CĂRȚI ÎN TURCĂ ÎN LEGĂTURĂ CU «IŞILAMAK»
Descoperă întrebuințarea
ışılamak în următoarea selecție bibliografică. Cărți în legătură cu
ışılamak și extrase din aceasta pentru a furniza contextul de întrebuințare al acestuia în literatura Turcă.
1
Türk dilinin etimoloji sözlüğü - Sayfa 335
Açmak' tan aç-ı-k/açık, kaçmaktan kaç-ı-k/kaçık gibi. IŞILAK, tr. ışımak (bk.)tan ışı-lak/ışılak (ışıyanın yaydığı aydınlık, parlaklık. Parlak, aydınlık. Göz, süstakısı, SDD). IŞILAMAK, tr. ışımak (bk.)tan ışı-la- mak/ışılamak (ışın saçmak, parlamak, ...
İsmet Zeki Eyuboğlu, 1991
2
Resimli yeni ...: A-K: - Sayfa 551
Aydınlık, zıya, nur, lâmba, kandil, mum, § Münevver, /Lnnıierc, jour, elarte, Mat; lampe, bongie-J Işılama I ( /. m- ) Arasıra Işılamak ) parlamak, karanlıkta ışık görünmek, parıldamak. fLuire; briller.] Işılatma 1 ( /. /;/. ) Parlatma, Işılatmak j parlatmak, ...
3
Gençler için nutuk - Sayfa 93
haydamak ılıcak intizar haydin ıpıl ıpıl intizar etmek hayın ıraksınmak ipil ipil haymana ıramak ipilemek hazın ırgamak ipilti he ısıcak irinti he demek ısıdam irkilmek hedik ısıot irkinti helik ıstar irkmek helke ışılamak is herk ibik ise tutmak herk ...
Mustafa Kemal Atatürk, Sinan Bayraktar, 2006
4
GAGAUZ Türkleri: (Tarih-Dil-Folklor ve Halk Edebiyati) - Sayfa 359
... dolandırıcı veran viran vizir vezir şerebet şerbet şeremet çalışkan -Y- ş Hamak : parlamak, ışılamak yabanı kurt yalabık parlak şiret hile yalabımak parlamak şişek : iki yaşında koyun yavâ yapağı ş kaf elbise dolabı yauz yaz şüpS : şüphe yınat ...
Harun Güngör, Mustafa Argunşah, 1991
5
Döne döne Karacoğlan: araştırma-inceleme - Sayfa 443
... ılık... ılkım: Kar suyu. ıra: Arap abecesinde "r* (ra) harfi. ıramak: Uzaklaşmak. ıramaz olmak: (İstenmeyen bir şeyin, durumun) uzaklaştırılamaması, giderilememesi ısıtma: Sıtma hastalığı. ışılamak: Parlamak ışın: Arap abecesinde "ş" (şın) harfi.
Ali Ozanemre, Karacaoğlan, 2007
6
--It began with the tulip: the history of four centuries ... - Sayfa 191
Bu sebeple resmî arşivlerde nadiren asıllarına rastlanmaktadır. Ancak, kopyalarına ve tercümelerine her zaman ı . ışılamak mümkündür. Berat, geleneksel olarak, nişan-ı şerif alişan cümlesiyle başlar, böylece, belgenin bir berat olduğu, ...
Zeki Çelikkol, Alexander H. de Groot, B. Slot, 2000
7
Gaziantep ağzı: Sözlük ve kullanılmıyan kelimeler - Sayfa 632
(Dede.) Kılıçlar yıldırım gibi şakıya Bulut gibi kının yırtıp kakıya (G. Ra.) § Et-tekelluh [Ar.] : Yıldırım biribiri ardınca şakımak. (Van.) § El-itilâku [Ar.] : Yıldıramak ve ışılamak ve şimşek şakımak. (Terceman.) 3. (Güneş, ay) Bol ışık saçmak, parıl parıl ...
8
XIII. [i.e. On üçüncü] yüzyıldan beri Türkiye Türkçesiyle ...
XVIII-XIX. 170) § Tâbîden uj-jI; [Fa.] : Işılamak ve yalabımak ve parlamak ve parıldamak ve zıya-pâş olmak ve tahammül etmek ve... (Bürh. XVII IX IX. 171) yalabıtmak : Parlatmak, parıldatmak. § Sügüsün oynatıp kılıcın yalabıttı tf-uJLı. (Anter.
Ömer Asım Aksoy, Dehri Dilçin, 1972
9
Yeni yazım (imlâ) kılavuzu - Sayfa 126
Türk Dil Kurumu. I ışıkküre ışıklandırmak ışıkölçer ışılamak ışıldak ışıldamak ışıl ışıl ışıltı I. -ıcı ılımak Isfahan ıslak İğdır ılıman ısı ıslamak ığıl ılımlı ısıalan ıslatmak ığıl ığıl ılınmak ısıl ıslık ığrıp ıh ılıştırmak ısın ısınak ıslıklamak ıhlamak ımızganmak ...
10
Dede Korkut - Sayfa 300
I ılkı: At sürüsü, ılkıcı: At çobanı. ınak: Hakanın, beyin en inandığı, en güvendiği kimse, ıs: Sahip. ışılamak: Parlamak. I ibret: Acayipliğiyle, Tanrı'nın nelere kadir olduğunu gösteren yarank. içit: İçilecek su. ikrar: Söyleme, tekrarlama, il: bkz. el.
