CĂRȚI ÎN TURCĂ ÎN LEGĂTURĂ CU «DIKTIRTMEK»
Descoperă întrebuințarea
diktirtmek în următoarea selecție bibliografică. Cărți în legătură cu
diktirtmek și extrase din aceasta pentru a furniza contextul de întrebuințare al acestuia în literatura Turcă.
... salıverildiğini ve ülkesine gönderildiğini okuyunca buna hiç kızmadığıgibi şöyle düşünmüştü: Kimbilir adambelki de hiçbir yerihavaya uçurmak niyetindedeğildi de gerçekten bana mavi bir takım elbiseyle bir çift pantolon diktirtmek istiyordu.
2
Tunyukuk yazıtı - Sayfa 51
*ulgart- eyleminin yapı bakımından imkansız olduğunu ileri sürerek bu sözcüğü olgurtdum okumuş ve "I established", yani "diktirttim" diye çevirmiştir (EDPT:139). Gerçekten de *ulgart- eylemi şimdiye kadar hiçbir yerde ...
Nereyi önerirsin? Ama modern döşenmiş, loş bir yer olmasın. ömer hoşlanmaz sonra...» «Sevgiciğim, tayyörümü senin terzine diktirtmek istiyorum. Fikret birden giyimimle ilgilenmeğe başladı. Vaktin varsa eğer, yarın beni götürür müsün?
4
Yazılı Türkçenin kelime sıklığı sözlüğü - Sayfa 46
... dikkatsiz 5 dikkatsizlik 5 dikleşme 1 dikleşmek 12 dikleştirmek 1 diklik 1 dikme 4 dikmek 135 dikotomik 1 diksiyon 8 dikta 3 diktatorya 2 diktatör 9 diktatörlük 6 dikte etmek 3 diktirmek 4 diktirtmek 1 dil 558 dil(lisan)-424 dil(oraan)-134 dil altı 2 ...
5
Ahmed Cevdet Paşa ve Mecelle - Sayfa 101
İstisnâ, sanat sahibine bir eser yaptırtmak, meselâ tüccar terziye elbise diktirtmek demektir. Madem ki mevcut olmayan bir şey satılamıyor; buna kıyasen selem ve istisnâ akdi de câiz olmamalıdır. Fakat insanların ihtiyacı (zaruret) sebebiyle ...
Ahmet Şimşirgil, Ekrem Buğra Ekinci,
2008
6
Yeni harflerle Hanımlara mahsus gazete, 1895-1908 : seçki - Sayfa 185
Bir elbise diktirtmek için “figurin”leris' gözden geçirip iyice düşünmek lâzımdır. Mükemmel bir elbisenin tanzimi ise adeta sanayi-i nefîseden madûddur. Terzinin keyfine göre dikilmiş bir kat elbise ile müteaddid modellerden yaka kol gibi şeyleri ...
Mustafa Çiçekler, M. Fâtih Andı,
2009
7
Orhon Türkçesi grameri - Sayfa 250
... vb. ok ok; boy, kabile, kabile örgütü oki- çagirmak (BK D 28) okuz Unl. ne kaza! ne felaket! (Uyuk Arcan 3, 4) ol o, onlar; -dir olgurt- oturtmak, diktirtmek (T 53) olor- oturmak, yerle§mek; (tahta) oturmak olort- tahta oturtmak (T 1) on on (T 26, vb.) ...
Bu yüzden de ona elbise diktirtmek ayrt bir şan sayılırdı. Adı «Yetişmez» e çıkmıştı. Lâkabı bu idi: Yetişmez Lâtif! Çünkü «bayrama» veya «yaza» diyenlere söylediği sadece bu kelime idi: Yetişmez! Bayrama veya yaza, isterse, daha üç ay ...
t;kurutmak" (kakşa-: kurumak, suyu çekilmek) Ek, kendinden önce diğer faktitif eklerini alarak katmerli faktitif yapar: aldırt- <al-dır-t- "aldırtmak", bıjırt- <bış-ır-t- "pişirtmek", çıgart- <çık-ar-t- "çıkartmak", ıltart- <ıl-tar-t- "ayakkabı diktirtmek", ...
Ahmet Bican Ercilâsun,
2007
Skjelderup, adamları ve tutukluylabirlikte mağaranın merkezine gelince,oldukça yumuşak birkillitoprağa, ağaçtankoparılıp iniş sırasında yakılmış bir reçinelidal diktirtti. Kötügazlara veneme batmış mağarada bir küçük göl kokuşmaktaydı. Baron ...