10 ТУРЕЦЬКА КНИЖКИ ПОВ'ЯЗАНІ ІЗ «IŞTAHLANMAK»
Дізнайтеся про вживання
iştahlanmak з наступної бібліографічної підбірки. Книжки пов'язані зі словом
iştahlanmak та короткі уривки з них для забезпечення контексту його використання в турецька літературі.
1
Azerbaycan Türkçesi sözlüğü - 2. cilt - Sayfa 724
İş- tahası açılmağ İştahlanmak. yemek arzusu daha da büyümek iştihası böyük olmag Çok büyük şeyler ummak, gücü, imkanı ve yeteneğinin dışında olan şeyleri ummak, istemek. iştihası çekmek Canı istemek, canı çekmek. iştihası küsmek ...
Suratını asmak istediği halde, bıyığı altından kurnaz kurnaz gülümsedi. Kendisini eleştirmek tedirginliğini bastırmıştı biraz... "Kabadayı geçiniriz. Kabadayılıkta, tanışların dostlarına iştahlanmak var mı, tüh yüzüne!" Sigarayı paketin üstüne sert ...
3
Yeni Argo Sözlüğü: - Sayfa 261
amerikan doları yeşil paçaroz • amerikan para birimi dolar yeşilden gitmek • (iş için) iyi olmak, yolunda olmak, başarmak yeşillenmek • 1. bir kimseye karşı cinsel eğilimde bulunmak ve bunu bir türlü duyumsatmak, iştahlanmak, 2. başkasının bir ...
4
Osmanlıca-Türkçe yeni lûgat: islamî-ilmî-edebî-felsefî - Sayfa 724
Dostun veya düşmanın ayıbını görmek gibi... B.S.) Teşeffl-1 gayz: öfkesinin öcünü alarak rahatlamak. İntikam alarak yüreğini »>□ ğutmak. -»*' TEŞEFFTI': geçmek. Şafii olmak. Şafii mezhebine ^4-İJ TEŞEHHİ: Hırsla İstemek. İştahlanmak. -i,-*!
5
Arkadaş Türkçe sözlük - Sayfa 549
0 işsiz güçsüz yapacak hiçbir işi olmayan, bir iş tutmayan, başıboş, haylaz. iştah a. Ar. 1 yemek yeme isteği. 2 mec. istek, arzu. iştahlanmak (nsz) Ar. T. 1 yemek yeme isteği çoğalmak. 2 mec. bir şeye karşı isteği artmak, heveslenmek. işte be.
6
Evsâf-ı İstanbul - Sayfa 106
... ağırlığınca altın değerinde Ağız dadı: Zevk ve rahatlık içinde olmak Ağzı eğrilmek : İmrenerek bakmak Ağzı sulanmak : İştahlanmak, şiddetle arzu duymak (bilhassa yemek içmek için kullanılır) Ağazıyle kuş tutmak : En başarılmayacak şeyleri ...
Latifı̂, Nermin Pekin,
1977
7
Türk dilinin etimoloji sözlüğü - Sayfa 355
Iştahlandırmak, iştahlanmak, iştahlı, iştahsız (hepsi iştah sözüne gelen tr. eklerle.). İŞTE, es. tr. uş (belirtme, imleme, gösterme) ile ta/da ekinden uş-da/uşda/uş- ta/işte (bu, şu, imdi, şimdi). Uş sözcüğünün, bağımsız bir anlamı yoktur, aldığı ekle ...
İsmet Zeki Eyuboğlu,
1991
8
Ata Atacanov'un şiirleri - 2. cilt - Sayfa 965
y. s.-, 158,226,242,452 yalma-: 1. Verilenin hepsini yemek, silip süpürmek. 2. Silip süpürmek, ne var ne yoksa hepsini yok etmek. y. -dı, 628, 698 y. -yaar, 262 yalman-: Ağzının suyu akmak, yemek/içmek için güçlü istek duymak, iştahlanmak. y.
9
En eski Türk savlari - Sayfa 65
150, 157, 250 köse- kösgiik kösül- kötür- köz köz közre- közegü kudlıug kudhruk kul kulak kulan kulavuz kulabuz kulun kum Gözlemek, görse- mek, istemek iştahlanmak — gçi: İstekli, iştahlı. 209 Korkuluk. 223 Uzatılmak — se. 288 Götürmek ...
10
Türkiye'de halk ağzindan söz derleme dergisi - 5. cilt - Sayfa 190
... korukmak. iştahı kabarmak : honguldamak. iştahı kaçmak : kirkiri kaçmak. iştahı olmak : göynü istemek. iştahlanmak : gensemek. iştahlı : aşarık, cimiz, şatafb. iştahsız : kınamsık, simser. iştahsızlık göstermek (hayvan hakkında) : cimd inmek, ...