CĂRȚI ÎN TURCĂ ÎN LEGĂTURĂ CU «PLÂK BOZULMAK»
Descoperă întrebuințarea
plâk bozulmak în următoarea selecție bibliografică. Cărți în legătură cu
plâk bozulmak și extrase din aceasta pentru a furniza contextul de întrebuințare al acestuia în literatura Turcă.
1
Hayat aile ansiklopedisi: kadin, ev, saǧlik - 2. cilt - Sayfa 804
Re- simde pläk dolabinda sirali duran 78 devirli pISklarda- ki parçalann, 33 devirli pliklara dolduruldugu zaman ne kadar az yer kapladiklan ... Plâklar kiliflarindan çikanl- mamali, üst üste konmamalidir, sür- tünmeyle çizilip sesleri bozulabilir.
2
Türklerde müzik - Sayfa 356
Onun devamı görünen, başına "Türk" sanı konularak, piyasaya (gazinolarda, plak, radyo, televizyon, kaset vb araçlarla) sürülen, sözde "Türk sanat ... Bu iki tür müziğin özgün yapıları bozularak, biraz da "modernleştirilerek" aktarılmaktadır.
3
Türkü yazıları - Sayfa 178
... sadece korunmaya çalışılmaktadır; buna rağmen ne yazık ki, çok değerli belgeler kaybolmaktan ve bozulmaktan kurtulamıyor. istanbul Üniversitesi Devfet Konservatuvarı (türkü plakları ve metinlere sahip. Burada zamanla bozulan plaklar ...
4
Arayışlar: resim ve heykelde alternatif akımlar - Sayfa 37
Sergi bu bozulan plaklarla, bozulma sürecinin kaydedildiği bantlardan oluşuyordu41 ... insan havlamaları duyulurken ve odanın dört köşesinden birer kurt köpeği yaklaşırken, sanatçı, yere yağlı pastelle 2 m çapında büyük bir plak yapmıştır.
5
Gül yetişiren adam Rasim Özdenören - Sayfa 113
Neticede bu derin sessizlik bu kez Pakdil tarafından bozulur. Pakdil, "Bu ... Plak bitince bir süre daha oturan misafirler aralarındaki meseleleri konuşamadan müsaade isteyerek ayrılırlar.145 Bu ziyaretten sonra Özdenören ve Pakdil uzun yıllar ...
Mehmet Nezir Eryarsoy, 2009
6
Diccionario español-turco - Sayfa 344
2. pillaje, saqueo. plaj ['pla3] S. playa. plak ['plak] S. disco, placa. ы bozulmak /-i/ vulg. volver a alguien loco, dar a alguien dolor de cabeza. plaka ['plako] S. placa, letrero metálico. ы numarasl matrícula (de coche). plakael ['plakud3ï] S. el que ...
Carmen Uriarte, Sonsoles Taltavull Cañete, Bilge Cerah Sunal, 2011
7
Bir dinozorun gezileri: yaşantı - Sayfa 136
Bir şeyler almak için girdiğim her bakkaldan, her şarküteriden, biraz bozulmuş halde çıkardım. Çünkü satıcı kız, istediğim ... diye sorardı. "Bunda bozulacak ne var?" diyeceksiniz. ... ve upuzun bir liste verdi. Kitap ve plâk elbette yoktu o listede.
8
Türk mûsikı̂si tarihi - 2. cilt - Sayfa 421
"Diğer taraftan piyasaya sürülen plâklar, gerek sözleri ve gerek icrâ ve uslûbları yönünden incelenmeli, kötülerinin ... birtakım uydurma havaların doldurduğu atmosferi hiçbir şeyle temizlemeye, onu dinleyen kulakları, bozulan zevkleri, ruhları ...
9
Türk folklor araştırmaları - 13. cilt - Sayfa 5982
Onları, bozmadan halktan derlendikleri gibi saklamak, arşivlerde, kataloglarda muhafaza etmek, bozulmadan yarına devretmek, her ... Aksine onları yine en geniş İmkânlarla, radyo, plâk ve televizyonla halka geriye vermek gereğini duyar.
10
Almanca-Türkçe sözlük - Sayfa 422
Bütün hesaplar bozuldu. große Pläne haben gözü büyükte olm.; auf den ~ rufen flg. dogurmak 2 (Adj.) düz, müs- tevi -e / 1. (Sonendach) tente, sayvan 2. (für e-n ... Niederdeutsch Platte / 1. levha, plaka, saç 2. F (Glatze) patel 3. (Schal12) plak ...
