Türkçe sözlükte "kırlaşmak" sözcüğünün anlamı

KIRLAŞMAK SÖZCÜĞÜNÜN OKUNUŞU

kırlaşmak

KIRLAŞMAK SÖZCÜĞÜ TÜRKÇE DİLİNDE NE ANLAMA GELİR?

Türkçe sözlükte kırlaşmak sözcüğünün tanımı

kırlaşmak Rengi kır olmak. / Kır durumuna gelmek.

KIRLAŞMAK SÖZCÜĞÜNÜN ÇEVİRİSİ

Çok dilli Türkçe çevirmenimiz ile kırlaşmak sözcüğünün 25 dile çevirisini bulun.

Bu bölümde verilen kırlaşmak sözcüğünün Türkçe dilinden diğer dillere çevirisi otomatik istatistiksel çeviri ile elde edilmiştir ve temel alınan çeviri birimi Türkçe dilindeki «kırlaşmak» sözcüğüdür.

• Türkçe - Çince Çevirmen: 灰
• Türkçe - İspanyolca Çevirmen: gris
• Türkçe - İngilizce Çevirmen: gray
• Türkçe - Hintçe Çevirmen: धूसर
• Türkçe - Arapça Çevirmen: اللون الرمادي
• Türkçe - Rusça Çevirmen: серый
• Türkçe - Portekizce Çevirmen: cinza
• Türkçe - Bengalce Çevirmen: পাকা
• Türkçe - Fransızca Çevirmen: gris
• Türkçe - Malezya Dili Çevirmen: bertukar kelabu
• Türkçe - Almanca Çevirmen: grau
• Türkçe - Japonca Çevirmen: グレー
• Türkçe - Korece Çevirmen: 회색
• Türkçe - Cava Dili Çevirmen: nguripake werna abu-abu
• Türkçe - Vietnamca Çevirmen: màu xám
• Türkçe - Tamil Çevirmen: சாம்பல் திரும்ப
• Türkçe - Marathi Çevirmen: राखाडी चालू
• Türkçe: kırlaşmak
• Türkçe - İtalyanca Çevirmen: grigio
• Türkçe - Lehçe Çevirmen: szary
• Türkçe - Ukraynaca Çevirmen: сірий
• Türkçe - Romence Çevirmen: gri
• Türkçe - Yunanca Çevirmen: γκρί
• Türkçe - Afrika Dili Çevirmen: grys
• Türkçe - İsveççe Çevirmen: grå
• Türkçe - Norveççe Çevirmen: grå

«KIRLAŞMAK» İLE İLİŞKİLİ TÜRKÇE KİTAPLAR

kırlaşmak sözcüğünün kullanımını aşağıdaki kaynakça seçkisinde keşfedin. kırlaşmak ile ilişkili kitaplar ve Türkçe edebiyattaki kullanımı ile ilgili bağlam sağlaması için küçük metinler.

Arkadaş Türkçe sözlük - Sayfa 622

0 kır atın yanında duran ya huyundan ya suyundan (ya da tüyünden) "kişi kimle arkadaşlık ederse ondan etkilenir, huy edinir, onun gibi davranmaya başlar" anlamında söylenir, kır düşmek (saç, sakal, bıyık) aklaşmak, kırlaşmak. kır (II) a.

Ali Püsküllüoǧlu, 1994

Deyimler Sözlüğü: Türkmen Türkçesi – Türkiye Türkçesi

zamanda çok sayıda ölmek, kırılmak. gıran salmak: Dağıtmak, bozguna uğratmak, baskın düzenlemek, yağmalamak. gırav düşen yalı bolmak: Kırağı düşmüşgibi olmak; ağarmak, beyazlaşmak, kırlaşmak. gırcıretmek: Dağıtmak, bozguna ...

Mehmet Kara, ‎Mehmet Nebioğlu, ‎Cihan Dinar, 2014

Azerbaycan Türkçesi sözlüğü - 1. cilt - Sayfa 13

5 - Saç ve sakala ak düşmek, beyazlaşmak, kırlaşmak. 6 - Rengi kaçmak, solmak, bozarmak. 7 -Tan yeri sökülmek, ışıklanmak. 8 -Cerahat bağlayıp olgunlaşmak (çıban). 9 -Yetişip, olgunlaşıp vakti geçmek (tahıl). 10-mec. Korkudan yüzünün ...

Seyfettin Altaylı, 1994

Resimli Türkçe sözlük - Sayfa 336

Yüzgeçleri geniş ve uzunca, eti beyaz bir balık. kırlangıçdönümü, -nü b. o. Ekim ayının ilk günleri, kırlangıçfırtınası, -nı b.a. Nisan ayının ilk günlerinde görülen sayılı fırtına. kırlaşmak (nsz) Rengi kır olmak. kırma o. I. Kırmak eylemi. 2. Kumaşı ...

Türk Dil Kurumu, ‎Kemal Demiray, ‎Muammer Bakr, 1977

Gagavuz Türkçesi grameri: - Sayfa 108

... durumda iki örnekten birinde ünlü değişikliği olmalıdır. +(A)I- Sıfatlardan olma ifâde eden fiiller yapar. Pek fazla yaygın değildir. boşal- (P.286), azal- (İ.T.90), dural- (D.Ö.79), kıral- (?. 1 59) "kırlaşmak" diril- (İ.T.69), doorul- (C.Y.84), kısal- (H.0.

Nevzat Özkan, 1996

Elli kültür ve sanat yılında Dr. Mehmet Önder'e armağan: - Sayfa 306

(TS. 5, 3842) boz+umtuk: Boza çalar. (TS. 1, 661) boz+ar-: Kırlaşmak, ağarmak, sararmak. (TS. 1, 658) b. BOZ+N boz muhalif: Kirli boz. ... Bin akçaya bir boz muhalif, bir ayağı kancalı bir eşek aldım. (TS. 1,661) boz ok: Oğuzların Bozok kolu.

Mehmet Önder, ‎Mehmet Yardımcı, 1996

Deyimlerimizin sözlüğü - Sayfa 337

Şakaya vurmak: Ciddî bir davranışı, sözü şaka diye almış görünmek ve öyle kabul edilmesini istemek. Şakakları ağarmak/beyazlanmak: Şakaklarındaki saçlar ağarmak/ kırlaşmak. Şalvar gibi: (Pantolon için) Çok bol. Şalvar) yok, uçkuru beş ...

Asım Bezirci, 1990

Türkiye'de halk ağzindan söz derleme dergisi - 5. cilt - Sayfa 6

... venk. ağarmak : karcıkmak (el ve ayak suda—), kırlaşmak. ağarmış : abbacık. ağartmak : aklamak, kasarlamak. ağda : ablak, ağuda, bulama, çekkem. ağdalandırmak : ağdırmak. ağdah : kıyırcak. agel : buram.. ağıl: ağal (kırda çitle çevrilmiş-), ...

Türk Dil Kurumu, 1957

Yazılı Türkçenin kelime sıklığı sözlüğü - Sayfa 105

... kısaltma 1 kır çiçeği 7 kırklı 2 kısaltmak 12 kır kahvesi 3 kırklık 1 kısas 1 kıraat 3 kırlangıç 3 kısas etmek 2 kıraat etmek 1 kırlaşmak 1 kısasa kısas 2 kıraathane 4 kırma 19 kısık 39 kıraç 2 kırma(evlem)-18 kısıklık 2 kırağı 1 kırma(melez hawan)-1 ...

İlyas Göz, 2003

Divanü lûgat-it-Türk tercemesi - 4. cilt - Sayfa 319

III, 299-4; — dı III, 298-27; — r III, 299-4; kırlan — = kırlaşmak, kıraçlaşmak, yerde çatlaklar ve hendekler meydana gelmek. II, 251-9; — dı II, 251-6; — ur II, 251-8; kırlat — = kıyı, kenar yaptırmak. II, 347-29; — tı II, 347-27; — ur II, 347-29; = söbü ...

Maḥmūd Kāshgarī, ‎Besim Atalay, 1986