BUKU BASA TURKI KAKAIT KARO «SIRALATMA»
Temukaké kagunané saka
sıralatma ing pilihan bibliografi iki. Buku kang kakait dening
sıralatma lan pethikan cekak kang padha kanggo nyediyakaké panggunané ing sastra Basa Turki.
1
Bilgisayar destekli Dil Bilimi Çalıştayı bildirileri: 14 ... - Sayfa 30
İşimi görecek, uygun, hazır sıralatma saydırma programları da yoktu. İlk iş olarak sıralatma ve saydırma programları yazmak gerekiyordu. Kızım ve oğlum da bilgisayarı sevmişlerdi. BASIC'le basit oyun ve hesaplama programları yazıyorlardı.
2
Resimli yeni ...: A-K: - Sayfa 244
Dizin etrafında çorabı tutturmağa mahsus bağ § İngilterenin meşhur bir nişanı [Jurreticre-J Dizdirme \ (t. m.) Sıraya koy- Dizdirmekf durmak, sıralatma, sıralatmak § Mürettibe dökme harfleri sıralatarak yazı tertip ettirme, ettirmek, [Fuirc ran- ger; ...
3
Türkçe sözlük'ün ters dizimi: Türkçe (SST) sözlük ... - Sayfa 78
... bocalatma parçalatma fırçalatma damgalatma yakalatma çalkalatma cilalatma kolalatma badanalatma tornalatma çapalatma yalpalatma hırpalatma aralatma karalatma paralatma sıralatma şaşalatma ovalatma yalatma imzalatma akaçlatma ...
Belgin Tezcan Aksu, Abdurrahman Tariktaroğlu, Efrasiyap Gemalmaz,
2004
Öyle istemiş, Öyle buyurmuş, minderleri öyle sıralat- mıştı. İç otağa girdiklerinde, bile isteye bir adım, bir adım diyerek geri kalmış, bilgisine güvenip saygı duyduğu Molla Fenârî ile Mehmed Cezerî- nin bilgilerine uygun yerlere oturmalarını göz ...
Mustafa Necati Sepetçioğlu,
1979
5
Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlügü Yayinlarindan
En yukardaki sıralatın arkasında sütunlu bir galerinin bulunduğu anlaşılıyor. Bu galerinin döşemesi tiyatronun 14,5 m. kutrundaki orkestra mahallinden 30 m. yüksektedir. Sahne binası üç katlı olup seyirciler mahalline doğru bakan yüzü, niş, ...
Turkey. Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğü,
1950
6
Azerbaycan Türkçesi sözlüğü - 1. cilt - Sayfa 337
Dizdirme. Düzdürmek f. Dizdirmek, sıraya koydurmak, sıralatmak. Düzdürülme is. Dizdirilme. Düzdürülmek f. Dizdirilmek. Düz - düzüne zar. Dosdoğru, açıktan açığa, iki yüzlülük etmeden, açıkça. Düz-düzyana zar. bak. Düz -düzüne. Düzekli sıf.
7
Türk Yunan münasebetleri ve Ayasofya meselesi - Sayfa 3
Hasbelkader altı yedi saat Atina Havaalanında aktarma beklememiz gerekti. Büyükelçimiz oraya kadar gelip resmen müracaat ettiği halde bizi dışarı çıkarmadılar ve havaalanındaki viran tahta sıralatın üzerinde perişan bir halde saatlerimizi ...
8
Türk-Japon ilişkileri ve Ertuğrul Fırkateyniʼnin öyküsü - Sayfa 75
... mevcut gemilerin harp kifayetlerini ve seyir kabiliyetlerini incelettirmek, aday olarak saptanan gemileri önceliklerine göre sıralatmak, bu incelemeye pare- lel olarak da Hint ve Çin denizlerindeki meteorolojik ve oşinografik durumu inceletmek ...
9
Yeni Türk lûgati - Sayfa 214
Dizdirmek [f] Sıraya koydurmak, sıralatmak. Mürettibe dökme harfleri sıra- latarak yazı tertip ettirmek. Dizdize [h ] Dizler te. mas edecek surette yanya1]:l. Diz(Je [i ]Dizbağı, çorapbağı. Dizgin [i ] Hayvanın ağ. zına ğeçirilen geme bağlı kayış.
İbrahim Alâettin Gövsa,
1930
10
Yakınlarından hâtıralar - Sayfa 106
... de İsparta'da tesis edilen ağır mecruhin has tanesinin başhekimliğine tâyin edildim. Bu sıralat aydı, Sakarya harbi devam ediyordu. Bir gün Ata- ürk ata — 106 —
BABAGAN WARTA KANG NGLEBOKAKÉ ARAN «SIRALATMA»
Weruhi yèn pawarta nasional lan internasional wis ngomongaké lan kepriyé aran
sıralatma digunakaké ing babagan warta iki.
Beşir Atalay: Tercihimiz ortak hükümet kurmak
Oylarımızın düşme nedenini bana tek tek sıralatmaya çalışıyorsunuz! (Gülüyor) Dediğim gibi, bunu kendi içimizde değerlendiririz. Sonuçta 13 yıllık iktidarız, bazı ... «Vatan, Jul 15»