Signification de "küskün küskün" dans le dictionnaire turc

PRONONCIATION DE KÜSKÜN KÜSKÜN EN TURC

küskün küskün

QUE SIGNIFIE KÜSKÜN KÜSKÜN EN TURC

définition de küskün küskün dans le dictionnaire turc

Rancune mécontente Gücenik, d'une manière méprisante.

küskün küskün Gücenik, dargın bir biçimde.

TRADUCTION DE KÜSKÜN KÜSKÜN

Découvrez la traduction de küskün küskün dans 25 langues grâce à notre traducteur turc multilingue.

Dans cette section, les traductions de küskün küskün dans d'autres langues ont été obtenues par traduction automatique statistique, où l'unité essentielle de la traduction est le mot «küskün küskün» en turc.

• Traducteur Français - chinois: pouts
• Traducteur Français - espagnol: pucheros
• Traducteur Français - anglais: pouts
• Traducteur Français - hindi: pouts
• Traducteur Français - arabe: التبويز
• Traducteur Français - russe: надувает губы
• Traducteur Français - portugais: pouts
• Traducteur Français - bengali: pouts
• Traducteur Français - français: moues
• Traducteur Français - malaisien: mencebik
• Traducteur Français - allemand: schmollt
• Traducteur Français - japonais: pouts
• Traducteur Français - coréen: pouts
• Traducteur Français - javanais: pouts
• Traducteur Français - vietnamien: bĩu môi
• Traducteur Français - tamoul: pouts
• Traducteur Français - marathi: pouts
• turc: küskün küskün
• Traducteur Français - italien: broncio
• Traducteur Français - polonais: pouts
• Traducteur Français - ukrainien: надуває губи
• Traducteur Français - roumain: Pouts
• Traducteur Français - grec: pouts
• Traducteur Français - afrikaans: pouts
• Traducteur Français - suédois: pouts
• Traducteur Français - norvégien: pouts

10 LIVRES EN TURC EN RAPPORT AVEC «KÜSKÜN KÜSKÜN»

Découvrez l'usage de küskün küskün dans la sélection bibliographique suivante. Des livres en rapport avec küskün küskün et de courts extraits de ceux-ci pour replacer dans son contexte son utilisation littéraire.

Seslerde Başka Sesler:

Makinist vagonların ışıklarını daha istasyona yanaşmadan kapatmış olmalıydı; trendeki tek yolcu burnunu pencereye dayamış, küskün küskün oturuyordu. İki dakika sonra gidecekler, diye düşünmüştüm; ama iki, üç, dört, duruyorlardı.

Faruk Duman, 2014

Dipten Gelen Dalga - 1

Bir New Yorklu için fazlaca savurganlık demek olan bu köşkten içeri girerken Nivelle, küskün küskün, “bir şairin yazgısıyla, iğrenç iftiralar yazan bayağı bir kalemşorun yazgısını karşılaştırmak mümkün mü?” diye düşünüyordu. Güneşle ...

İlya Ehrenburg, 2013

Die Lieder des Papageien: populäre Gedichte in der ... - Sayfa 472

Okudum, ba§tan ba§a, gazeteleri bütün, Talihleri olanlar ilan edildigi gün, Bir kenara ?ekildim nihayet küskün, küskün: Bahtim beni üzmekten usanmadi, bikmadi, Qikmadi, biletime ikramiye ?ikmadi! En nihayet biraktim ben kendimi hülyaya, ...

Gisela Procházka-Eisl, 2005

Bir Türk Kadını Uğruna

Güzel kızı İvka arkadaşlarını sokak kapısına dek uğurladı, karanlıkta onlarla şakalaşıp gülüştükten sonra birşeyden ürkmüşgibi evedöndü, küskün küskün anasınınçevresinde dolanmaya başladı. Babasının bu davranışı, yüreğinde kötü bir ...

Elin Pelin, 2014

Küçük Kahraman:

Bir günsekiz kişiile dövüşmüştükya onunla. Söylesene hatırladın mı? Memiş küskün küskün başınısalladı: – Konuşamıyorsun ki cevap veresin. Neredeyse İzmir'e gelmişti. Yeşillik, deniz maviliği ile yanak yanağa duruyordu. Memiş İzmir'de ...

Yavuz Bahadıroğlu, 2008

Ve Durgun Akardı Don - 2

... küskün küskün uzaklaştı. Mokof, Yagodne'ye öğle üzeri vardı. Yemelyan beygiri başlığından tutarak ahırın yanındaki söğüt çubuklarından yapılma yemliğe götürdü. Mokof kızaktan inip gocuğunun altında gömleğinin cebinden mendilini ...

Mihail Şolohov, 2013

Kurtlar Arasında Çıplak

... arkasından küskün küskün baktı. Diğer tutsaklar meraklanmıştı. Hemen ne olduğunu sordular, fakat Rose onlara cevap vermedi. Gizemlibir gülümsemeyle yazıhaneye girdi. Çocuk,bavulun içinde doğrulmuş oturuyor ve karşısında, diz üstü ...

Bruno Apitz, 2015

Seçme Romanlar: Yazarları, Eserleri, Roman Özetleri, ...

Sabahleyin küskün küskün köyden uzaklaşır. Burnunu tepelere kaldırarak yürür. Ertesi gün kendini düz bir ovada bulur. Yiyecek arar, her taraf çamur olduğundan bulamaz. Uzaktan bir kişneme duyarak koşar. Kendisi gibi bırakılmış bir aygırla ...

Asım Bezirci, 2015

Kirazlımescit Sokağı:

Kasketi sandalyeye koy​du! Üstüne oturdu. Sende böyle yapmak için mi yanında taşıyorsun?” “Hayır” dedi İbrahim, “yanımda taşıyorum ya, daha ne istiyorsunuz?” “Yanında değil, başında taşıyacaksın.” Küskün küskün homurdandı: “Şapkaya ...

Yavuz Bahadıroğlu, 2001

Nasreddin Hoca

Nihayet epey arayıp taradıktan sonra uzak bir semtte bulmuşlar. Akrabalarından biri: – Hoca, nedir senin ettiğin? Gerdeğe gireceğin bir sırada ortalardan kayboluyorsun!.. Deyince Hoca, küskün küskün: – Neme gerek, sarı aşı (zerdeyi) yiyen ...

Necip Fazıl Kısakürek, 2014