Meaning of "zaman kollamak" in the Turkish dictionary

PRONUNCIATION OF ZAMAN KOLLAMAK IN TURKISH

zaman kollamak

WHAT DOES ZAMAN KOLLAMAK MEAN IN TURKISH?

Definition of zaman kollamak in the Turkish dictionary

To wait for a job. Waiting for a suitable opportunity.

zaman kollamak Bir işin sırasını beklemek. / Uygun bir fırsat beklemek.

TRANSLATION OF ZAMAN KOLLAMAK

Find out the translation of zaman kollamak to 25 languages with our Turkish multilingual translator.

The translations of zaman kollamak from Turkish to other languages presented in this section have been obtained through automatic statistical translation; where the essential translation unit is the word «zaman kollamak» in Turkish.

• Translator Turkish - Chinese: 当观看
• Translator Turkish - Spanish: Al ver
• Translator Turkish - English: When to watch
• Translator Turkish - Hindi: देखने के लिए जब
• Translator Turkish - Arabic: عندما لمشاهدة
• Translator Turkish - Russian: Когда смотреть
• Translator Turkish - Portuguese: Quando assistir
• Translator Turkish - Bengali: যখন ঘড়ি
• Translator Turkish - French: Quand regarder
• Translator Turkish - Malay: Apabila menonton
• Translator Turkish - German: Wenn zu beobachten
• Translator Turkish - Japanese: ときに見に
• Translator Turkish - Korean: 때 보고
• Translator Turkish - Javanese: Nalika nonton
• Translator Turkish - Vietnamese: Khi xem
• Translator Turkish - Tamil: பார்க்க போது
• Translator Turkish - Marathi: तेव्हा पाहण्यासाठी
• Turkish: zaman kollamak
• Translator Turkish - Italian: Quando a guardare
• Translator Turkish - Polish: Gdy do oglądania
• Translator Turkish - Ukrainian: Коли дивитися
• Translator Turkish - Romanian: Când sa ma uit
• Translator Turkish - Greek: Όταν για να παρακολουθήσουν
• Translator Turkish - Afrikaans: Wanneer om te kyk
• Translator Turkish - Swedish: När ska titta på
• Translator Turkish - Norwegian: Når å se

10 TURKISH BOOKS RELATING TO «ZAMAN KOLLAMAK»

Discover the use of zaman kollamak in the following bibliographical selection. Books relating to zaman kollamak and brief extracts from same to provide context of its use in Turkish literature.

Endülüs'e Veda:

Eniyisi müsait bir zaman kollamak ve Meliki en ummadığı anda vurmaktı. Bir günsonrabufırsat çıktı. Kazanılan zaferi kutlamakiçin sarayda bir ziyafet veriliyordu. Kırgınlığı geçer ümidiyleMuhammed de davete çağırılmıştı. Kendi kendinegüldü: ...

Yavuz Bahadıroğlu, 2001

Altıncı Uluslararası Türk Kültürü Kongresi bildirileri - Sayfa 679

Türk budunsal kültüründe benzeri etkileme çabası almak, vermek, avlamak, kollamak, dolmak, kazanmak, yarışmak, bırakmak, tanımak, öldürmek ve geçmek eylemleriyle oluşturulan "zaman almak, zamanı avlamak, zaman öldürmek, zaman ...

Şebnem Ercebeci, ‎Atatürk Kültür Merkezi (Ankara, Turkey). Başkanlık, 2009

Arkadaş Türkçe sözlük - Sayfa 1202

zakkum zamansız mat. toplama imi, artı, +. 3 gereksiz ... Bu ay biraz zam göreceğiz, zam yapmak bir fiyatı artırmak. zaman [zama:n] a. ... 2) karşı tarafı oyalayarak kendi hazırlanma süresini uzatmak, zaman kollamak 1) bir işin sırasını beklemek.

Ali Püsküllüoǧlu, 1994

Örnekleriyle Türkçe sözlük: S-Z - Sayfa 3296

0 zaman (vakit) kazanmak: 1. Harcanacak zamânı azaltmak. Zaman kazanmak için kestirme yoldan gittik. 2. Karşı tarafı oyalayarak kendi hazırlanma zamanını uzatmak. 0 zaman kollamak .' Müsait bir fırsat beklemek, uygun bir ânı yakalamaya ...

Nevin Kardaş, 1995

Deyimlerimizin sözlüğü - Sayfa 393

Zamanı dolmak: Bir iş için ayrılan süre sona ermek. Bak. Vakti dolmak. Zamanı geçmek: 1) Mevsimi geçmek. 2) Bir şey arak gerekli, uygun ve yerinde olmaktan çıkmak. Zaman kazanmak: Bak. Vakit kazanmak. Zaman kollamak: Bir işi için belli ...

Asım Bezirci, 1990

Örnekleriyle türkçemizin açıklamalı büyük deyimler sözlüǧü ...

ZAMAN BIRAKMAK : Bir işi yapabilmek için süre ayırmak. ZAMANI GEÇMEK : (bir şeyin) Mevsimi geçmek. / O şey artık kullanılmaz olmak. ZAMAN KAZANMAK : Bak. Vakit kazanmak. ZAMAN KOLLAMAK : Yapılması kararlaştırılmış olan bir işin ...

Hamidoğlu Fethi Gözler, 1975

Osmanlı İmparatorluğu tarihi - 6. cilt - Sayfa 274

Dukalık, Charles Quint - François mücadelesi sırasında oldukça sarsıntı geçirdi ise de her iki tarafı da zaman zaman kollamak, icabında paraca fedakârlık yaparak güzel şehirlerini korumak suretiyle bu buhranlı seneleri de atlatmanın yolunu ...

Zuhuri Danışman, 1965

Milli mücadele: Kuvayı Milliye : i̇ttihatçılar ve muhalifler - Sayfa 127

Bunun doğru olmadığı, diyelim bir İngiliz İmparatorluğu'nun Türkiye'ye karşı politikasında kendi imparatorluğu'nun, Müslüman uyruklarının tepkilerini her zaman kollamak zorunluluğunu duyduğunu her zaman söyleyebiliriz. 98 Birinci Dünya ...

Halim Demir, 2008

Günlerle yolculuk - 2. cilt - Sayfa 14

Geçici olan, ameliyattan sonra karşılaştığım ve zamanla aştığım yeni koşullar. Ömeğin daha az devinebilirken, kısıtlılık zamanla azalıyor. Evin içinde ... Her zaman kollamak ve uymak zorunda olduğum kurallarla yaşamak zorundayım. Bir çeşit ...

Kemal Özer, 2009

Dictionar Tatar Crimean - Roman, Kirim Tatarsa - Kazaksa ... - Sayfa 241

•fîrsat kollamak a urmäri momentul potrivit. •ortalîknî kollamak a scruta împrejurimile. •uygun bir zaman kollamak a pândi momentul potrivit. kollaw s. supraveghere; pândâ. kollawgî s. (d. oameni) observator. kollâmbasî s. lanterna. kollî adj.

Taner Murat, 2011

2 NEWS ITEMS WHICH INCLUDE THE TERM «ZAMAN KOLLAMAK»

Find out what the national and international press are talking about and how the term zaman kollamak is used in the context of the following news items.

Hızlı ve Öfkeli

Shaw kardeşi Owen'ın hesabını sormakta ve onu yaralayanların karşısına çıkmak için zaman kollamaktadır. Shaw ekibiyle beraber Toretto'nun evini havaya ... «Akşam, Apr 15»

Ferruh Bozbeyli: Padişahlık mı isteyen var?

Peki Cumhuriyeti o zaman kollamak isteyenler nesini kollayacaklardı? Yani Cumhurbaşkanı seçilmiş, Cumhurbaşkanı da vardı. Cumhuriyetler, seçilmiş ... «Dünya Bülteni, Oct 12»