WAS BEDEUTET HAŞATI ÇIKMAK AUF TÜRKISCH
Hier klicken,
um die ursprüngliche Definition von «haşatı çıkmak» auf Türkisch zu sehen.
Hier klicken,
um die automatische Übersetzung der Definition auf Deutsch zu sehen.
Definition von haşatı çıkmak im Wörterbuch Türkisch
loswerden, loswerden, nutzlos werden. Zu müde, erschöpft. haşatı çıkmak Bozulmak, işe yaramaz duruma gelmek. / Çok yorulmak, bitkinleşmek.
Hier klicken,
um die ursprüngliche Definition von «haşatı çıkmak» auf Türkisch zu sehen.
Hier klicken,
um die automatische Übersetzung der Definition auf Deutsch zu sehen.
10 BÜCHER, DIE MIT «HAŞATI ÇIKMAK» IM ZUSAMMENHANG STEHEN
Entdecke den Gebrauch von
haşatı çıkmak in der folgenden bibliographischen Auswahl. Bücher, die mit
haşatı çıkmak im Zusammenhang stehen und kurze Auszüge derselben, um seinen Gebrauch in der Literatur kontextbezogen darzustellen.
1
Deyimler Sözlüğü: Türkmen Türkçesi – Türkiye Türkçesi
Haşatı çıkmak, pestili çıkmak, fena hâlde yorulmak, yorgundüşmek, bitkinleşmek. 2.Fenahâlde hırpalanmak, çok eziyet görmek, büyüksıkıntı çekmek, zulüm görmek. süreğiñe yetdirmek: Kötü işlere bulaşıp itibarını kaybetmek, saygınlığını ...
Mehmet Kara, Mehmet Nebioğlu, Cihan Dinar, 2014
2
Ata Atacanov'un şiirleri - 2. cilt - Sayfa 892
2. Saldırmak, çarpmak, vurmak. s. -di, 584, 668 s. -yaaler, 616 s. -yâan, 358 s. -yaar, 698 sürüş-: Birlikte çift sürmek. s. -difi, 574 sütem: Zulüm, eziyet, işkence, baskı. s. -den, 746 sütün: Sütun. s. -i, 520 sütüni süyn-: Haşatı çıkmak, çok 892.
3
Başkan Recep Haşatlı - Sayfa 109
Bu akşam da Recep Haşatlı'yı ve oğlunu vurmuşlar! “Tek kelime edemeden, insana saatler gibi gelen bir sessizlik ve çaresizlik. İstanbul başta olmak üzere ülkemizin birçok yerinde sıkıyönetim idaresi var, gece sokağa çıkma yasağı ...
4
MARCO POLO Sprachführer Türkisch: Nie mehr sprachlos! - Sayfa 93
T haşatı çıkmak fix und fertig sein biraz kestirmek ein Nickerchen halten (wörtl. einwenig abschneiden lassen) zıbarmak sich aufs Ohr hauen kıl olmak total genervt sein sigortası atmak die Nerven verlieren (wörtl. Sicherung durchbrennen) ...
... hepsinin aynı kalıptan çıkmış olduğuna neredeyse inanıyordum. Lanet olsun.” Gitti, ak sakallı, kuru ... olduğu yerde kaldı. Mânâsız bakışlarını albayın suratına dikti: “Haşatı tek başıma kaldırmayacağım, tarlayı tek başıma ekmeyeceğim, tek.
6
Merv'den anaypazarı'na Gülnar - Sayfa 367
Bunun üzerine köy halkı kışın Tepe Köy'e yazın da Anamur'un Kırkkuyu Yaylası'na çıkmaya başlamış. Tepe'de ekinlerini ekerler- miş. Hasat zamanı gelince köyde kalanlar şimdiki yangın kulesinin bulunduğu yerde ateş yakarak yaylaya ...
7
Gurbet: roman - Sayfa 329
«Sazın haşatı çıkmış!» diye söylendi kendi kendine. «İki kez anca çaldım, ne söyleniyorsun?» dedi Burhan. «Al götür!» diye ekledi. Sinirli sinirli güldü. Küçük bölmenin kapısını araladı hafifçe. İçeri baktı. İçerde yer döşeğinde Rıza uyumaktaydı.
8
Nevşehir folkloru I: deyimler, atasözleri, sözcükler - 1. cilt - Sayfa 11
Haşat olmak: Ezilmek, yorulmak. Hatırım yıkmak: Sert söyleyip küstürmek. Helegele etmek: Boş yere yormak. Heliksiz ... Hoşkişi geçmek: Yaranmak, yağ çekmek. Hörteleği çıkmak: Kamburu çıkmak. -I- Imıl ımıl yanmak: (Ateş için) Yavaş yavaş, ...
Hüseyin Güney, Emrullah Güney, 1993
9
Türkiye'de halk ağzindan söz derleme dergisi - 5. cilt - Sayfa 176
... fangıt. hurdehaş olma : kaldırkağış, kcpsel. hurdehaş olmak : dalbalanmak, haşat olmak, hışı çıkmak. hurdehaş olmuş : bıştak. hurma : kırmk (kara -), vaz. husuf : ay kurulmak, ay uğurlanmak, dulunmak, dunmak. hususî : başlak, başlık. hususî ...
... sağa sapıp, karpuz sergisi ile sol köşedeki kahve-gazino arasından rıhtıma, deniz kıyısına mı çıkmak niyetindesiniz yoksa? ... ArdYftâart; bir bakkal-manavfrSi2!e bir sır vereyim: Bu bakkal-manav, sinirleri haşat eden ağır bir lodos gününde, ...
NACHRICHTEN, IN DENEN DER BEGRIFF «HAŞATI ÇIKMAK» VORKOMMT
Erfahre, worüber man in den einheimischen und internationalen Medien spricht und wie der Begriff
haşatı çıkmak im Kontext der folgenden Nachrichten gebraucht wird.
Gazeteler ve argo
... paçoz, ıskalamak, kafayı üşütmek, kafa bulmak, madara etmek, abandone olmak, sinir olmak, postu deldirmek, haşatı çıkmak, gıcık olmak, katakulli, ıskalamak, ... «Sabah, Dez 13»