Türkçe sözlükte "dehlemek" sözcüğünün anlamı

DEHLEMEK SÖZCÜĞÜNÜN OKUNUŞU

dehlemek

DEHLEMEK SÖZCÜĞÜ TÜRKÇE DİLİNDE NE ANLAMA GELİR?

Türkçe sözlükte dehlemek sözcüğünün tanımı

dehlemek Hayvanı deh diyerek yürütmek. / Kovmak.

DEHLEMEK SÖZCÜĞÜNÜN ÇEVİRİSİ

Çok dilli Türkçe çevirmenimiz ile dehlemek sözcüğünün 25 dile çevirisini bulun.

Bu bölümde verilen dehlemek sözcüğünün Türkçe dilinden diğer dillere çevirisi otomatik istatistiksel çeviri ile elde edilmiştir ve temel alınan çeviri birimi Türkçe dilindeki «dehlemek» sözcüğüdür.

• Türkçe - Çince Çevirmen: 骨刺
• Türkçe - İspanyolca Çevirmen: espolón
• Türkçe - İngilizce Çevirmen: spur
• Türkçe - Hintçe Çevirmen: प्रेरणा
• Türkçe - Arapça Çevirmen: مهماز
• Türkçe - Rusça Çevirmen: шпора
• Türkçe - Portekizce Çevirmen: esporão
• Türkçe - Bengalce Çevirmen: উদ্দীপনা
• Türkçe - Fransızca Çevirmen: éperon
• Türkçe - Malezya Dili Çevirmen: merangsang
• Türkçe - Almanca Çevirmen: Sporn
• Türkçe - Japonca Çevirmen: スパー
• Türkçe - Korece Çevirmen: 박차
• Türkçe - Cava Dili Çevirmen: spur
• Türkçe - Vietnamca Çevirmen: spur
• Türkçe - Tamil Çevirmen: துருத்த
• Türkçe - Marathi Çevirmen: प्रोत्साहन
• Türkçe: dehlemek
• Türkçe - İtalyanca Çevirmen: sperone
• Türkçe - Lehçe Çevirmen: ostroga
• Türkçe - Ukraynaca Çevirmen: шпора
• Türkçe - Romence Çevirmen: pinten
• Türkçe - Yunanca Çevirmen: ώθηση
• Türkçe - Afrika Dili Çevirmen: ingewing
• Türkçe - İsveççe Çevirmen: sporre
• Türkçe - Norveççe Çevirmen: spur

«DEHLEMEK» İLE İLİŞKİLİ TÜRKÇE KİTAPLAR

dehlemek sözcüğünün kullanımını aşağıdaki kaynakça seçkisinde keşfedin. dehlemek ile ilişkili kitaplar ve Türkçe edebiyattaki kullanımı ile ilgili bağlam sağlaması için küçük metinler.

Türkiyeʼde halk ağzından derleme sözlüğü - 3. cilt - Sayfa 1404

... dehe almah Çocugu omuza ya da sirta ahp gezdirmek. (Uluçiran *§iran -Gm.) dehe düsmek Birinin arkasina takil- mak, takip etmek. (Uluçiran *§iran -Gm.) deheklemek [—*□ dehlemek (I) -1] dehetdemek [— *□ dehlemek (I) -1 ] dehetlemek ...

Türk Dil Kurumu, 1968

Yeni Argo Sözlüğü: - Sayfa 80

2. (birini) kazıklamak, mahvetmek-dediklerine göre onun defterini ortakları dürmüş. defterli s. -es. yun. t. • kayıtlı fahişe değirmen a. • cep saati deh deh etmek - dehlemek • kovmak, uzaklaştırmak- dehle gitsin, niye tartışıyorsun? dehlemek ...

Bahattin Sezgin, 2013

Doğu Anadolu Osmanlıcası: etimolojik sözlük denemesi - Sayfa 138

IV, 1329 b, 1330 a). ~ TT. dahra, dehre (BTS. 259 b) ; tahra (1122 b) <Fars. dehre (OTAL. 205 a) Azeri Tü. dehre (AHYÖ. 483). dehlemek = Kovmak, bastan savmak (Ercis, El.) krs. Anadolu agizlan : dehlemek (DS. IV, 1405 b) ve dahlamak (DS.

Tuncer Gülensoy, 1986

Argo kitabı - Sayfa 114

"Benim degirmen durmus, bak bakahm seninki kaçtxr?" . Dehlemek: Kovmak, yanindan uzaklastirmak, isriskal ederek ya- nindan savmak. "Baktim ki tiras uzadi, ben de tuttum dehledim" . "Senin çiragi ne yaptin? Ne yapacagim dehledim".

Mehmet Arslan, ‎Mikhail Mikhaĭlov, 2004

Yeni yazım (imlâ) kılavuzu - Sayfa 91

... değirmen değirmentaşı, -nı değirmi değirmilemek değiş değişik değişim değişken değişkin değişmek değiştirge değiştirgeç değiştirmek değiş tokuş değme değmek değnek değnekçi değşincilik deh deha dehalet, -ti dehlemek dehliz dehşet, ...

Türk Dil Kurumu, 1970

Türk dilinin etimoloji sözlüğü - Sayfa 175

... değnekçilik, değneklemek, değneklenmek, değnekli, değneklik— DEHLEMEK, tr. deh (doğal ses, yansıma ses)den dch-le-mek/ dehlemek— Deh deh diye sesler çıkararak hayvanı sürmek, yürütmek. Arabamın atlan deh deh aman da Boyalı ...

İsmet Zeki Eyuboğlu, 1991

Muğla İli ağzı sözlüğü - Sayfa 93

Ali Abbas Çınar. Kavakhdere dah dah: 1. at, esek ve baska hayvanlan yürütme, kovalama ünlemi. Fethiye 2. ansizin düsünmeden yapilan hareket. Fethiye dahdetmek: gitmek, yapmak. Bagyaka, Mugla dehlemek: dürtmek, saplamak.

Ali Abbas Çınar, 2004

Türk argosu: tarihçe ve küçük sözlük - Sayfa 90

tarihçe ve küçük sözlük Ferit Devellioğlu. KIZMAK (bir- şeye veya bir kimseye): Bora patlatmak. KOF (nesne ve kimse) : Pafyos. KOĞMAK: Dehlemek, sepetlemek. KOMPLİMAN: Piyaz. KOMPLİMANCI: Piyazcı. KOMPLİMAN YAPMAK: ...

Ferit Devellioğlu, 1941

Gaziantep ağzı: Sözlük ve kullanılmıyan kelimeler - Sayfa 198

Dehlemek, denetlemek : Gözetlemek (D. D.) § Den eki emek : İyice bakmak, gözlemek. (D. D. ) § Tehlemek, tehnemek : Dikkatle bakmak, gözlemek. (D. D. ; § Hekleme: Tarassut. (T. D.)> dehlemek: 1. Bk. dahlamak. 2. Istenmiyen birisini ...

Ömer Asım Aksoy, 1946

Yalnız Taşlar Ağlamıyor Burda

Yaşlı kadın kocaman yekpare eldivenleriyle İndi doru atı dehlemek üzre kızaktan. Buz saçakları sarkıyordu kirpiklerinde, Sanırım ayazdan. 2 Acele ediyor şairin alışılmış düşüncesi Geçmek için yaşlı kadının önüne: Kardan bir örtüyle, ...

N.A. Nekrasov, 2015