Bedeutung von "meydanda bırakmak" im Wörterbuch Türkisch

AUSSPRACHE VON MEYDANDA BIRAKMAK AUF TÜRKISCH

meydanda bırakmak

WAS BEDEUTET MEYDANDA BIRAKMAK AUF TÜRKISCH

Definition von meydanda bırakmak im Wörterbuch Türkisch

Auf den Platz gehen Lassen Sie es offen, obdachlos. In der Mitte, alle vor dir stehen lassen.

meydanda bırakmak Açıkta, evsiz barksız bırakmak. / Ortada, herkesin gözü önünde bırakmak.

ÜBERSETZUNG VON MEYDANDA BIRAKMAK

Erfahre, wie die Übersetzung von meydanda bırakmak auf 25 Sprachen mit unserem mehrsprachigen Übersetzer Türkisch lautet.

Die Übersetzungen von meydanda bırakmak auf andere Sprachen, die in diesem Bereich vorgestellt werden, sind zustande gekommen durch automatische statistische Übersetzung, wobei die Basiseinheit der Übersetzung das Wort «meydanda bırakmak» in Türkisch ist.

• Übersetzer Deutsch - Chinesisch: 离开广场
• Übersetzer Deutsch - Spanisch: salir de la plaza
• Übersetzer Deutsch - Englisch: leave the square
• Übersetzer Deutsch - Hindi: वर्ग छोड़
• Übersetzer Deutsch - Arabisch: ترك الساحة
• Übersetzer Deutsch - Russisch: покинуть площадь
• Übersetzer Deutsch - Portugiesisch: deixar a praça
• Übersetzer Deutsch - Bengalisch: বর্গক্ষেত্র ছেড়ে
• Übersetzer Deutsch - Französisch: quitter la place
• Übersetzer Deutsch - Malaysisch: meninggalkan dataran
• Übersetzer Deutsch - Deutsch: verlassen Sie den Platz
• Übersetzer Deutsch - Japanisch: 正方形を残します
• Übersetzer Deutsch - Koreanisch: 광장 을 떠나지
• Übersetzer Deutsch - Javanisch: ninggalake alun
• Übersetzer Deutsch - Vietnamesisch: rời khỏi quảng trường
• Übersetzer Deutsch - Tamil: சதுரத்தில் விட்டு விடுங்கள்
• Übersetzer Deutsch - Marathi: स्क्वेअर सोडू
• Türkisch: meydanda bırakmak
• Übersetzer Deutsch - Italienisch: lasciare la piazza
• Übersetzer Deutsch - Polnisch: opuścić plac
• Übersetzer Deutsch - Ukrainisch: покинути площу
• Übersetzer Deutsch - Rumänisch: părăsi piața
• Übersetzer Deutsch - Griechisch: αφήστε το τετράγωνο
• Übersetzer Deutsch - Afrikaans: laat die vierkante
• Übersetzer Deutsch - Schwedisch: lämna kvadraten
• Übersetzer Deutsch - Norwegisch: forlate plassen

10 BÜCHER, DIE MIT «MEYDANDA BIRAKMAK» IM ZUSAMMENHANG STEHEN

Entdecke den Gebrauch von meydanda bırakmak in der folgenden bibliographischen Auswahl. Bücher, die mit meydanda bırakmak im Zusammenhang stehen und kurze Auszüge derselben, um seinen Gebrauch in der Literatur kontextbezogen darzustellen.

Deyimlerimizin sözlüğü - Sayfa 272

Herkesin görebileceği yere koymak. Meydana sürmek: Kışkırtmak. Meydana vurmak: Açığa vurmak, açıklamak, belli etmek. Meydan bulamamak: Fırsat bulamamak. Meydanda: Açık, belli, ortada. Meydanda bırakmak: 1) Ortada, herkesin gözü ...

Asım Bezirci, 1990

Türkiye Türkçesi ad işletimi (biçim bilgisi) - Sayfa 474

... mendilinde getirip kursağında götürmek / merakta bırakmak / merakta kalmak / meydanda bırakmak / mezarda rahat bırakmamak / mukabelede bulunmak / muradı karııında kalmak / mühür kimdeyse Süleyman odur / Müslüman mahallesinde ...

Kerime Üstünova, 2008

Sol kavgası - Sayfa 344

Tabii, öteki meydanda biraz kalabalık da Hürriyet Partili sözcüyü dinlemek üzere kaldı. Bir inatlaşma girmişti araya.. Kalabalığı alıp götürmek veya meydanda bırakmak. CBP'liler, Menderes'e inat olsun d'ye meydanda kalmışlardı.

Mehmed Kemal, 1975

XIII. [i.e. On üçüncü] yüzyıldan beri Türkiye Türkçesiyle ... - Sayfa 307

161) ayakta komak (koymak) : Garip, avare, meydanda bırakmak. § Ayak verdin ayakta koma »aijl (Tazarru. XV. 129) İlâhî üstümüzden eyleme dûr Bizi ayakta koyup v->_>J eyleme hor (Salâtin. XV. 13) § Yüzün yere koyup eyitti : İlâhî . . . içimi ...

Ömer Asım Aksoy, ‎Dehri Dilçin, 1963

Rusyaʼdan - Sayfa 119

KÜÇÜK ŞEYLER Rusya'daki otellerde, yıkanabilir herhangi bir eşyanızı meydanda bırakıp da dışarı çıktınız mı, dönüşte yerlerinde bulamazsınız. Hemen yıkamağa götürürler.. Rusya'da bir gömleği, pijamayı veya çorabı meydanda bırakmak ...

Bediı̂ Faik, 1968

Babıâli ve sadrazamları - Sayfa 129

Nadir Han yaralı olarak kaçarken otuz bin ölü ile savaş malzemelerini meydanda bırakmak zorunda kaldı. Osman Paşa'nın başarısı Bağdat'ı düşmandan kurtardı. İstanbul'da sarayında oturan Padişah I. Mah- mud'a gazilik unvanı kazandırdı.

Nazır Şentürk, 2008

Meclisi Mebusan zabıt ceridesi - 3. sayı,3. cilt

Nefsini korumaktan âciz bir şahsı meydanda bırakmak ve böyle bir şahsı kasden bir hâl-i nâçâride terketmek. 3. ıTâkibi şikâyetname itâsı-na mütevakkıf bulun-mayan kasden darp ve cerh, âharakasden zehir veya sıhhate muzır mevadd-ı sâire ...

Turkey. Meclis-i Mebusan, 1991

Ordular masonlar komünistler - Sayfa 171

Dominik'e gelip canlarını kurtardılar da- Fakat Batista 20 valizinin varısını meydanda bırakmak zorunda kalmıştı. Uçak hava- lanamıyordu çünkü --- İHTİLALDEN SONRA 8 Ocakta Havana'ya giren Fidel Kastro ile, 8 Ocak'- tan önce Sierra ...

Necdet Sevinç, 1971

Unutamadığım Karşıyakam ve İzmirim - Sayfa 19

Yaptırdıkları tamiratların pisliklerini günlerce sokakta, meydanda bırakmak veya bıraktırtmak bu pisliklere çöp gözüyle bakmamaktan kaynaklanmakta ve rögarların da tıkanmasına sebep teşkil etmektedir. Bunları halledemeyen yöneticilerimiz ...

Ertuğrul Erol Ergir, 1999

Fatih divanı ve şerhi: metin, nesre çeviri ve şerh - Sayfa 60

Metindeki "kalur ayakda" sözü bir deyimdir. Tanıkları İle Tarama Sözlügü'ne göre "ayakta kalmak", işi ilerletemeyip yarıda kalmak; "ayakta komak" ise; garip ve avare bir şekilde meydanda bırakmak anlamında kullanılmaktadır.8 ...

Mehmed II (Sultan of the Turks), ‎Muhammet Nur Doğan, 2006