Meaning of "sürsat" in the Turkish dictionary

PRONUNCIATION OF SÜRSAT IN TURKISH

sürsat

WHAT DOES SÜRSAT MEAN IN TURKISH?

Sürsat

Sürsat

One of the same kind of taxes in the Ottoman Empire. The sale is provided by military units at a price determined for feed, food, and oil. The principal ones are barley, straw, flour, mutton, oil, honey, and pound. The sale is characterized as a commercial activity aimed at eliminating the need for grain and food, and is excluded from the ban. For this reason, the maintenance obligation was not based on the fathers' households and they were not exempted from the expedition such as evkaf members, miners, rice experts. The acquisition was taken in cash from distant places in the same way as the military units passed by, or similar to the places where they used to be, like the same flag. This tax, which is regarded as an unusual tax obligation, has been included in its income. The sale has been a type of tax collected from time to time.

Osmanlı'da avârız türündeki aynî vergilerden biri. Sürsat, askeri birliklere yem, yiyecek maddesi ve yakacağı tespit edilen bir fiyat üzerinden sağlanmasıdır. Bu maddelerin başlıcaları arpa, saman, un, koyun eti, yağ, bal ve odundur. Sürsat, ordunun zahire ve yiyecek maddesi ihtiyacını gidermeye yönelik ticari bir faaliyet şeklinde vasıflandırılmış ve avârız muâfiyetinin dışında tutulmuştur. Bu nedenle sürsat yükümlülüğü avârız hanesine dayanmazdı ve evkaf mensupları, madenci, çeltikçi gibi avârızdan muaf zümreler bu sıfatlarıyla sürsattan muaf olamıyorlardı. Sürsat, aynı nüzül gibi askeri birliklerin geçtikleri yollara veya konakladıkları yerlere yakın bölgelerden aynî olarak, uzak yerlerden nakdî olarak alınmıştır. Olağan dışı bir vergi yükümlülüğü olarak sayılan bu vergi avârız gelirleri içerisine girmiştir. Sürsat, zaman zaman toplanan bir vergi türü olmuştur.

Definition of sürsat in the Turkish dictionary

to provide war tools and supplies from the villagers around the roads to the army going to war and to buy food at fair value.

sürsat Savaşa giden ordunun geçeceği yollar çevresindeki köylülerden savaş araç ve gereçlerini temin etmesi ve rayiç değeri üzerinden yiyecek satın alması.

TRANSLATION OF SÜRSAT

Find out the translation of sürsat to 25 languages with our Turkish multilingual translator.

The translations of sürsat from Turkish to other languages presented in this section have been obtained through automatic statistical translation; where the essential translation unit is the word «sürsat» in Turkish.

• Translator Turkish - Chinese: sürsat
• Translator Turkish - Spanish: sürsat
• Translator Turkish - English: sürsat
• Translator Turkish - Hindi: sürsat
• Translator Turkish - Arabic: sürsat
• Translator Turkish - Russian: sürsat
• Translator Turkish - Portuguese: sürsat
• Translator Turkish - Bengali: sürsat
• Translator Turkish - French: SURSAT
• Translator Turkish - Malay: sürsat
• Translator Turkish - German: sürsat
• Translator Turkish - Japanese: sürsat
• Translator Turkish - Korean: sürsat
• Translator Turkish - Javanese: sürsat
• Translator Turkish - Vietnamese: sürsat
• Translator Turkish - Tamil: sürsat
• Translator Turkish - Marathi: sürsat
• Turkish: sürsat
• Translator Turkish - Italian: sürsat
• Translator Turkish - Polish: sürsat
• Translator Turkish - Ukrainian: sürsat
• Translator Turkish - Romanian: sürsat
• Translator Turkish - Greek: sürsat
• Translator Turkish - Afrikaans: sürsat
• Translator Turkish - Swedish: sürsat
• Translator Turkish - Norwegian: sürsat

10 TURKISH BOOKS RELATING TO «SÜRSAT»

Discover the use of sürsat in the following bibliographical selection. Books relating to sürsat and brief extracts from same to provide context of its use in Turkish literature.

Forging Urban Solidarities: Ottoman Aleppo 1640-1700 - Sayfa 65

From the 1650s to the first decade of the 1700s, these tax levies varied in number between six and nine per decade, with the exception of the 1670s, in which there were only three. Including the extraordinary tax of the sürsat, an in-kind tax, ...

Charles L. Wilkins, 2010

Uluslararası Giresun ve Doğu Karadeniz Sosyal Bilimler ...

17. asrın son çeyreğinden itibaren bedel-i sürsat defterlerinde, sancak esasına göre her bir kazanın sürsat maddeleri miktarları verilmeden sadece bedelleri kuruş olarak listelenmiştir. Örnek olarak seçilen üç ayrı tarihte Trabzon sancağına tabi ...

Gazanfer İltar, 2009

Onaltıncı ve onyedinci yüzyıllarda Lâzıkıyye (Denizli) Kazâsı - Sayfa 364

Sürsat mükellefiyetine gelince; Osmanlı Devleti'nde askerî ve mâlî bir ıstılah olarak, cepheye gitmek üzere hareket halinde bulunan orduların yol boyunca iaşesini temin etmek maksadıyla reayâdan alınan aynî mükellefiyeti ifâde etmektedir.

Turan Gökçe, 2000

Avrupalı seyyahların gözüyle Osmanlı ordusu: 1530-1699 - Sayfa 391

Sürsat veya “nezil zahiresi”nin toplanması ve sevkinde kadının yardımcısı olarak yeniçeri subaylanndan bir yayabaşı görevlendirilirdi. Bu yayabaşının rütbesi “meydan çorbacısı” (yüzbaşı) idi.” Sefer güzergâhı üzerinde ordunun konakladığı ...

Gülgün Üçel-Aybet, 2010

Osmanli tarih deyimleri ve terimleri sözlüğü - 3. cilt - Sayfa 300

Çekmeğe mil-i fihap ile felekler çegmine Dûd u kâhlü ru fenadır dûdgdh-ı tiirmedan Nefi SÜRSAT (oL-jj-) [Mal] Tanzimattan evvel harp zamanlarında halktan tekâlif- i har- biyye suretinde alınan şeyler hakkında kullanılır bir tâbirdir.

Mehmet Zeki Pakalın, 1954

XVI-XVII. [i.e. On altıncı-on yedinci] asırlarda Osmanlı ... - Sayfa 95

madenci, menzilci, çeltikçi bu sıfatlarını ileri sürerek sürsat mükellefiyetinden kurtulamamakta idi 125. Bu akdî mahiyeti dolayısiyle nüzülden farklı olarak hukukî, malî bir matrahtan mahrum olan sürsatı tatbikatta tamamiyle keyfî ve kaba bir ...

Lütfi Güçer, 1964

Erzurum: - Sayfa 293

kümet tarafından yapılan sürsat teklifınde malzemelerin taşıma masrafları halk tarafından karşılanırdı.147 XVII. yüzyılın başlarında Safevîlere karşı seferlerde Erzurum'dan sürsat tahsil olunmuştu. Ancak savaşın uzun yıllar sürmesi nedeniyle ...

Bilgehan Pamuk, 2006

Şer'iyye sicillerine göre: Kayseri sancağı ve girit ... - Sayfa 120

canibine yapılan seferler için yine sürsat vergisi toplanmıştır. Bu çalışmada sadece Girit Seferi için toplanan sürsat vergisi belirtilmektedjr. Sürsat vergisi toplanırken çoğu zaman aynî değil nakdî olarak toplanmakta idi. Her bölgede belli ölçüde ...

Hava Selçuk, 2008

Ukrayna'da Osmanlılar: Kamaniçe Seferi ve organizasyonu (1672)

Sür- sat ile ilgili gönderilen emirlerde menzile götürülen zahirenin satılacağı, zahire sahiplerine kâr, ordunun iaşesinde de bir genişleme ve ferahlama sağlanacağı zikredilmektedir. Sürsat mükellefiyeti, nüzülün aksine mutlak bir mükellefiyet ...

Mehmet İnbaşı, 2004

Başbakanlık Osmanlı Arşivi rehberi - Sayfa 175

Sürsat/Bedel-i Sürsat: Sürsat, reayânın gerektiğinde askerî birliklere tespit edilen bir fiyat üzerinden yem, yiyecek maddesi ve yakacağı sağlamasıdır. Bu maddelerin başlıcaları arpa, saman, un, koyun eti, bal ve odundur. Sürsat, hukuken ...

Yusuf Sarınay, ‎Turkey. Osmanlı Arşivi Daire Başkanlığı, 2010