Signification de "doruk dal" dans le dictionnaire turc

PRONONCIATION DE DORUK DAL EN TURC

doruk dal

QUE SIGNIFIE DORUK DAL EN TURC

définition de doruk dal dans le dictionnaire turc

branche climatique Une branche formée par l'extension verticale des pousses transgressives et amène le corps de l'arbre au champ.

doruk dal Aşıdan gelişen sürgünün dik uzaması ile oluşan ve ağacın gövdesini meydana getiren dal.

TRADUCTION DE DORUK DAL

Découvrez la traduction de doruk dal dans 25 langues grâce à notre traducteur turc multilingue.

Dans cette section, les traductions de doruk dal dans d'autres langues ont été obtenues par traduction automatique statistique, où l'unité essentielle de la traduction est le mot «doruk dal» en turc.

• Traducteur Français - chinois: 峰分公司
• Traducteur Français - espagnol: rama pico
• Traducteur Français - anglais: peak branch
• Traducteur Français - hindi: शिखर शाखा
• Traducteur Français - arabe: فرع الذروة
• Traducteur Français - russe: пик филиал
• Traducteur Français - portugais: ramo pico
• Traducteur Français - bengali: শিখর শাখা
• Traducteur Français - français: branche pic
• Traducteur Français - malaisien: cawangan puncak
• Traducteur Français - allemand: Spitzenzweig
• Traducteur Français - japonais: ピークの分岐
• Traducteur Français - coréen: 피크 지점
• Traducteur Français - javanais: puncak cabang
• Traducteur Français - vietnamien: Chi nhánh đỉnh
• Traducteur Français - tamoul: உச்ச கிளை
• Traducteur Français - marathi: पीक शाखा
• turc: doruk dal
• Traducteur Français - italien: ramo di picco
• Traducteur Français - polonais: szczyt oddział
• Traducteur Français - ukrainien: пік філія
• Traducteur Français - roumain: ramură de vârf
• Traducteur Français - grec: υποκατάστημα κορυφή
• Traducteur Français - afrikaans: piek tak
• Traducteur Français - suédois: topp gren
• Traducteur Français - norvégien: peak gren

10 LIVRES EN TURC EN RAPPORT AVEC «DORUK DAL»

Découvrez l'usage de doruk dal dans la sélection bibliographique suivante. Des livres en rapport avec doruk dal et de courts extraits de ceux-ci pour replacer dans son contexte son utilisation littéraire.

Türkçe sözlük'ün ters dizimi: Türkçe (SST) sözlük ... - Sayfa 279

... global Deccal deccal mecal rical irtical istical kılcal çal paçal zerdeçal seçal dal dal dal dal dal dal ana dal doruk dal Abdal abdal pedal cidal piramidal hiperboloidal koloidal elipsoidal sinüzoidal itidal skandal mandal mandal sandal 279.

Belgin Tezcan Aksu, ‎Abdurrahman Tariktaroğlu, ‎Efrasiyap Gemalmaz, 2004

Yılmaz Güney: bir çirkin kral - Sayfa 169

Yılmaz Güney, ödülünü alırken sağ elinin baş parmağını havaya 169 kaldırarak geceye katılanlan selamlamıştır. Ödül alanlardan Yılmaz Güney, Belgin Doruk, Kriton İlyadis, Behlül Dal, Abdurrahman Keskiner, Yılmaz Duru ile Antalya Belediye ...

Turhan Feyizoğlu, 2003

5555 afişle Türk Sineması

Nuri Ergiin Ahmet Tank Tekçe, Nilüfer Sezer STIRAP C0CU6U Istirap Çocugu Anti$ Film, 1960 Behlül Dal Zuhal Dal, Salih Tozan BELGiN DORUK KENAN PARS ILK ASR ^ ilk Ask An Film, 1960 Hulki Saner GÖKSEL ARSOY BELGİN DORUK ...

Türker İnanoğlu, 2004

Dil kılavuzu - Sayfa 146

... malamal doping dore yaldizli" doru doruk" sahika, zirve doruk cizegi" zirveler seviyesi doruk çizgisi0 hatlibolâ dorukduyum° orgazm doruklama doruklamak doruklasma" zirvelesme doruklasmak" zirvelesmek dorum (deve yavrusu) Oorutay ...

Nijat Özön, 1985

Langenscheidt Pocket Turkish Dictionary: Turkish-English, ... - Sayfa 311

RHET doruk. doruk noktasi; PHYSIOL a. doyum: 2. vlt. & vli. doruga ula§(tir)mak. Climb [klaim] vb. tirmanmak; ... (-pp-) vlt. kesmek, kirkmak; (bilet) zimbalamak. clip2 [_] 1. n. raptiye. ata§. klips, man- dal; 2. (-pp-) vli. a. - onatasjamak, tut- turmak ...

Resuhi Akdikmen, 2006

Gurbete Cemre Düştü:

Yılların birikimi olan hisleri doruk noktadaydı. Ama Türkmen ... Böyle sert bir çıkış beklemedikleri için muhatapları ile aralarında soğuk rüzgârlar esmeye başlamış; diyalog, hoşgörü, barış adına uzattıkları dal ellerinde kalmıştı. İleride rüzgârı ...

Metin Topkaraoğlu, 2015

Asılmayıp beslenenler: bir 12 Eylül hesaplaşması - Sayfa 107

Bunun önemli bir bölümü DAL, adı verilen polis işkence merkezinde geçti. Bir süre de hastanede kaldım. Mamak Askeri Cezaevi'ne geldiğim dönem 1981'in Mayıs ayına denk düşer. Emniyette kaldığım dönemde işkence doruk noktasındaydı.

Ertuğrul Mavioğlu, 2006

Nuhun gemisi: bu diyar baştanbaşa,3 - Sayfa 111

Onlara yetişmek sanki çok gerekmiş, olmazsa olmazmış gibi. Şahap ve askerleri doruğun dibindeler. Fırtına değmiş dal gibi bükülüyorlar. Merasim duruşu... Sonra doruğa çıkıp bayrağı dikiyorlar. Ben bulunduğum yerden Şahaba bağırıyorum: ...

Yaşar Kemal, 1985

Turkish vocabulary for English speakers - 7000 words - Sayfa 172

... dag s|rt| [dal slrtl] froth (foam) köpük [kmpyk] storm firtlna [firtlna] hurricane kaslrga [kaslrga] tsunami tsunami [tsunami] ... mountain range dag silsilesi [da: silsilaesi] mountain ridge slradaglar [slrada:lar] summit, top zirve [Zirvae] peak doruk, ...

Andrey Taranov, 2013

Yayinlari - 166-175. sayılar - Sayfa 43

3. çiçekten sonra ucu alınmış ve yeni bir doruk dalı vücuda getirilmiş fidanlarda metre kareye % 90 = 9.45 kg 5. 4 numaralı gibi ... Yalnız Domateslerde uc alınırken ve yan dallar budanırken çok fazla yeşil dal kesmeme- ğe dikkat etmelidir.

Ankara Üniversitesi. Ziraat Fakültesi, 1960