10 LIVRES EN TURC EN RAPPORT AVEC «ZEBELL»
Découvrez l'usage de
zebellâ dans la sélection bibliographique suivante. Des livres en rapport avec
zebellâ et de courts extraits de ceux-ci pour replacer dans son contexte son utilisation littéraire.
1
Kütük: dram, 3 perde - Sayfa 18
Bogazlayıver 511' kariyıl _ (Zebellâ'nm ,,blçagïfznz çekip äzerine atzla't§'Uu görünce al/azi çiktig"i kadar haykirarak.) Aman ь" Camina kiymayin benim, malıma шут, vereyim, hepsini vere» yim. Sizin olsun, liepsi emi? Varim yoium sizin olsunl ...
Ismayıl Hakkı Baltacıoğlu, 1946
Çocuk Bürosunun o zebella gibi Müdürü sussun diye öylebir dövdü kiMuhteremi, Muhterem halsiz uyudu kaldı. Uykusundagene Dursun Hamdiyi öldürüyordu ya,atları daöldürüyordu, kaniçinde bıçaklayıp, avuçavuç kan atıyordu Muhteremin ...
3
Yeni Türk lûgati - Sayfa 1265
Zebanzet [s] Lâkırdı zayi arasında kullanılan, dilin alıştığı, melûf, mütedavil SÖZ. Zebellâ [s] Pek iri ve korkunç, pek uzun boylu, 1zbandut. Zebellâyi [i ] Ba: zebellâ. Zeki [s] Zihni keskin riülintikal, fatin, zeyrek. Zelil [s] Alçak, 80 Zavallı Zayıflatmak ...
İbrahim Alâettin Gövsa, 1930
4
İstanbulun bir yüzü - Sayfa 167
Seniha kıpkırmızı, her tarafı titriyor, gözlerinden şimşekler çakıyor: “Git herif, zebella herif! Feryadıyla adamcağızı tekrar odadan atıyor. Bir ay, beş ay böyle, nihayet Basralı'nm tahammülü tükeniyor, günün birinde gene Seniha: “Git herif, zebellâ ...
5
Bir dinozorun anıları: yaşantı - Sayfa 169
Bizleri oğlanlardan ya da oğlanları bizlerden korumak için, başımıza zebellâ gibi bir öğretmen koydular. Sertliğiyle ünlü bu öğretmen, Galatasaray'ın en belâlı oğlanlarını bile korkudan tir tir titretirmiş. Gelgelelim, ben kısacık boyumla bu ...
6
Jean Deny Armaǧani: - Sayfa 280
L^-bj zballaH, in Syrien, 'individu qui aime à proférer des jurons obscènes' Barthélémy 307: zebellâ (Nigde; Anatolien), zebellâh (Seyhan, Denizli) 'riesig, ungeheuerlich, hässlich; schwarz' DD 1569, AD 1.434. Die Hochsprache kennt die ...
Jean Deny, János Eckmann, Agâh Sırrı Levend, 1958
7
Orta-Anadolu ağizlarindan derlemeler: Niğde, Kayseri, ... - Sayfa 47
Dişinin dibini gurduyor, zebellâ bi^şey düşüyor- Onu geri cuh deyor, yuduyor. Az daha oturarken gız deve deyor ki ; evde bir hah misafiri var bi^şey demezseg getiriyim deyor. — Hah misafirinden bi^şey olmaz, getir deyor. Gız dolabı açıyor ...
8
Dili, deyimleri, mahallı̂ oyunları, manzum bilmeceleri, ve ... - Sayfa 53
ZEBELLÂ : İri yarı, dev cüsseli. «Zebellâ gibi adam.» ZELBER : At ve eşeğe yüklenen ot yükünde yükün ağmanlamaması için dört üst köşeye eklenen birer kucak ct. ZELVE : Kağnı çeken, karasaban çeken öküzün boynunu içine alan ağaç.
Biri o minare kırığı zebella,M3 öteki de o bodur santur7** çivisi... Hanım nine de araya karıştı: - Kanlar avaz avaz söyleyip sesinizi ne duyamıyorsunuz? İster misiniz bu evdekiler de kötüymüş diye kapımıza balta olsunlar?.. Karşıki cumbalann ...
A. Sermet Muhtar Alus, Eser Tutel, Faruk Ilıkan, 1999
10
Türkiye'de halk ağzindan söz derleme dergisi - 5. cilt - Sayfa 187
... zangalak, zarzanba, zebellâ, zıba, zıpır, zıravut, zırık, zırtabaz, zırzavut, ziravut, zobu, zopo, zotu. irtikâb etmek : keviksinmek. is : kızıb (odun -), korucak. isabetiayn : göz, gözdeğdi. isba ta çalışmak (bir şeyi -) : ürber- mek. ishak kuşu : tulkuk.
