10 BÜCHER, DIE MIT «PENÇE VURMAK» IM ZUSAMMENHANG STEHEN
Entdecke den Gebrauch von
pençe vurmak in der folgenden bibliographischen Auswahl. Bücher, die mit
pençe vurmak im Zusammenhang stehen und kurze Auszüge derselben, um seinen Gebrauch in der Literatur kontextbezogen darzustellen.
1
Arkadaş Türkçe sözlük - Sayfa 844
pencere penye ceza alanı içindeki kuraldışı davranışlar sonucu verilen ceza vuruşu sırasında topun konulduğu, iki kale ... Çocuğun yanağı pençe pençe kızarmıştı, pençe pençeye gelmek öldüresiye dövüşmek, pençe vurmak 1) (yırtıcı hayvan) ...
2
Deyimlerimizin sözlüğü - Sayfa 304
Asım Bezirci. Pelte gibi: 1) Çok gevşek. 2) Çok yorgun. Pembe görmek: Her şeyi iyimser bir gözle görmek, tozpembe görmek, pek iyimser olmak. Pençe atmak: 1) (Yırtıcı hayvanlar için) Ön ayaklarıyla saldırıp vurmak. 2) Gücüne güvenerek bir ...
3
Resimli Türkçe sözlük - Sayfa 461
Aman vermeyen, acımasız, zorlu ve büyük güç : Şiddetin pençesi. 3. Ayakkabının tabanındaki kösele. § Pençe pençe genişçe ve sık lekeler durumunda yer yer kırmızı (yanak, yüz). Pençe vurmak ayakkabıya pençe çakmak. pençelemek (-i) I.
Türk Dil Kurumu, Kemal Demiray, Muammer Bakr, 1977
4
Ansiklopedik Alevilik-Bektaşilik terimleri sözlüğü - Sayfa 554
Pençe-i Âl-ı Âbâ'yı simgeleyen sayı. ... PENÇE Fars.(pence, yanıcı hayvani*- da, ön ayaklarla tırnaklardan oAcjü* bölüm) a. -» EL »Pençe atmak(vurmak): Mızrap'^ ... *Pençe düzeni:-» RUZBA (*Ruz- ba düzeni) *Pençe vurmak: Pençe atmak.
5
Türkiye'de halk ağzindan söz derleme dergisi - 5. cilt - Sayfa 294
tırkış [bk. cığ], tirindi (- kirişi). pençe : caynak, cınak (yırtıcı hayvan -), cırmak (kedi, köpek -), cırnak [bk. cınak], cıynak [bk. ... kaynak, tatul, tetik. pençe (ayakkabı-) : asi ak. pençe vurmak (ayakkabıya -) : bellemek, pinelemek. pençe vurdurmak ...
6
İngilizce-Türkçe çağdaş iş dünyası sözlüğü - 2. cilt - Sayfa 907
and bugs etektronik dinleme aygıt lan; - cinder curuf; - dance ayak uçlannı veya topuktan yere vurarak yapılan dans; - issue para piyasası ya da borsadan geçmeden merkez bankası ... pençe vurmak; bir kişi ya da örgütten borç para istemek.
Ender Gürol, Ali Kılıçlıoğlu, 1994
7
Ferhenga Khurdî-Tirkî, nivisar Mûsa Anter - Sayfa 78
Lemelem — Çelâle sesi. Lence — Sintma. Lenger — Topal. lenger — Vapur demiri. langer berdan — Demir atmak. Lep — Pençe. Lepetir — Helise yemegi. Lepik — Eldiven. Lepkirin — Avuçlamak. Leplêdan — Pençe vurmak. Leq — Oynama ...
8
Üç kahraman şair Köroğlu, Dadaloğlu, Kuloğlu - Sayfa 365
Mecaz olarak «huzuruna kavuşmak», padişahın iltifatına kavuşmak. pençe vurmak: yumruk vurmak, mecaz olarak «otoriter» olmak (burada). pervane: kelebek. perverdigâr: yaratıkları besleyen Tanrı. pervaz etmek: uçmak. peykân: ok ucundaki ...
Köroğlu, Dadaloğlu, Cahit Öztelli, 1974
9
Gaziantep ağzı: Sözlük ve kullanılmıyan kelimeler - Sayfa 556
... çarık yaman, j (D. D.) § Pfne [Fa.] : Yamadır ki yırtık esvaba ve yırtık ayakkabına dikilir. Bizim diyarlarda ayakkabına dikilen yamava pine derler, (Börh.) § Pinelemek : Pençe vurmak. (D. D.) pineci : Sanatı, yimeni altına pine vurmak olan kimse.
10
Yusuf Bey-Ahmet Bey (Bozoğlan) destânı - Sayfa 701
sivrisinek. pelen < f. ^ kaplan. pelit<f. ^ kötü; kirli pis. penah<f. e4 siginak. penca ur-<f.t. pençe vurmak; sivazlamak. per<f. j4 . tüy, kus tüyü; kanat. peren örtü. perenci bas örtüsü. perizat<f. »»j 4íj< peri çocugu; güzel, çok güzel. perre oj, dilim, ...