BUKU BASA TURKI KAKAIT KARO «TARAZLAMAK»
Temukaké kagunané saka
tarazlamak ing pilihan bibliografi iki. Buku kang kakait dening
tarazlamak lan pethikan cekak kang padha kanggo nyediyakaké panggunané ing sastra Basa Turki.
1
Türkçe yazım kılavuzu - Sayfa 206
tapma 206 tasimlik tapma taratmak tart tasdikli tapmak tarator tart, -ti tasdikname tapon taravet, -ti tartaklamak tasdiksiz taptaze taravetli tarti tasfiye taptirmak taraz tartil tasfiyeci tapu tarazlamak tartilmak tasfiyehane tapulamak tarazlanmak ...
Feridun Narin, Erdinç Uzun, 1984
2
Türkiye'de halk ağzindan söz derleme dergisi - 5. cilt - Sayfa 80
... tapan çekmek ~ tapanlamak, (tarlaya atılan tohumu kapatmak için üstünden sürgü geçirmek), tarazlamak (tarlayı üçüncü defa sürmek), tekicilik [bk. bağdaşık], yastıklama (1. tarlanın kenarını çiy kalmamak üzere sürme, 2. tarlada ilk sürgüye ...
3
Resimli Türkçe sözlük - Sayfa 548
Ekmek içi, ceviz, zeytinyağı, sarmısak ve sirke ile yapılan bir çeşit meze. taravet, -ti a. Ar. Körpelik, tazelik. taraz a. Bir kumaşın üzerinde bulunan hav gibi tel tel iplik parçası. tarazlamak (-i) Tezgâhtan çıkan kumaşın tarazlarını çıkarmak. tarçın a.
Türk Dil Kurumu, Kemal Demiray, Muammer Bakr, 1977
4
Karadeniz: ansiklopedik sözlük - 2. cilt - Sayfa 1072
Karadeniz Rumcası tarapulozın (topano- Aötjv [Giresun], tarapoluz (Santa, Trabzon), tarapuluz (Trabzon), trapopz (Ordu, Santa, Gümüşhane) P II 362 tarâzlemak f. Pusuya yatmak (Çamlıhem- şin Aşağıviçe); tarazlamak "bir şeyi,. Geleneksel ...
5
Konuşma dili ve Türkçenin söyleyiş sözlüğü: bir deneme - Sayfa 363
... tara'tï tarama tara'ma taramak tara'mak taranga ta'ragga taranmak taran'mak taranti taran'tï tarassut taras'sut taratmak tarat'mak tarator tara'toy taravet tara:'vet taravetli tara:vet'li taraz ta'raz tarazlamak tarazta'mak tarazlanmak taraztan'mak ...
6
Türkiye halkının kültür kökenleri: teknikleri, ... - Sayfa 268
T alaz, "ekilmek üzere nadas edilmiş tarla" (Zn); tapir, "taşlı ve arızalı arazi" (Kn, Ada, Mr, İç-aşiret) - tapor (Kış); taraş, "yağmurlardan gereği gibi ıslanıp tavlanan tarlanın ekilecek hali" (Or, Sm), "nadas, sürülmüş tarla" (Zn); tarazlamak, "sürerek ...
7
Erzurum ağzı, halk deyimleri ve folklor sözlüğü - Sayfa 107
Tarazlamak : Bir bezin açinip incelmesi. Tasgözer : Delikleri genis kalbur. Tat : 1 — Bogazsiz çorap. 2 — Genis yassi çeh re. Tatari : Yari pismis, az pismis. Tatila : Zararli, haram. Ör: (Borcunu vermiyor, canina tatila ola). Tatarxami : insanlarda ...
İhsan Coşkun Atılcan, 1977
8
Almanca-Türkçe sözlük - Sayfa 79
(Konto2, Bank2) hesap hulâsasi; ekstre; ~ der Kinder 1srael aus Ägypten Israilogullanmn Misirdan çikiçi -s.mehl n en nefis un 2s.wel.se hulâsa olarak auszupfen 1. tarazlamak; tiftik tiftik etm.; ditmek 2. (Unkraut) ayiklamak 3. (Haare) yolmak ...
9
Bürokratlar: Gezgin bürokratlar. Kalem efendileri. ... - Sayfa 26
Ya gittiği yerde de aynı şeyleri yaparsa» diyecek oldum. Eliyle havayı şöyle bir tarazlayarak: « — Onu da o zaman düşünürüz» dedi. «Görüyorsun bizim işimizin ne kadar zor olduğunu. Bunların hepsi birer derstir. Mülkiyede okutmazlar bunları.
10
Görgü ve toplum kuralları üzerinde ziyâfet sofraları: ... - 1. cilt - Sayfa 72
Sadece o havaya yeltendikleri için ve ava alıştırılmış bir köpek olan zağar gibi . gördükleri ormanı tarazlayarak, dal, budak kırarak eşip koştukları, yörendikleri için bunlarm akıllılar arasından çıkarılmaları gerektir ve tımarhanelerde bağlanıp ...
Âlı̂, Orhan Şaik Gökyay, 1978
