Significado de "çalkanmak" no dicionário turco

PRONÚNCIA DE ÇALKANMAK EM TURCO

çalkanmak

O QUE SIGNIFICA ÇALKANMAK EM TURCO

definição de çalkanmak no dicionário turco

para ser o assunto da comoção. / (Mar, para o lago) Ripple. / Coşmak. / (Notícias, rumores) Para dar uma volta na boca de todos. Exuberância, estar na mobilidade.

çalkanmak Çalkamak işine konu olmak. / (Deniz, göl için) Dalgalanmak. / Coşmak. / (Haber, söylenti) Herkesin ağzında dolaşmak. / Coşkunluk, hareketlilik içinde bulunmak.

TRADUÇÃO DE ÇALKANMAK

Conheça a tradução de çalkanmak a 25 línguas com o nosso tradutor turco multilíngue.

As traduções de çalkanmak a outras línguas apresentadas nesta seção foram obtidas através da tradução automática estatística; onde a unidade essencial da tradução é a palavra «çalkanmak» em turco.

• Tradutor português - chinês: 被困扰到
• Tradutor português - espanhol: se ha perturbado por
• Tradutor português - inglês: is troubled to
• Tradutor português - hindi: करने के लिए परेशान है
• Tradutor português - arabe: منزعجة ل
• Tradutor português - russo: тревожится
• Tradutor português - português: está preocupado com
• Tradutor português - bengali: ঘোল থেকে
• Tradutor português - francês: est troublé à
• Tradutor português - malaio: untuk melahirkan
• Tradutor português - alemão: ist beunruhigt
• Tradutor português - japonês: に悩まされています
• Tradutor português - coreano: 에 곤란
• Tradutor português - javanês: kanggo churning
• Tradutor português - vietnamita: đang gặp khó khăn để
• Tradutor português - tâmil: கடையும் செய்ய
• Tradutor português - marata: एकाचवेळी निघालेले लोणी करण्यासाठी
• turco: çalkanmak
• Tradutor português - italiano: è turbato per
• Tradutor português - polonês: niepokoi się
• Tradutor português - ucraniano: тривожиться
• Tradutor português - romeno: este tulburat de
• Tradutor português - grego: προβληματίζεται για
• Tradutor português - africâner: is onrustig om
• Tradutor português - sueco: är orolig för
• Tradutor português - norueguês: er plaget til

10 LIVROS EM TURCO RELACIONADOS COM «ÇALKANMAK»

Descubra o uso de çalkanmak na seguinte seleção bibliográfica. Livros relacionados com çalkanmak e pequenos extratos deles para contextualizar o seu uso na literatura.

Antakya ağzı: dilbilgisi ve sözlük - Sayfa 75

çahndırmak çalınmak çalkağı çalkalanmak çalkama çalkamak çalkanmak çalkap çalkım çalkım çalkım çalkım çalpalamak çaltak çaltaklamak çaltaklı çaltı çaman çambuş çamır çangal çapar çapık çapıt çaplak çapraz çara çarçaf çarçıllı çarhacı ...

Bülent Nakib, 2004

Çuvaş, sözlüğü - Sayfa 82

L labatka bileyi tahfasi; kenarlarina katran sürülmüs, sapli bir tahtadir ki üzerindeki tirpanlar bilenir; çamasir tokmagi [rus- çasi : лoпатка]. labardat- suda çalkanmak [Kaz. B. labarda-, Mis. Bug. la- barda- id.]. labarkka çamur (yollarda); kir, pislik; ...

Heikki Paasonen, 1950

Yeni Türk lûgati - Sayfa 145

Çalkanmak [f] Sal- yakalamak, yakasından kaplanmak, hareket etmek. Ka- ma. rışmak. Dalgalanmak, talaz- Çam [i | Yaz ve kış lanmak. Altüst olmak. Yü- yaprağını dökmeyen ve tahTürken iki yana sallanmak. tası inşaatta kullanılan Yumurta ...

İbrahim Alâettin Gövsa, 1930

Arkadaş Türkçe sözlük - Sayfa 234

Rüzgâr denizi çalkalıyordu. çalkanmak (nsz) 1 çalkamak eylemine konu olmak, ör. Bulaşıklar çalkandı. 2 (deniz, föl) dalgalanmak, ör. Bugün göl çok çalkan- ı. 3 sudan geçirilerek yıkanmak, temizlenmek, ör. Bulaşıklar çalkandı. 4 sallanarak ...

Ali Püsküllüoǧlu, 1994

Rahnama Turkish-English-Persian Dictionary - Sayfa 78

A.A. Rastrow. çagn 78 çalkanmak çagn invitation, cali ó'y-'y '**^ ^^** çagnçim association of ideas _,15ÜI ^Ijj çakal jackal, coyote JUJ. >^\j*^e 3ß ça ki pocket - knife ^j~*- ...

A.A. Rastrow, 2002

Mustafa Suphi: yaşamı, yazıları, yoldaşları - Sayfa 248

yaşamı, yazıları, yoldaşları Hasan Basri Gürses, Mustafa Suphi. RUHİ SU/ KARADENİZ AGIDI Hayali gönlümde yadigar kalan Bir yanım deryada çalkanır şimdi Onbeş mürşid ile boğulup ölen Bir yanım deryada çalkanır şimdi. Ooy... Ooy... Ooy.

Hasan Basri Gürses, ‎Mustafa Suphi, 1992

Türkçede ses yansımalı kelimeler: inceleme, sözlük - Sayfa 378

I a ) yürümek SÍH AC XV 68 2] TS çalkanmak 1. Çalkama i§ine ugratilmak. 2. Kendini çalkalamak. Ördekler suda çalkamr. 3. (dcniz) Dalgalanmak. 4. (süylcnti, haber) Herkesin agzinda dolasmak. TSöz 5. çalkan- Üzülmck, danlmak. (Kilis -Gaz) ...

Hamza Zülfikâr, 1995

Türk dilinin etimoloji sözlüğü - Sayfa 741

... eğmek), yaysamak (kıskanmak, çekememek), yayılmak (ırgalanmak, salınmak, yayü- mak), yayıg (dönek, sözünde durmayan), yayılgan (yayılan, durmayan), ya- yıkmak (yaz gelmek, bahar olmak), yay- kalmak (çalkanmak, eğilim göstermek, ...

İsmet Zeki Eyuboğlu, 1991

Çalişmalar - 149. sayı - Sayfa 85

Toprağın saf Su ile çalkanması neticesinde eriyen Phosphor- asidinin tayini; II. Toprağın CO2 ile meşbu Su ile çalkanması neticesinde eriyen Phosphorasidinin tayini; III. Toprağın % 1 Limonasidi-mahlûlü ile çalkanması neticesinde eriyen ...

Ankara (Turkey). Yüksek ziraat enstitüsü, 1945

1. Uluslararası Türk Dünyası Kültür Kurultayı - Sayfa 713

Anket sonuçlarına göre bu insanların %71'i Çalkandı ağzını, %19'u ise Rusçayı ana dil olarak tanımlamışlardır. %21'i ise Çalkandı ve Altay ağızlarını, %1.4'ü ise Rusça-Çalkandı ağzını ana dil olarak göstermiştir. Buna göre, bir çoğu Çalkandı ...

Fikret Türkmen, ‎Gürer Gülsevin, ‎Ege Üniversitesi. Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü, 2007