहित्यामध्ये वापराचा संदर्भ देण्यासाठी
bıkılmak शी संबंधित पुस्तके आणि त्याचे थोडक्यात उतारे.
Birinci tehlike, nikâhınız altında kalıp kısa bir süre geçireceğim mutlu bir ömürden sonra bir kö?eye atılmak, unutulmak, bıkılmak, bunların arkasından da sonsuz bir ayrılığa uğramaktı. Seven bir kadın için sevilmemek kadar dünyada mutsuzluk ...
Hüseyin Rahm Gürpınar, 2015
2
Türkçenin grameri - Sayfa 281
Yapım eki olarak da kullanışta biri ağır basmak üzere her iki anlamda lügatimize birçok kelime vermiştir : 1. duyulmak görülmek .sevilmek sayılmak .seçilmek bakılmak bıkılmak götürülmek işitilmek. 2. çekilmek kapılmak atılmak yorulmak ...
3
Yazılı Türkçenin kelime sıklığı sözlüğü - Sayfa 23
... biçimlendirilmek 3 bilenmek 3 bıçaklama 1 biçimlendirme 3 bileşen 12 bıçaklamak 9 biçimlendirmek 7 bileşik 31 bıçaklanmak 5 biçimlenme 2 bileşik faiz 1 bıçkın 3 biçimlenmek 14 bileşik kaplar 5 bıkılmak 3 biçimli 17 bileşik önerme 2 bıkkın ...
4
Resimli Türkçe sözlük - Sayfa 79
Yürekli, "cesur. bıkılmak ( ösz, -den ) Herhangi biri bıkmak. bıkkın s. Çok bıkmış. bıkkınlık a. Bıkmış olma durumu. bıkmak (-den) I. Tekrarlanması sürüp gitmesi yüzünden, bir şeyden doygunluk ya da yorgunluk duyarak onu istemez duruma ...
Türk Dil Kurumu, Kemal Demiray, Muammer Bakr, 1977
5
Beydağ, "Balyambolu", "Palaipolis" - Sayfa 238
Berelenmiş: Ezilmiş, ezilmişliğin bıraktığı iz. "Berelenmiş el- ma . Beşbıyık: Muşmula, döngel. Bıcık: Yenen sarmaşık otu. Asparagus vulgaris L. A. scandens Thbg. Bıkılmak: Boynu bükülmüş çiçek, Bıymak: Üşümek, donmak. Birik: Bir tane.
6
Yeni Türk lûgati - Sayfa 95
Bıkılmak [fe Bıkıntı elmek, usanmak. Bıkıntı [i ] Usanç, bez: , bıkma, nefret. Bikir [s] Bozulmamış, rkek görmemiş kız, kız oğlın kız. [f JKızlık, bekâret. Hıkkın |s| Usanmış, bez*ış. nefret etmiş. Hıkkınlık [i ] Usanma, l zme bıkma, 'efret. Hıkımak | f ınmak ...
İbrahim Alâettin Gövsa, 1930
7
Deyimler, atasözleri, beyitler ve anlamdaş kelimeler - Sayfa 620
... göz den çıkmak, artık arzu olunmamak, bıkılmak, soğumak, göz değmek, nazar isabet etmek, gözden düşmek, itibarını kaybetmek, gözü dönmek, hiddet veya şiddetli diğer bir hissin tesiri altında kendini zaptedemeyecek hâle gelmek, gözde, ...
8
Aki Hintsa – Voittamisen anatomia
Abebe Bikilan juostua Rooman olympialaisissa paljain jaloin maratonin maailmanennätyksen menestyneet juoksijat olivat kansallissankareita. Heistä kerrottiin tarinoita. Gebrselassie itse on verrannut etiopialaisten suhtautumista maratoniin ...
9
Türk yazarlarının gözüyle dünya kentleri
Diyor ve bizi, en azından zihnimizde tasavvur ettiğimiz, okuduklarımızla beslediğimiz Haşim atmosferinin içine de çekmiş oluyor. "Hayatın tatsızlığı, etrafta görüp bıkılan şeyler, yorucu bir alelâdelik" ve bütün bunların üstüne eklenen ...
Sefa Kaplan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, 2007
10
Türk Edebiyatı - 99-110. sayılar - Sayfa 22
Ekran, mikrafon ve sahnelerde Türk musikisine ait programlar tekrar edile edile bıkılan beş -on şarkıya inhisar ettiriliyordu. Bin yıllık zengin hazinemizin şaheserleri, şuurlu bir kurnazlıkla milletten saklanıyordu. Böylece bütün batı dünyasının en ...
