Bedeutung von "ayak basmamak" im Wörterbuch Türkisch

AUSSPRACHE VON AYAK BASMAMAK AUF TÜRKISCH

ayak basmamak

WAS BEDEUTET AYAK BASMAMAK AUF TÜRKISCH

Definition von ayak basmamak im Wörterbuch Türkisch

tritt überhaupt nicht auf.

ayak basmamak Bir yere hiç uğramamak.

ÜBERSETZUNG VON AYAK BASMAMAK

Erfahre, wie die Übersetzung von ayak basmamak auf 25 Sprachen mit unserem mehrsprachigen Übersetzer Türkisch lautet.

Die Übersetzungen von ayak basmamak auf andere Sprachen, die in diesem Bereich vorgestellt werden, sind zustande gekommen durch automatische statistische Übersetzung, wobei die Basiseinheit der Übersetzung das Wort «ayak basmamak» in Türkisch ist.

• Übersetzer Deutsch - Chinesisch: 达放电
• Übersetzer Deutsch - Spanisch: hasta el alta
• Übersetzer Deutsch - Englisch: up to discharge
• Übersetzer Deutsch - Hindi: छुट्टी करने के लिए ऊपर
• Übersetzer Deutsch - Arabisch: تصل إلى الوفاء
• Übersetzer Deutsch - Russisch: до разряда
• Übersetzer Deutsch - Portugiesisch: até a alta
• Übersetzer Deutsch - Bengalisch: পা ধাক্কা
• Übersetzer Deutsch - Französisch: à la décharge
• Übersetzer Deutsch - Malaysisch: kaki untuk menolak
• Übersetzer Deutsch - Deutsch: die Entlastung
• Übersetzer Deutsch - Japanisch: 放電まで
• Übersetzer Deutsch - Koreanisch: 방전 까지
• Übersetzer Deutsch - Javanisch: mlaku kanggo push
• Übersetzer Deutsch - Vietnamesisch: lên để xả
• Übersetzer Deutsch - Tamil: தள்ள கால்
• Übersetzer Deutsch - Marathi: ढकलणे पाऊल
• Türkisch: ayak basmamak
• Übersetzer Deutsch - Italienisch: fino a scaricarsi
• Übersetzer Deutsch - Polnisch: do rozładowania
• Übersetzer Deutsch - Ukrainisch: до розряду
• Übersetzer Deutsch - Rumänisch: până la descărcarea de gestiune
• Übersetzer Deutsch - Griechisch: στην απαλλαγή
• Übersetzer Deutsch - Afrikaans: tot ontslag
• Übersetzer Deutsch - Schwedisch: upp till laddas ur
• Übersetzer Deutsch - Norwegisch: opp til utslipp

10 BÜCHER, DIE MIT «AYAK BASMAMAK» IM ZUSAMMENHANG STEHEN

Entdecke den Gebrauch von ayak basmamak in der folgenden bibliographischen Auswahl. Bücher, die mit ayak basmamak im Zusammenhang stehen und kurze Auszüge derselben, um seinen Gebrauch in der Literatur kontextbezogen darzustellen.

Arkadaş Türkçe sözlük - Sayfa 109

(bir yere) ayak basmak 1) ulaşmak, varmak, ör. Sabahın sekizinde İstanbul'a ayak basmak güzeldi. 2) girmek, gelmek, uğramak. ör. Oraya bir daha ayak basmak istemiyorum, (bir yere) ayak basmamak 1) hiç gelmemiş ya da gitmemiş olmak.

Ali Püsküllüoǧlu, 1994

Deyimlerimizin sözlüğü - Sayfa 52

Ayağını yere/toprağa basmak: Hayal kurmayı bırakıp gerçekçi olmak. Ayağını yorganına göre uzatmak: Giderini gelirine göre ayarlamak. Gelirine göre harcamak. Ayağı/ayakları suya değmek/ermek: Neden sonra gerçeği anlamak/ görmek.

Asım Bezirci, 1990

Esir şehrin insanları - Sayfa 143

Kendisini palaskasıyla, aptesthanede astı. Görenler bağrıştılar. Koştuk. Çivi alçak olduğundan ayaklarını yukanya toplamıştı. Korkunç bir şey! Hayata ayak basmamak için, vücudunu iki büklüm edebilmek... Boynu biraz bükülmüştü. Nedense ...

Kemal Tahir, 2007

Sınıf Arkadaşları

Hizmetçi kızların neden dolayı kendisine hizmet görmek istemediklerini ta eve gidinceye kadar düşündü, bunu bir türlü yorumlayamadı ve Kevkep'lere bir daha ayak basmamak için kendi kendisine söz verdi. 41 Tirşe: Yeşilimsi mavi. 42 İaşe: ...

Cevdet Kudret, 2013

Hedefi Meçhul Cephe Galiçya:

Avusturyalı teğmenin gündüz gözüyle ayak basmağa cesaret edemediği bu tepede ise Mehmetçikler siperlere kurulmuşlar, birbirleriyle el şakası bile yapıyorlardı. Loner'i tabur kumandanının yanına götürdüm, o da kandıramadı, o boyuna: ...

Muzaffer TAŞYÜREK, 2014

Reşahat

İlerleme yolunda «Allahtan başka maksut yoktur» ölçüsü gelir. Yolu bitirip «Allahta seyr» eşiğine ayak basmadan «Allahtan başka mevcut yoktur» fikri küfürdür. Buyurdular: – Sünneti kendisine farz edinmeyen her isteklide din eksiktir.

Necip Fazıl Kısakürek, 2014

Gönül Nimetleri: El-Mevahibü'l Ledüniyye

Allahın Resûlü vücut âlemine ayak basmadan, ezellerin ezelinde nasıl nebîlikle sıfatlandırılmış olabilir? (Dış ve sığ mantık sıkıntısından başka birşey belirtmeyen böyle bir suâle yer verici bir kafa hayâl edilecek olursa) ona da cevap hazır.

Necip Fazıl Kısakürek, 2014

Cihadi Halife: Uluslararası Terörizm Üzerine Gerçeklerden ... - Sayfa 68

Matt, Afganistan'a ayak basmadan önce Sovyet-Afgan savaşını çok iyi etüt etme fırsatını bulmuştu. Internet'ten konu hakkında sayısız makaleler okumuş, fotoğrafları incelemiş ve bunu özel bir ilgi odağı haline getirmişti kendisi için. Özellikle bu ...

Yüce Ağanoğlu, 2012

Kırmızı Pazartesi:

Ama piskopos toprağımıza ayak basmadan geçip gittikten sonra, örtbas edilmiş olan öteki haber artık bir rezalet boyutuna ulaşmıştı. İşte kız kardeşim Margot bu haberi o sırada tüm ayrıntılarıyla ve acımasızlığıyla öğrenmişti: Angela Vicario, ...

Gabriel García Márquez, 1988

Gökkuşağı Yolcusu:

Böylece uzakdiyarlardan gelen gemilerintayfa veyolcuları karaya ayak basmadan önce bir çeşit taramadan geçirilirmiş. Ecdadın hassasiyetine hayran olmamak elde değil. Tabii bu uygulama dönemin limanı olarak İzmir'in de önemine birişaret ...

Gökhan Gökçe, 2014

4 NACHRICHTEN, IN DENEN DER BEGRIFF «AYAK BASMAMAK» VORKOMMT

Erfahre, worüber man in den einheimischen und internationalen Medien spricht und wie der Begriff ayak basmamak im Kontext der folgenden Nachrichten gebraucht wird.

21 mayıs perşembe _ Günlük burç yorumları

... geri hareketiyle örtüştüğü için, hesapsız işlere kalkışmamak, parayla alakalı her işinizi iyi kontrol etmek, takip etmek, yaş tahtaya ayak basmamak gerekiyor. «Mynet Haber, Mai 15»

Lağım Kokusu, İnsan Dokusu

Ve bu bademleri soyup, haltın üstüne kondurup afiyetle yiyenlerin ataları; ortaçağda “pis suya ayak basmamak” için tabanı yükseltilmiş tahta takunyanın mucitleri ... «Cumhuriyet, Sep 14»

Korsanların korkulu rüyası SAT timleri

Bizim burada, 'No boots on the ground' (karaya ayak basmamak) diye bir prensibimiz var. Bu sebeple, görüşeceğimiz herkesi biz gemimizde ağırlıyoruz. «Ensonhaber, Mär 12»

Kaybedenler Kulübü

Ben o denize dalıp açılmak, uzun süre karaya ayak basmamak istiyorum. Mert'in dediklerini duymuyorum; işime gelmiyor. Bazen doğruları sevmiyorum. «Milliyet, Aug 11»