Significado de "sürtünüp durmak" no dicionário turco

PRONÚNCIA DE SÜRTÜNÜP DURMAK EM TURCO

sürtünüp durmak

O QUE SIGNIFICA SÜRTÜNÜP DURMAK EM TURCO

definição de sürtünüp durmak no dicionário turco

para esfregar, para se livrar.

sürtünüp durmak Çıkarı, kazancı için yaltaklanıp durmak.

TRADUÇÃO DE SÜRTÜNÜP DURMAK

Conheça a tradução de sürtünüp durmak a 25 línguas com o nosso tradutor turco multilíngue.

As traduções de sürtünüp durmak a outras línguas apresentadas nesta seção foram obtidas através da tradução automática estatística; onde a unidade essencial da tradução é a palavra «sürtünüp durmak» em turco.

• Tradutor português - chinês: 站在sürtüp
• Tradutor português - espanhol: soportar sürtüp
• Tradutor português - inglês: stand rub against
• Tradutor português - hindi: sürtüp खड़े
• Tradutor português - arabe: الوقوف ضد فرك
• Tradutor português - russo: стоять sürtüp
• Tradutor português - português: ficar sürtüp
• Tradutor português - bengali: স্ট্যান্ড বিরুদ্ধে ঘষা
• Tradutor português - francês: tenir sürtüp
• Tradutor português - malaio: gosok terhadap pendirian
• Tradutor português - alemão: stehen reiben
• Tradutor português - japonês: sürtüpスタンド
• Tradutor português - coreano: sürtüp 서
• Tradutor português - javanês: samubarang kang angel tumrap ngadeg
• Tradutor português - vietnamita: đứng sürtüp
• Tradutor português - tâmil: நிலைப்பாட்டை எதிராக தேய்க்க
• Tradutor português - marata: भागीदारी विरुद्ध स्वच्छ
• turco: sürtünüp durmak
• Tradutor português - italiano: stare sürtüp
• Tradutor português - polonês: stanąć sürtüp
• Tradutor português - ucraniano: стояти sürtüp
• Tradutor português - romeno: sta sürtüp
• Tradutor português - grego: σταθεί τρίβονται
• Tradutor português - africâner: staan ​​vryf teen
• Tradutor português - sueco: stå sürtüp
• Tradutor português - norueguês: stå sürtüp

10 LIVROS EM TURCO RELACIONADOS COM «SÜRTÜNÜP DURMAK»

Descubra o uso de sürtünüp durmak na seguinte seleção bibliográfica. Livros relacionados com sürtünüp durmak e pequenos extratos deles para contextualizar o seu uso na literatura.

Deyimler Sözlüğü: Türkmen Türkçesi – Türkiye Türkçesi

Mola vermek, yolculukesnasında bir yerde yemek yemekveya çay içmek için durmak, bir iş yaparken çay içmek veya ... eti: Halkhekimliğinde ilaç olarak kabuledilen kuşeti. gotur açan yalı:Uyuz olmuş gibi; gördüğüher şeye sürtünüp duran ...

Mehmet Kara, ‎Mehmet Nebioğlu, ‎Cihan Dinar, 2014

Büyük Umutlar:

... üstüne eğmiş, var gücüyle ayağındaki kösteği eğeliyor, bir yandan da mırıl mırıl hem bu kösteğe, hem de kendi ayağına lanetler okuyordu. Sislerin arasında sonkez durup kulak kabarttığımda eğeninhâlâ demire sürtünüp durduğunu duydum.

Charles Dickens, 2014

Nimetşinas; roman - Sayfa 25

Konuklar, lâstiklerini çıkarıp da ne yana gideceklerini kestirmek için etraflarına bakındıkları sırada Ceylân bunların eteklerine sürtünüp sürtünüp uzakta duran mavi boyalı bir dolaba doğru koşarak acaba dolabı açmağa geliyorlar mı anlamını ...

Hüseyin Rahmi Gürpınar, 1965

Ve Durgun Akardı Don - 2

Miron Korşunof arkaavluda durmuş, tarlaları kaplayan diz boyu karı seyrediyordu. Don'un buzsu ... Beyaz kalpağı başının ardında öyle yatık nasıl duruyordu, Allah bilir! Terden ... Çember boynuzlu bir kara koyun pulluğa sürtünüp sırtını kaşıdı.

Mihail Şolohov, 2013

Sürgün ve Krallık:

Güneyden geliyordu, çölve geceninşimdi yenidenkımıltısız olduğu, yaşamın durduğu yerden, artıkhiç kimsenin yaşlanıpölmediği yerden. Sonrayelin sularıkurudu veartık ... Maşlaklar ona sürtünüp geçti; karanlıkta üç kırmızı ışık belirdi arkasında,

Albert Camus, 2014

Mesnevi - 3. cilt - Sayfa 131

Bil ki bu ten, elbiseye benzer. Yürü, bu elbiseyi giyeni ara, elbiseye sürtünüp durma. Ruha, Tanrı'yı tevhidetmek hos gelir. Göriin- miyen bir başka el, ayak var. Rüyada el, ayak görür, bir şey alır, bir yere gider, birisiyle görüşür, konuşursun ya., ...

Jalāl al-Dīn Rūmī (Maulana), ‎Velet İzbudak, ‎Abdülbâki Gölpınarlı, 1957

Sevilmiş (Vampır Mektupları’ın 2. Kitabı):

Ken disi de soluktu; ama kız şimdiye kadar gördüğü herkesten dahasoluk duruyordu. “Hey”dedi alelade birşekilde.Sanki tam birşeylerin or tasındayken onu şaşırtıp yakalamış gibi sıkılgan duruyordu. Ona sürtünerek yanından geçerek ...

Morgan Rice, 2014

Asmalı pencere: roman - Sayfa 105

roman Mustafa Balel. fundalığın altına, dalların arasma sokuşturduğum ip demetinin dolaşığını açmaya çalışıyorum, o da ha bire bacaklarıma sürtünüp acı acı miyavlayıp duruyor. Miyavlamayı keser kesmez de hırıltılı bir sesle mırıl mırıl ediyor.

Mustafa Balel, 1984

Hobbit. Türkische Ausgabe: Oradaydik ve simdi buradayiz - Sayfa 264

Artık hepsi bir araya itilmiş haldeki fıçılar birbirine sürtünüp gıcırdıyordu. ... Böylece nihayet yola çıktılar, başta yavaşça, diğer elf- lerin durup onları sırıklarla itmek için bekledikleri kaya noktasını geçtikten sonra giderek hızlanarak, ta ki ana ...

John Ronald Reuel Tolkien, 2008

Mevlevîlikte şamanizm izleri: Mevlevî usul ve adabında ... - Sayfa 129

Yürü bu elbiseyi giyeni ara, elbiseye sürtünüp durma Ruha, Tanrı'yı tevhit etmek hoş gelir. Görünmeyen bir başka el, ayak var. Rüya da el ayak görür, bir şey alır bir yere gider, birisiyle görüşür, konuşursun ya onu hakikat bil, saçma zannetme.

Günnur Yücekal Ermetin, 2009