CE ÎNSEAMNĂ TESALÜP ÎN TURCĂ?
Apasă pentru a
vedea definiția originală «tesalüp» în dicționarul Turcă dictionary.
Apasă pentru a
vedea traducerea automată a definiției în Română.
Definiția tesalüp în dicționarul Turcă
Două lucruri se întrece reciproc. Trecerea nervilor și a venelor unul peste celălalt. tesalüp İki şeyin birbiri üzerine çapraz biçimde gelmesi. / Sinir ve damarların birbirinin üzerinden çapraz olarak geçmesi.
Apasă pentru a
vedea definiția originală «tesalüp» în dicționarul Turcă dictionary.
Apasă pentru a
vedea traducerea automată a definiției în Română.
CĂRȚI ÎN TURCĂ ÎN LEGĂTURĂ CU «TESALÜP»
Descoperă întrebuințarea
tesalüp în următoarea selecție bibliografică. Cărți în legătură cu
tesalüp și extrase din aceasta pentru a furniza contextul de întrebuințare al acestuia în literatura Turcă.
1
Çalismalar - 59-64. sayılar - Sayfa 28
Bütün bu dejenerasyon şekilleri yanında muhtelif ırklarla olan tesalüp tesirlri vardır. Bu suretle husule gelen kombinasyonlar çok muhteliftir. Çok defa muhtelif sıcak kanlı hayvan karışmalarına rastlandığı gibi bunların yanında az veya çok arap ...
Ankara (Turkey) Yüksek ziraat enstitüsü, 1940
2
Yoldaşımız at - Sayfa 289
Kürt ırkı denilen atlar, tamamiyle Arap, nadiren Acem atlarıdır. Arap isimleri, Arap şecereleri tamamiyle mevcuttur. Arap ve Acem atları da tesalüp neticesi bir diğer yarımkan verecek kabiliyette değildir. Böyle bir metodik tesalüp usulünün izleri ...
Kudret Emiroğlu, Ahmet Yüksel, 2003
3
Milliyetçilik - Sayfa 69
Bu hali tetkik eden «ıristiyan Arap müverrihlerinden (Corci Zeydan), Abbasîler devrinde Türklerin gerek lisan meselesinde, gerek Araplarla tesalüp ve ihtilât hususunda gösterdikleri millî şuuru şöyle anlatır [2] : «O asırlarda şiî veya sünnî olsun, ...
4
Ziraat Fakültesi yayinlari - 23-25. sayılar - Sayfa 215
Süt miktarı bakımından yekdiğerinden çok farklı (biri çok az, diğeri çok fazla) iki ırk tesalüp ettirilirse melezlerin süt miktarı, orta süt verenle yüksek süt verenlerin tesalübünden elde olunan melezler kadar yüksek tarafa temayül ...
Ankara Üniversitesi. Ziraat Fakültesi, 1950
Hemen ırklar arasında tesalüp tecrübeleri yapıldı, fakat muvaffak olunamadı. (1'inci Hanri), 12'nci asrın başında aynı yoldadır; o da bir muvaffakiyete erişemez. 12'nci asrın sonlarında (Arslan Yürekli Rişar) Üçüncü Haçlılar seferinden iki hârika ...
Necip Fazıl Kısakürek, 2014
6
Zabıt ceridesi - 4. cilt,9. sayı - Sayfa 287
Bu leanun tatbik ediliyor mu ve bu kanunım tatbikıııdan ne gibi neticeler hâsıl olmuştur, sonra memleketimizin hayvanlarının ıslahı için ne gibi metot kabul edilmiştir, tesalüp ınü, ıstıfa mı? Ziraat vekâletinin bu husustaki metodu nedir?
Turkey. Büyük Millet Meclisi, 1932
7
Çalişmalar - 145. sayı - Sayfa 29
olan tipler buğün Avrupanın bazı keten memleketlerinde sun'i tesalüp ile elde edilmeğe çalışılmaktadır. Bunların lif kalitesi pek iyi olmamakla beraber orta kalitide lif ve tohum verimi yüksek olduğundan fazla rağbet görmektedir. Bunlar ayni ...
Ankara (Turkey). Yüksek ziraat enstitüsü, 1944
8
Türkisch-deutsches Wörterbuch - Sayfa 1142
1. s. bacanaklik 2. s. eltilik tesalüp, -bü [ä] va. 1. a. med. kreuzweise Überlagerung 2. Rassenkreuzung, Bastardierung / Tesalya [-x-] n.pr. Thessalien ~ ovasi n.pr. Thessalische Tiefebene tesamuh [ä] z. va. 1. Nachsicht, Toleranz, Duldsamkeit/ ...
