Signification de "saklanılma" dans le dictionnaire turc

PRONONCIATION DE SAKLANILMA EN TURC

saklanılma

QUE SIGNIFIE SAKLANILMA EN TURC

définition de saklanılma dans le dictionnaire turc

cacher cacher travail.

saklanılma Saklanılmak işi.

TRADUCTION DE SAKLANILMA

Découvrez la traduction de saklanılma dans 25 langues grâce à notre traducteur turc multilingue.

Dans cette section, les traductions de saklanılma dans d'autres langues ont été obtenues par traduction automatique statistique, où l'unité essentielle de la traduction est le mot «saklanılma» en turc.

• Traducteur Français - chinois: 存放在
• Traducteur Français - espagnol: estibada en
• Traducteur Français - anglais: stowed on
• Traducteur Français - hindi: पर stowed
• Traducteur Français - arabe: محفوظ على
• Traducteur Français - russe: уложен на
• Traducteur Français - portugais: arrumadas em
• Traducteur Français - bengali: উপর stowed
• Traducteur Français - français: arrimé sur
• Traducteur Français - malaisien: disimpan pada
• Traducteur Français - allemand: verstaut auf
• Traducteur Français - japonais: 上の収納
• Traducteur Français - coréen: 에 적재
• Traducteur Français - javanais: stowed ing
• Traducteur Français - vietnamien: sắp xếp trên
• Traducteur Français - tamoul: மீது stowed
• Traducteur Français - marathi: वर stowed
• turc: saklanılma
• Traducteur Français - italien: stivato su
• Traducteur Français - polonais: umieszczone na
• Traducteur Français - ukrainien: покладений на
• Traducteur Français - roumain: depozitate pe
• Traducteur Français - grec: στοιβάζονται σε
• Traducteur Français - afrikaans: geberg op
• Traducteur Français - suédois: förvaras på
• Traducteur Français - norvégien: stuet på

7 LIVRES EN TURC EN RAPPORT AVEC «SAKLANILMA»

Découvrez l'usage de saklanılma dans la sélection bibliographique suivante. Des livres en rapport avec saklanılma et de courts extraits de ceux-ci pour replacer dans son contexte son utilisation littéraire.

Bayar gerçeği - Sayfa 349

ÜRPERTEN İTİRAFLAR 27 Mayıs ihtilali öncesinde, gerek dokuz subay hadisesi ve Gür- sel'in malûm mektubunun saklanılma durumu nedeniyle, Ethem Menderes ve Şemi Ergin'in darbeci subayların gözdesi haline geldiklerini geçtiğimiz ...

Süleyman Yeşilyurt, 1997

Osmanlı borç yönetimi: düyûn-ı umumiyye, 1879-1891

2. Haber verme ücreti. : gizleme, saklama, saklanılma. : bir hakkı usûlü dairesinde yerine getirme, bir hakkı mürafaa ve mukakeme neticesinde ispat ve izhâr etme. : dökme, akıtma. : 1. Hatırlatma. 2. Dikkatini çekme; tenbih. : 1. Hatırlatmalar. 2.

Mehmet Hakan Sağlam, 2007

Resimli yeni ...: A-K: - Sayfa 1042

[Caclıer; ienir secret § Conserver;rĞserver% Protegen garder, prdserver-] Saklambaç (t. s-) Biri saklanıp diğerleri tarafından aranmak sureti le oynanan bir çocuk oyunu. [Cache-cache, jeu d'enfant.] Saklanılma I (/. m-) Gizlenil- Saklanılmakl me ...

Ali Seydi, ‎Mihran, 1929

Türkçe sözlük'ün ters dizimi: Türkçe (SST) sözlük ... - Sayfa 63

... sıkılma tıkılma yıkılma kırkılma kaykılma anılma kıskanılma borçlanılma saklanılma kullanılma toplanılma yararlanılma başlanılma atlanılma katlanılma inanılma aranılma kavranılma sanılma usanılma yaşanılma kuşanılma yanılma dayanılma ...

Belgin Tezcan Aksu, ‎Abdurrahman Tariktaroğlu, ‎Efrasiyap Gemalmaz, 2004

Edirne sukûtunun iç yüzü - Sayfa 134

ihfa: gizleme, saklama, saklanılma ihlâskâr: temiz yürekli, samimi ihmirar-ı hazin: mahzun/keder- li/gamlı kızıllık ihrak: dökme, akıtma; yakma, yakılma ihtifa: saklanma, gizlenme ihtilaf-ı mezkur: sözü edilen anlaşmazlık ihtilât: karışma, katışma; ...

Celadet Ali Bedirxan, ‎Kâmuran Bedirhan, ‎Metin Yüksel, 2009

Bütün yönleriyle Seyrânî - Sayfa 479

(a.i.) : Allah'ın sırlarına âit mânevî bilgi, gayb ilmî. İhfâ . (a.i. hafi'den.) : gizleme, saklama, saklanılma. Kenz-i Mafi. (a.i.) : gizli hazine. Nihân . (f.s.) : benzer, eş. Şevk .(a.i.c: eşvâk) : şiddetli arzu, keyf, neşe, sevinç. Türkce'de : "ışık" mânâsındadır.

Âşık Ali Çatak, ‎Seyrânî, 1992

Alevilik - Sayfa 24

tamı ve gerekçesi vardır; bu inanç da ortaya çıktıktan sonra da kendi uygulanma (ibadet), öğretilme ve arşive geçirilme, korunup saklanılma ve hem "dışa ve başkalarına" hem de "kendi içine" yönelik bir korunma sistemi sistemini oluşturup ...

İsmail Engin, ‎Havva Engin, 2004