Türkçe sözlükte "hızını almak" sözcüğünün anlamı

HIZINI ALMAK SÖZCÜĞÜNÜN OKUNUŞU

hızını almak

HIZINI ALMAK SÖZCÜĞÜ TÜRKÇE DİLİNDE NE ANLAMA GELİR?

Türkçe sözlükte hızını almak sözcüğünün tanımı

hızını almak Şiddetini yenmek, yatışmak. / Yavaşlamak, hızın ı yitirmek.

HIZINI ALMAK SÖZCÜĞÜNÜN ÇEVİRİSİ

Çok dilli Türkçe çevirmenimiz ile hızını almak sözcüğünün 25 dile çevirisini bulun.

Bu bölümde verilen hızını almak sözcüğünün Türkçe dilinden diğer dillere çevirisi otomatik istatistiksel çeviri ile elde edilmiştir ve temel alınan çeviri birimi Türkçe dilindeki «hızını almak» sözcüğüdür.

• Türkçe - Çince Çevirmen: 加快脚步
• Türkçe - İspanyolca Çevirmen: coger el ritmo
• Türkçe - İngilizce Çevirmen: pick up the pace
• Türkçe - Hintçe Çevirmen: गति लेने
• Türkçe - Arapça Çevirmen: تسريع وتيرة
• Türkçe - Rusça Çevirmen: ускорять темп
• Türkçe - Portekizce Çevirmen: pegar o ritmo
• Türkçe - Bengalce Çevirmen: গতি কুড়ান
• Türkçe - Fransızca Çevirmen: accélérer le rythme
• Türkçe - Malezya Dili Çevirmen: mengambil kelajuan
• Türkçe - Almanca Çevirmen: das Tempo
• Türkçe - Japonca Çevirmen: スピードを上げます
• Türkçe - Korece Çevirmen: 속도를 선택
• Türkçe - Cava Dili Çevirmen: Pick munggah kacepetan
• Türkçe - Vietnamca Çevirmen: nhận các tốc độ
• Türkçe - Tamil Çevirmen: வேகம் அழைத்து
• Türkçe - Marathi Çevirmen: गती पकडू
• Türkçe: hızını almak
• Türkçe - İtalyanca Çevirmen: accelerare il passo
• Türkçe - Lehçe Çevirmen: przyspieszyć
• Türkçe - Ukraynaca Çevirmen: прискорювати темп
• Türkçe - Romence Çevirmen: ridica ritmul
• Türkçe - Yunanca Çevirmen: επιταχύνει το ρυθμό
• Türkçe - Afrika Dili Çevirmen: haal die tempo
• Türkçe - İsveççe Çevirmen: plocka upp takten
• Türkçe - Norveççe Çevirmen: plukke opp tempoet

«HIZINI ALMAK» İLE İLİŞKİLİ TÜRKÇE KİTAPLAR

hızını almak sözcüğünün kullanımını aşağıdaki kaynakça seçkisinde keşfedin. hızını almak ile ilişkili kitaplar ve Türkçe edebiyattaki kullanımı ile ilgili bağlam sağlaması için küçük metinler.

Makaleler - Sayfa 339

... harp meydanından edebiyat alanına göçtüğünü, kendinı tüketmiş realitelerin, ideal aleminde başka bir hayat tarzı bulduklarını müşahede ettim. Bütün o yüksek heyecanlar şimdi aşkta, dostlukta, vefa ve fedakarlıkta hızını almak ister gibiydi.

Safiye Erol, 2002

Cambazlar Savaşı Yitirdi- Sağanak

... küçücük bir kıpırtı oluşuyordu, ne dealışık olduğu kokuyu yayacak olan o ürkek, o utangaçsoluklar. Yaşamanın solukları. Uçları topuzlu, kısa kamçısını çekti. Hızını almak için kimbilir belki de son bir gayretle, ortalığı uyarmak isteğiyle havayı ...

Adnan Özyalçıner, 2014

Paris Düşerken

Hızını almak ister gibi bir parça açıldı pencereden vehaykırdı: “Açulan namussuz,yoksa kurşunu yersin!” Gerçekten de,oparlak ve pisışıklı lekeye ateş etmek üzereydi ki, bir patlama sesi çınlattı ortalığı. Ve sağ ayağının üzerinde dans edermiş ...

İlya Ehrenburg, 2013

İNGİLİZCE: İNGİLİZCE - Sayfa 178

... workers have slowed down in our factory. Fabrikamızda işçiler. I think I said rude words but it was slip of the tongue. Today we have in the cities many workers slopping about. Slow down up: Yavaşlamak, yavaşlatmak, hızını almak One of his.

MEHMET POLAT, 2014

Resimli Türkçe sözlük - Sayfa 257

Hızını almak I) şiddetini yenmek, yatışmak : Fırtına hızını aldı. 2) yavaşlamak, hızını yitirmek. hızar o. Far. Tahta ve kereste biçmeye yarayan, çoğu su gücüyle çalışan büyük bıçkı. Hızır öz. o. ölümsüzlüğe kavuşmuş olduğuna inanılan bir ulu kişi.

Türk Dil Kurumu, ‎Kemal Demiray, ‎Muammer Bakr, 1977

The Agendaneers I {Turkish}: Schematoria - Sayfa 37

"-Bir bana onun varlığı benim coşku göstermek için bir çaba benim hızını almak için mükemmel bir bahane veren kayda değer saçak fayda elde etmişti argüman; ve benim geri durumun sorumlusu onu yerleştirerek,-böylece aptal olma ...

Richard W. Custer, 2014

Tatlı Kız

Koşu bandı herbiriki dakikada, yokuş yukarı koşma durumuna gelinceye kadar hızını veeğimini artırıyor. Oradakiler ... Bütün bunlarınnasıl başladığını açıkladım; kızıma UQTS tanısı konduktan sonra hepimiz test almak zorundaydık. Son olarak ...

Dan Alatorre, 2014

Diyelim: Söz arasinda - Sayfa 52

Çıkmasın onların buyurduklarından demiyorum, gelenek karşısında el-pençe divan duranları sevmem, hiçbir zaman sevmedim, gelenek aşılmak ister, aşmak hızını verirse yaratıcıdır. Ama onu aşmak, ondan daha ileri gitmek hızını almak için ...

Nurullah Ataç, 1970

İngilizce-Türkçe çağdaş iş dünyası sözlüğü - 2. cilt - Sayfa 859

calling (tetefon) acete çevirme sistemi; - check hız kontrolu; - control hız kontrolu; - cop motorize polis; sürücülerin hızını ... breakneck - aşın hız; to corner at - ok hızıyla köşeyi almak; cruising - seyir hızı; to cut - hız kesmek; exces- sive - aşın hız; ...

Ender Gürol, ‎Ali Kılıçlıoğlu, 1994

Fransızca-türkçe: resimli büyük dil kılavuzu ... - Sayfa 424

Elan n.m. Hız, atılma, savlet : prendre son- elan = hızını almak. Hamle : franchir un fosse d" im seul elan = bir hendeği bir hamlede geçmek. /•'ı'g-.Şiddetli ve geçici temayül. Elan n.m. Şimalî Avrupa'yla Amerika'da bulunan büyük bir geyik : sığın ...

Reşat Nuri Güntekin, ‎Ali Süha Delilbaşı, ‎Nurullah Ataç, 1935