Türkçe sözlükte "kalıp gibi oturmak" sözcüğünün anlamı

KALIP GIBI OTURMAK SÖZCÜĞÜNÜN OKUNUŞU

kalıp gibi oturmak

KALIP GIBI OTURMAK SÖZCÜĞÜ TÜRKÇE DİLİNDE NE ANLAMA GELİR?

Türkçe sözlükte kalıp gibi oturmak sözcüğünün tanımı

kalıp gibi oturmak (Giysi) vücuda tam uymak.

KALIP GIBI OTURMAK SÖZCÜĞÜNÜN ÇEVİRİSİ

Çok dilli Türkçe çevirmenimiz ile kalıp gibi oturmak sözcüğünün 25 dile çevirisini bulun.

Bu bölümde verilen kalıp gibi oturmak sözcüğünün Türkçe dilinden diğer dillere çevirisi otomatik istatistiksel çeviri ile elde edilmiştir ve temel alınan çeviri birimi Türkçe dilindeki «kalıp gibi oturmak» sözcüğüdür.

• Türkçe - Çince Çevirmen: 坐如模具
• Türkçe - İspanyolca Çevirmen: sentarse a moho
• Türkçe - İngilizce Çevirmen: sit like mold
• Türkçe - Hintçe Çevirmen: मोल्ड की तरह बैठ
• Türkçe - Arapça Çevirmen: الجلوس مثل العفن
• Türkçe - Rusça Çevirmen: сидеть как плесень
• Türkçe - Portekizce Çevirmen: sentar-se como molde
• Türkçe - Bengalce Çevirmen: ছাঁচ মত বসে
• Türkçe - Fransızca Çevirmen: asseoir comme moule
• Türkçe - Malezya Dili Çevirmen: duduk seperti acuan
• Türkçe - Almanca Çevirmen: sitzen wie Schimmel
• Türkçe - Japonca Çevirmen: 金型のように座ります
• Türkçe - Korece Çevirmen: 곰팡이 처럼 앉아
• Türkçe - Cava Dili Çevirmen: njagong kaya jamur
• Türkçe - Vietnamca Çevirmen: ngồi như nấm mốc
• Türkçe - Tamil Çevirmen: அச்சு போன்ற உட்கார்ந்து
• Türkçe - Marathi Çevirmen: साचा सारखे बसून
• Türkçe: kalıp gibi oturmak
• Türkçe - İtalyanca Çevirmen: sedersi come la muffa
• Türkçe - Lehçe Çevirmen: siedzieć jak pleśń
• Türkçe - Ukraynaca Çevirmen: сидіти як цвіль
• Türkçe - Romence Çevirmen: stai ca mucegai
• Türkçe - Yunanca Çevirmen: κάθονται σαν μούχλα
• Türkçe - Afrika Dili Çevirmen: sit soos mal
• Türkçe - İsveççe Çevirmen: sitta som mögel
• Türkçe - Norveççe Çevirmen: sitte som mold

«KALIP GIBI OTURMAK» İLE İLİŞKİLİ TÜRKÇE KİTAPLAR

kalıp gibi oturmak sözcüğünün kullanımını aşağıdaki kaynakça seçkisinde keşfedin. kalıp gibi oturmak ile ilişkili kitaplar ve Türkçe edebiyattaki kullanımı ile ilgili bağlam sağlaması için küçük metinler.

Deyimlerimizin sözlüğü - Sayfa 224

Kalın kafalı: Geç ve güç anlayan/öğrenen, anlayışı kıt. Kalıp gibi oturmak: (Giysi) Vücuda tam uymak, vücudu tam sarmak. Kalıp gibi serilmek: Yorgunluktan upuzun yatmak. Kalıp gibi uyumak: Deliksiz bir uyku çekmek, kımıldamadan derin ve ...

Asım Bezirci, 1990

Dini Dünya İşlerine Karıştırmanın Faydaları:

... inletmeye alışık yerli Jakobenleride görürsünüz. Bu, Jakobenizmin otoriter“ulus” modelinin tekilliğinden kaynaklanır.Bu anlayışagöredevletin belirlediği idealbir Türk kimliğivardır ve hervatandaş buna kalıp gibi oturmak zorundadır.

Mustafa Akyol, 2011

Örnekleriyle türkçemizin açıklamalı büyük deyimler sözlüǧü ...

KALIP GİBİ OTURMAK : (elbise için) Üzerine tam gelmek, hatası bulunmamak. KALIP GİBİ UYUMAK : Deliksiz derin bir uyku çekmek. KALIBI DİNLENDİRMEK : Ölmek. KALIP KIYAFET YERİNDE : İyi giyinmiş, dış görünüşü güven veren. KALIBI ...

Hamidoğlu Fethi Gözler, 1975

Edebiyat ve yorum: deneme/inceleme/eleştiri - Sayfa 547

Toplu taşıma araçlarında bir erkekle yan yana oturan ya da oturmak zorunda kalan kadının erkekten daha önce ve daha fazla cinsellikle ilgili düşünceler aklına geldiği kanısındayım. Hele de minibüste şoförün arkasındaki üçlü koltuğun ...

Abdullah Şevki, 2009

Langenscheidt Pocket Turkish Dictionary: Turkish-English, ... - Sayfa 133

kalakafmak to be petrified, to be taken aback. kalamar zo squid. kalan 1. remaining; 2. ... bar; 4. external appearance; model, pattern; - gibi oturmak (suit, dress) to fit like a glove; ~ kiyafet outer appearance. kahplamak to form, to block, ...

Resuhi Akdikmen, 2006

Madde 22 - Sayfa 336

lü güzelle geri döndü. lkinci kız üzerindekini daha otururken çıkanverdi. Farklı bir yönden üç çıplak kız daha geldi ve oturma odasında kalıp sohbete katıldı, sonra iki tane daha geldi. Dört yeni kız üşengeç bir grup halinde, kendi aralarında ...

Joseph Heller, 2012

Arkadaş Türkçe sözlük - Sayfa 455

0 guguk gibi kalmak yanındakiler bırakıp gittikleri için tek başına kalmak, yalnız kalmak, guguk gibi oturmak yanında kimse olmaksızın, tek başına oturmak. gugukgiller ç. a. hayb. omurgalı hayvanların kuşlar sınıfının bir familyası. guguklu s. ve ...

Ali Püsküllüoǧlu, 1994

Oliver Twist:

Daha dün sabahbir çırpıdakarar vermiştin: Burada kalıp iyibirevlat gibi annenle birlikte deniz kenarına gidecektin, daha ... Oliver, şu sırada kırlarda doğanın harikaları peşinde koşacağıyerde kahvaltı sofrasına çakılıp oturmak zorunda kaldı.

Charles Dickens, 2014

Bir Çay Daha Lütfen:

... “Bana göre camilerinbizim kiliselerimizdeki gibi oturmak için dizi dizi sıraların ve Roma Katolik kiliselerinde sütunlara ... kalan gezginlerce nadiren ziyaret edilen dünyanınbu bölgesindekihalk,onların dinleri,davranışları hakkında neyazıkki ...

KATHARINE BRANNING, 2014

Medyum I: Bir Türk Medyumun Otobiyografisi - Sayfa 134

Tekamülüm için yaptığım çalışmalar ayrıntıda değişmiş, ama ana hatlarıyla aynı kalmıştı. 53/8 artık 62/8 olmuştu. 2008 yılında da ... Yerim yoktu, bazen 1 - 2 kişi belki davet edebilirdim; yemek yemeğe, oturmaya filan. 3 kişi olduğumuzda yemek ...

Oktay Kocamaz, 2011