Türkçe sözlükte "kulaçlamak" sözcüğünün anlamı

KULAÇLAMAK SÖZCÜĞÜNÜN OKUNUŞU

kulaçlamak

KULAÇLAMAK SÖZCÜĞÜ TÜRKÇE DİLİNDE NE ANLAMA GELİR?

Türkçe sözlükte kulaçlamak sözcüğünün tanımı

kulaçlamak Kaç kulaç olduğunu ölçmek. / Kulaç atarak yüzmek.

KULAÇLAMAK SÖZCÜĞÜNÜN ÇEVİRİSİ

Çok dilli Türkçe çevirmenimiz ile kulaçlamak sözcüğünün 25 dile çevirisini bulun.

Bu bölümde verilen kulaçlamak sözcüğünün Türkçe dilinden diğer dillere çevirisi otomatik istatistiksel çeviri ile elde edilmiştir ve temel alınan çeviri birimi Türkçe dilindeki «kulaçlamak» sözcüğüdür.

• Türkçe - Çince Çevirmen: 要kulaçl
• Türkçe - İspanyolca Çevirmen: para kulaçl
• Türkçe - İngilizce Çevirmen: to kulaçl
• Türkçe - Hintçe Çevirmen: kulaçl करने के लिए
• Türkçe - Arapça Çevirmen: ل kulaçl
• Türkçe - Rusça Çevirmen: Для kulaçl
• Türkçe - Portekizce Çevirmen: para kulaçl
• Türkçe - Bengalce Çevirmen: kulaçl করতে
• Türkçe - Fransızca Çevirmen: pour kulaçl
• Türkçe - Malezya Dili Çevirmen: untuk kulaçl
• Türkçe - Almanca Çevirmen: um kulaçl
• Türkçe - Japonca Çevirmen: kulaçlするには
• Türkçe - Korece Çevirmen: kulaçl 하려면
• Türkçe - Cava Dili Çevirmen: kanggo kulaçl
• Türkçe - Vietnamca Çevirmen: để kulaçl
• Türkçe - Tamil Çevirmen: kulaçl செய்ய
• Türkçe - Marathi Çevirmen: kulaçl करण्यासाठी
• Türkçe: kulaçlamak
• Türkçe - İtalyanca Çevirmen: per kulaçl
• Türkçe - Lehçe Çevirmen: aby kulaçl
• Türkçe - Ukraynaca Çevirmen: для kulaçl
• Türkçe - Romence Çevirmen: pentru a kulaçl
• Türkçe - Yunanca Çevirmen: Για kulaçl
• Türkçe - Afrika Dili Çevirmen: om kulaçl
• Türkçe - İsveççe Çevirmen: till kulaçl
• Türkçe - Norveççe Çevirmen: til kulaçl

«KULAÇLAMAK» İLE İLİŞKİLİ TÜRKÇE KİTAPLAR

kulaçlamak sözcüğünün kullanımını aşağıdaki kaynakça seçkisinde keşfedin. kulaçlamak ile ilişkili kitaplar ve Türkçe edebiyattaki kullanımı ile ilgili bağlam sağlaması için küçük metinler.

Fransızca-türkçe: resimli büyük dil kılavuzu ... - Sayfa 87

Aunage n.m. Kulaçlama. Bir kumaşın kulaç miktarı. Aunaîe yahut Aunnaie n.f. Akçaağaç dikili yer, akçaağaç- lık. Aline n.f. Eski fransız kulacı (1.188 uzunluğunda). -Aline yahut Aulne n.m. Akçaağaç. Aumön:ere. Aune Aunee Aunee n.f. Bir kulaç ...

Reşat Nuri Güntekin, ‎Ali Süha Delilbaşı, ‎Nurullah Ataç, 1935

Yeni Türk lûgati - Sayfa 614

Kukukuşu – 614 – Kulaçlamak Kukukuşu [i] Ba: Kuku Kukulete [i ] Yağmur ve rüzgârdan korunmak için yağmurluk palto v. s.ye bitişik iğreti başlık. Kukuleteli [s] Kukuletesi olan, iğreti başlıklı ( Palto, yağmurluk, v. s. ) - – 617 – i c- [i Sakalı kumral ...

İbrahim Alâettin Gövsa, 1930

Resimli Türkçe sözlük - Sayfa 364

Kulaç atmak yüzerken kolları nöbetleşe havadan ileriye doğru atıp suyu arkaya doğru çekmek. kulaçlamak (-i) I. Kaç kulaç olduğunu ölçmek : Kuyuyu kulaçlamak. 2. ( nsz ) Kulaç atarak yüzmek. kulak o. I. İşitme organı: Kulağına su kaçmak. 2.

Türk Dil Kurumu, ‎Kemal Demiray, ‎Muammer Bakr, 1977

Çaǧdaş Türkiye Türkçesindeki fiillerin durum ekli ... - Sayfa 210

... içten gülücüklerle kucakladigi bütün istiyaklariyle kucakliyan daha kuwetle kucaklayacak bütün merkezleriyle kucaklayici ayni sefkatle kucakladi altin saçlanna kudurmus +Ie dinamit infilâkleri ile kuduruyor ipi kulaçlamak kuyuyu kulaçlamak ...

Tahir Kahraman, 1996

Geri Gelmemek Üzere:

... şarkı söylemek, gelip geçen yalnız gemilere ve hüzünlü balıkçı teknelerine selam göndermek, çırılçıplak soyunup billur gibi berrak suları kulaçlamak, fenerin penceresinden uzakları seyrederken bir kadeh şarap içip hayallere dalmak yanlış ...

Mehmet Anıl, 2014

Resimli yeni ...: A-K: - Sayfa 719

Kulaçla Kulaçlamak) ölçmek, (derinlik için kullanılır)§Süratle yürümek. [Mesurer avec la brasse.] Kulağakaçan (t. s.) Çabuk yürür ve kuyruğu çatal bir küçük böcek. [Ferce oreille ( in- secte).] Kulağıdelik (t. s-) Akılh,anla- yışlı. Her şeyi bilir, agâh.

Ali Seydi, ‎Mihran, 1929

Tuva Türkçesi sözlüğü - Sayfa 72

... Köprü. kulajilaar Kulaçlamak. közenek Pencere. kulak Kulak. közer iskambil. kulas Kulaç. krahmal Nisasta. kulburaar Kayarak kurtulmak. kran Musluk. kulça Sogan. krater Krater. kuldamiktaar Asagilamak, hor görmek. kray Ülke, memleket, ...

Ekrem Arıkoğlu, ‎Klara Kuular, ‎Ėdchjam R. Tenišev, 2003

XIII. [i.e. On üçüncü] yüzyıldan beri Türkiye Türkçesiyle ...

594 - 2) sündük : Cıva, sîmap. § Jive .jjj [Fa.] : Sündük iİJt-. (Şamil. XVI. 231) sündünnek : Bir şeyi çekip uzatmak. § Ed-dab' çjtf [At.] ... Ve daba'an öU_-i [Ar.] : Dabbe kollarını sündürerek ilj.j^j- yürümek mânasmadır ki kulaçlamak t a 'bir olunur.

Ömer Asım Aksoy, ‎Dehri Dilçin, 1971

Türkçeʾde kelime yapma yolları - Sayfa 130

yakalamak, enselemek. — otlamak, çayırlamak. — kaşıklamak, kucaklamak, bellemek. — ellemek, parmaklamak, tırnaklamak, — arşınlamak, karışlamak, kulaçlamak. — akşamlamak, gecelemek, gün- düzlemek. — tutkallamak, pullamak, kâğıt- ...

Besim Atalay, 1946

İmlâ kılavuzu - Sayfa 162

... köylük,-gü kromatik,-gi kukuleta köylülük,-gü kromatin kukumav köz kromatofor kul közleme kromoplast kиla közlemek kromosfer Kola kral kromozom kulaç,-ci kraliçe kronaksi kulaçlamak kraliyet kronik,-gi kulak,-gi krallik,-gi kronoloji kulakçi ...

Hasan Eren, 1985

«KULAÇLAMAK» TERİMİNİ İÇEREN HABERLER

Ulusal ve uluslararası basında konuşulanları ve kulaçlamak teriminin aşağıdaki haberlerde hangi bağlamda kullanıldığını keşfedin.

Kendi düşen ağlamaz; ya arkasından birileri itmişse?

Sanatın tüm okyanuslarını kulaçlamak şart olur... * * * Bir de açlık-tokluk sorunuyla, uyku ve barınak sorunu var... Politikacılara göre, “milletimizin gücü, tüm bu ... «Milliyet, May 09»