Significado de "cırıldamak" no dicionário turco

PRONÚNCIA DE CIRILDAMAK EM TURCO

cırıldamak

O QUE SIGNIFICA CIRILDAMAK EM TURCO

definição de cırıldamak no dicionário turco

para fazer um som como um rastreamento.

TRADUÇÃO DE CIRILDAMAK

Conheça a tradução de cırıldamak a 25 línguas com o nosso tradutor turco multilíngue.

As traduções de cırıldamak a outras línguas apresentadas nesta seção foram obtidas através da tradução automática estatística; onde a unidade essencial da tradução é a palavra «cırıldamak» em turco.

• Tradutor português - chinês: 坐卧不宁
• Tradutor português - espanhol: para cırıld
• Tradutor português - inglês: to cırıld
• Tradutor português - hindi: कोलाहल
• Tradutor português - arabe: ل cırıld
• Tradutor português - russo: трещать
• Tradutor português - português: perdigoto
• Tradutor português - bengali: cırıld করতে
• Tradutor português - francês: pour cırıld
• Tradutor português - malaio: untuk cırıld
• Tradutor português - alemão: um cırıld
• Tradutor português - japonês: パチパチという音
• Tradutor português - coreano: 지글 지글 소리
• Tradutor português - javanês: kanggo cırıld
• Tradutor português - vietnamita: lời nói ấp úng
• Tradutor português - tâmil: cırıld செய்ய
• Tradutor português - marata: cırıld करण्यासाठी
• turco: cırıldamak
• Tradutor português - italiano: farfugliare
• Tradutor português - polonês: bulgotać
• Tradutor português - ucraniano: тріщати
• Tradutor português - romeno: bâlbâi
• Tradutor português - grego: Για cırıld
• Tradutor português - africâner: om cırıld
• Tradutor português - sueco: fräsa
• Tradutor português - norueguês: splutter

9 LIVROS EM TURCO RELACIONADOS COM «CIRILDAMAK»

Descubra o uso de cırıldamak na seguinte seleção bibliográfica. Livros relacionados com cırıldamak e pequenos extratos deles para contextualizar o seu uso na literatura.

Yeni yazım (imlâ) kılavuzu - Sayfa 81

Türk Dil Kurumu cehil cırıldamak — 81 —. cehil, -hli cenaze cerime Ceyhan cehre cendere Cermen ceylan cehren Ceneviz Cermence ceza cehri Cenevizli cerrah cezaevi, -ni cehri cengâver cerrahî cezalandırmak ceht cengâverlik cerrar ...

Türk Dil Kurumu, 1970

Azerbaycan Türkçesi sözlüğü - 1. cilt - Sayfa 273

1 - Cırıldama. 2 - Çok anlamsız, boş konuşma. Dınktamag f. kon. 1 • Cırıldamak, cınltı sesi çıkarmak. 2 -Çok anlamsız şeylerden bahsetmek, boş konuşmak. Azerbaycan Türkçesi SözlUğü C.l— F. 19/20 Dırrnaglarna is. Tırmıklamak fiili.

Seyfettin Altaylı, 1994

Resimli yeni ...: A-K: - Sayfa 153

f-J Hafif gürültü § Orak böceği § Çok söyler, geveze, boşboğaz. / Tafage lenger, grillon § Bavard. ] Cırıldama | [t- ııı-J Gevezelik Cırıldamak! etme etmek , çok söylemek. / Bavarder. ] Cırıltı //.s./Gevezelik, cırcırlık, [Bavardage, charlat anisine.] ...

Ali Seydi, ‎Mihran, 1929

Yeni Türk lûgati - Sayfa 136

İbrahim Alâettin Gövsa. Cınak [i] Yırtıcı hayvanın pençe ve tırnağı. Cıngıl [i ] Ba: Cingil. Cırboğa [i] [Bir cins çöl sıçanı [c Cılız Çocuk. Cır [i] [Yahut yır] türkü şarkı. Cırcır[mu | Hafif gürültü [i] Orakböceği [c Çok söyler, geveze, boşboğaz. Cırıldamak ...

İbrahim Alâettin Gövsa, 1930

Yeni imlā kilavuzu - Sayfa 80

... cır cemi,-m'i (topceride Ceyhan cırcırböceği, -ni lam) ceriha ceylan cırdaval cemi, -i (bütün) Cermen ceyp cırgana cemile cerrah ceza cırıldamak cemiyet, -ti cezalandırmak cırıltı cemmigafir cemre cerrar cesamet, -ti cezalanmak cırlak cenabet, ...

Türk Dil Kurumu, 1965

Arkadaş Türkçe sözlük - Sayfa 223

0 cıncık boncuk camdan, porselenden ya da yalana taşlardan yapılmış küpe, kolye gibi takı eşyası, cırcırböceği, -ni b. a. hayb. »* ağustosbö- ceği. cırdaval a. uzun ve ucu demirli cirit değneği. cırıldamak (nsz) cır cır diye ses çıkarmak. cırıltı a. ar ...

Ali Püsküllüoǧlu, 1994

Resimli Türkçe sözlük - Sayfa 105

Kıl gibi ince şeyleri tutmak ya da çekmek için kullanılan küçük maşa. cır cır be. Durup dinlenmeden ince ve usandırıcı ses çıkarmayı anlatır. cırcırböceği, -ni b. a. zool. Genellikle kırlarda yaşayan, düzkanatlılardan böcek, cırlak. cırıldamak (nsz) ...

Türk Dil Kurumu, ‎Kemal Demiray, ‎Muammer Bakr, 1977

Türk lehçeleri grameri

mlerden yapma ifade eden fiiller türetir: adaala- "gıdaklamak", qıdaqla- "gıdaklamak", çırçırla- "cırıldamak", avla- "havlamak", miyavla- "miyavlamak", mele- "melemek", ağla- "ağlamak", i/i/e-"inlemek", M/Ze-"üflemek", çınla- ...

Ahmet Bican Ercilâsun, 2007

Nișantası̦−− Nișantası−−: renkli sinemaskop yıllar−− - Sayfa 54

İşte bu Hasırlı'da içiyoruz ve döşendik inleyen, kıskançlıktan solucan gibi kıvrım kıvrım kıvranan ve domuz gibi cırıldayan mektubu. Sevgili halkımın dişisi önünden alınan erkek eşek gibi anırdığı bir Ferdi Tayfur havasına da büründürdük ki; yeni ...

Süha Tuğtepe, 2008