Türkçe sözlükte "keder çekmek" sözcüğünün anlamı

KEDER ÇEKMEK SÖZCÜĞÜNÜN OKUNUŞU

keder çekmek

KEDER ÇEKMEK SÖZCÜĞÜ TÜRKÇE DİLİNDE NE ANLAMA GELİR?

Türkçe sözlükte keder çekmek sözcüğünün tanımı

keder çekmek Acı duymak, ıstırap çekmek.

KEDER ÇEKMEK SÖZCÜĞÜNÜN ÇEVİRİSİ

Çok dilli Türkçe çevirmenimiz ile keder çekmek sözcüğünün 25 dile çevirisini bulun.

Bu bölümde verilen keder çekmek sözcüğünün Türkçe dilinden diğer dillere çevirisi otomatik istatistiksel çeviri ile elde edilmiştir ve temel alınan çeviri birimi Türkçe dilindeki «keder çekmek» sözcüğüdür.

• Türkçe - Çince Çevirmen: 吸引悲伤
• Türkçe - İspanyolca Çevirmen: atraer pena
• Türkçe - İngilizce Çevirmen: attract grief
• Türkçe - Hintçe Çevirmen: दु: ख को आकर्षित
• Türkçe - Arapça Çevirmen: جذب الحزن
• Türkçe - Rusça Çevirmen: привлечь горе
• Türkçe - Portekizce Çevirmen: atrair grief
• Türkçe - Bengalce Çevirmen: বিষাদ আকর্ষণ
• Türkçe - Fransızca Çevirmen: attirer deuil
• Türkçe - Malezya Dili Çevirmen: menarik kesedihan
• Türkçe - Almanca Çevirmen: anziehen Trauer
• Türkçe - Japonca Çevirmen: 悲しみを引き付けます
• Türkçe - Korece Çevirmen: 슬픔 을 유치
• Türkçe - Cava Dili Çevirmen: narik kawigaten sungkowo
• Türkçe - Vietnamca Çevirmen: thu hút đau buồn
• Türkçe - Tamil Çevirmen: துக்கத்தை ஈர்க்க
• Türkçe - Marathi Çevirmen: दु: ख आकर्षित
• Türkçe: keder çekmek
• Türkçe - İtalyanca Çevirmen: attrarre dolore
• Türkçe - Lehçe Çevirmen: przyciągnąć żal
• Türkçe - Ukraynaca Çevirmen: залучити горе
• Türkçe - Romence Çevirmen: atrage durere
• Türkçe - Yunanca Çevirmen: προσέλκυση θλίψη
• Türkçe - Afrika Dili Çevirmen: hartseer trek
• Türkçe - İsveççe Çevirmen: locka sorg
• Türkçe - Norveççe Çevirmen: tiltrekke sorg

«KEDER ÇEKMEK» İLE İLİŞKİLİ TÜRKÇE KİTAPLAR

keder çekmek sözcüğünün kullanımını aşağıdaki kaynakça seçkisinde keşfedin. keder çekmek ile ilişkili kitaplar ve Türkçe edebiyattaki kullanımı ile ilgili bağlam sağlaması için küçük metinler.

Türkçede mecazlar sözlüğü: 700 sınıfa ayrılmış 5000 madde - Sayfa 133

Yürek yarasi, büyük keder. § Agzini veya Çenesini biçak açmamak, üzüntüden söz söyliyemiye- cek bir halde olmak. Ah çekmek, ah ah diye üzüntüsünü belli et- mek. Burnundan (fitil fitil) gelmek, kendisini yaptigina pisman edecek bir aksilige ...

Mehmet Ali Ağakay, 1949

Keder Atlısı:

O da beni kendi dağına çekmek için yalvarıp duracak, geçtiği yollarda izler bırakıp beni kuytumuza çekecek. Sonra öyle bir yerde karşılaşacağız ki, ben artık yeni kökler edineceğim. Yaz başında ona kötülükler etmişlerdi. Evinden alıp ak bir ...

Faruk Duman, 2004

Tarama dergisi: Osmanlıcadan Türkçeden söz karşılıkları

Kaygi§ih, Kederli. Kaygu, Dert, elem, endiçe, gaile, gam, gussa, hüzn [hüzün], kasa- vet, keder. Kaygulanmak, Gam çekmek, gam yemek, kasavet çekmek, kederlenmek, magmum olmak, te- keddür etmek. Kayguldamak, Nezaret etmek.

Türk Dil Kurumu, 1934

Bir Nehir Yangını:

... Keder yığmış ömrümüz gözümüzden gitmez yaş Savurmuş bizi yıllar Ayırmış karlı dağlar Kavuştur zalimyollar Gurbetteanam ağlar Birkaç günlük ömürde Değer mibunca keder? Gurbetteçile çekmek Cehennemden de beter Medet Allahım ...

Mürsel Gündoğdu, ‎Mehmet Nebioğlu, 2011

Deyimler, atasözleri, beyitler ve anlamdaş kelimeler - Sayfa 366

ACI2-ACI2 ÇEKMEK ağrı, sancı, kıvran. mak ("Tekmelenen futbolcu saha kenarında kıvrandı"), eziyet çektirmek ... Üst üste gelen bütün bu felaketlere, Allah büyülttür ülyerek katlandı"), dertli, kederli, acUdı ( "Acıklı bir adam. Çok derdi var") ...

Nejat Muallimoğlu, 1983

Ah: Ahım Günahımdır

Aşkbaşında dikenlibir tâcile çarmıhtacan vermekolsagerek... Uğrundabaştan vazgeçmek, candan vazgeçmek, ıstırap, acı, keder, dert çekmek ama yine de ondan vazgeçmemek demekti aşk. Sırtında bir çarmıhla sokaksokak gezdirilmek, rüsva ...

Fatih Duman, 2012

Batı grubu Türk yazı dillerinde isim - Sayfa 153

... dert yanmak, TDS). gatanç (1 ek, ilâve; 2. katkı; gat-: eklemek, karmak, birleştirmek, TDS). gezelenç (açık hava gezintisi, TDS). gînanç (1.gam, keder, üzüntü; 2. sızlanmak, itiraz; gînan-: üzülmek, gam keder çekmek, TDS). gönenç (bir şeyden ...

Himmet Biray, 1999

Beyitlerden Seçmeler: En güzel beyitler - Sayfa 233

Cevr ü cefânı çekmege sevdi gönül seni Derd ü belâya geldim efendi cihâne ben Bâkî Bu gönlüm, keder ve eziyetlerini çekmek için seni sevdi, Ey efendi, bu dünyaya ben dert ve bela çekmeye geldim. Leşger-i eşk-ifirâvan ile ceng itmek içün ...

Yavuz Çınar, 2014

Celvetiye'nin pı̂ri Hazret-i Üftâde ve dı̂vân'ı - Sayfa 362

Üzüntü, elem keder çekmek. (Tas.) Hakkın yardımıyla nefsi ezmek, arzularını kırmak ve onu dizginlemek. Kâim: Vaktini ibadetle geçiren. Ayakta duran. Mevcut. Baki. Kâmil: Kemâl ve fazilet sahibi. Olgun, eksiksiz, bütün, tam. Kamu: Hep, bütün.

Mustafa Bahadıroğlu, ‎Mehmet Muhyiddin Üftâde, 1995

Azap Yolları 3 Kederli Sabah

Şafak sökerken avcı birlikleri ilgiyi üzerlerine çekmek için ateşederlerken, sel çukurlarından, küçük vadilerden geçen atlı sotnia'lar5 düşmanın yanlarına sarkıyor ve birden ıslık çalıp uğultular çıkararak çılgınca taarruz ediyorlardı. Melşin ...

Aleksey Nikolayeviç Tolstoy, 2014