CĂRȚI ÎN TURCĂ ÎN LEGĂTURĂ CU «HÖPÜRTÜ»
Descoperă întrebuințarea
höpürtü în următoarea selecție bibliografică. Cărți în legătură cu
höpürtü și extrase din aceasta pentru a furniza contextul de întrebuințare al acestuia în literatura Turcă.
1
Azerbaycan Türkçesi sözlüğü - 2. cilt - Sayfa 654
Höpürtü sesi çıkarmak fiili. Hortuldamağ f. Horultu sesi çıkarmak, höpürtü sesi çıkarmak, hö- pürde mek. Hortuldatma is. Höpürdetmek fiili. Hortuldatmag f. Höpürdeterek içmek, höpürdetmek. Hortultu is. Domuzların çıkardığı ses, horultu.
2
İnsanımsılıktan Kurtuluş: Kafamızdaki kalıpların kölesi, ... - Sayfa 229
Ağız, açık ve şapırdatılarak yemek yenilemez, ağızda lokma varken konuşulamaz, çorba içerken “höpürtü” sesi çıkartılamaz, diş karıştırılamaz, burun silinemez, dirsekler masanın üzerine konulamaz, 7. Yemek bitiminde çatal, bıçak saatin ...
3
Sahipsiz Gezegen: Çıngıraklı Kızaklar - Sayfa 14
Aile bir kaç höpürtü ile akşam çorbalarını içtikten, suni salamlarını yedikten sonra televizyon karşısına geçip, günün haberlerini dinlemeye başladılar: - Yine mi Hurican? Ancak insanlar sık sık gelen Hurican fırtınalarına karşı dayanıklı yapılar ...
Akin Tekin, Akın Tekin, 2002
Mestan Ağanın kaşla göz arasında koşturduğu kahvedenbir höpürtü yumuldu. Şenşakrak yüzlere baktı inceden inceye; ölüme sevinilmezdi ya, bazanda böyle giderdiişte. İnsan kendinitutamaz, birden seviniverirdi. Eh,uymamış olmayacaktı.
5
Bir Avrupa rüyası - Sayfa 34
Kızlar, kahve ve çorba içerken babalarının çıkardığı höpürtü sesinden hoşlanmıyorlarsa da, tepkilerini dillendirmek hadlerine düşmemişti. İkinci höpürtünün hafif gerginliğinde, cama sert bir cismin çarptığını duydular. Kezban, perdeyi kaldırıp ...
6
Gurbet sofrası: roman - Sayfa 66
Kulağına bir höpürtü geldi. Baktı. Hasköylü Kâzım, ıslak bıyıkları arasından anca görünen ince dudakları arasında birkaç sözcük uzaktan atıverdi. «Hoş geldiniz!» anlamında olduğunu çene deviniminden çözebildi Arif. Ellerini yıkamağa gitti.
7
Batı grubu Türk yazı dillerinde isim - Sayfa 72
... hikirdi (gülme sesi, TDS), hinnildi (alçak sesle türkü mırıldanma, TDS), hokurdı (fokurtu, TDS), honnuldı (homurtu, TDS), hopurdı, horkuldı (hıç- kırtı, hönkürtü, TDS), horpuldı (höpürtü, TDS), horruldı, horsuldı (geniş ayakkabıyla yüründüğünde ...
8
İmlâ kılavuzu - Sayfa 137
ü hurmalik,-§i hükümranlik,-$i höpürdetmek huruç,-cu hükümsüz höpürtü hurufat hülle hörgüc.-cü Hurufilik,-gi hülleci hörgüçlü huaul,-lü hümanist hösmerim husumet hümanistlesmek höt husus hümanizm höykürmek hu•usl hümayun höyük ...
Atatürk Kültür, Dil, ve Tarih Yüksek Kurumu (Turkey), 1988
Bir höpürtü. İçiyordu. Kalkıp ben de yanaşsam mı? Olmaz. Daha çağırmadılar. Başbaşa bıdır bıdır konuşuyorlar: «...ne yapmış, ne etmiş, kaşla göz arasında açmış yine dün yemek dolabını.» «Hangisi?» «Hangisi olacak, küçük oğlun! Kim ısırdı ...
10
Sokak lambaları: öyküler - Sayfa 72
Bu höpürtü üzerine, sağ yanağına düşmüş olan bir tutaım saçı yorgun bir hareketle kulağının arkasına koydu. Sanki adam kahveyi bu denli höpürdetmese, kadının saçını hatırlayacağı yoktu. Sonra gene kocağına bakmaya devam etti.
