Bedeutung von "gevretilmek" im Wörterbuch Türkisch

AUSSPRACHE VON GEVRETILMEK AUF TÜRKISCH

gevretilmek

WAS BEDEUTET GEVRETILMEK AUF TÜRKISCH

Definition von gevretilmek im Wörterbuch Türkisch

Erschöpft sein.

gevretilmek Gevremek işi yapılmak.

ÜBERSETZUNG VON GEVRETILMEK

Erfahre, wie die Übersetzung von gevretilmek auf 25 Sprachen mit unserem mehrsprachigen Übersetzer Türkisch lautet.

Die Übersetzungen von gevretilmek auf andere Sprachen, die in diesem Bereich vorgestellt werden, sind zustande gekommen durch automatische statistische Übersetzung, wobei die Basiseinheit der Übersetzung das Wort «gevretilmek» in Türkisch ist.

• Übersetzer Deutsch - Chinesisch: 脆化
• Übersetzer Deutsch - Spanisch: fragilización de
• Übersetzer Deutsch - Englisch: embrittlement to
• Übersetzer Deutsch - Hindi: embrittle
• Übersetzer Deutsch - Arabisch: التقصف ل
• Übersetzer Deutsch - Russisch: охрупчивать
• Übersetzer Deutsch - Portugiesisch: fragilizam
• Übersetzer Deutsch - Bengalisch: embrittlement করতে
• Übersetzer Deutsch - Französisch: à une fragilisation
• Übersetzer Deutsch - Malaysisch: kepada kerapuhan
• Übersetzer Deutsch - Deutsch: Versprödung
• Übersetzer Deutsch - Japanisch: 脆化
• Übersetzer Deutsch - Koreanisch: 취화
• Übersetzer Deutsch - Javanisch: kanggo embrittlement
• Übersetzer Deutsch - Vietnamesisch: embrittle
• Übersetzer Deutsch - Tamil: embrittlement முடிவை இதிலிருந்து செய்ய
• Übersetzer Deutsch - Marathi: embrittlement करण्यासाठी
• Türkisch: gevretilmek
• Übersetzer Deutsch - Italienisch: embrittle
• Übersetzer Deutsch - Polnisch: kruszy
• Übersetzer Deutsch - Ukrainisch: охрупчиваются
• Übersetzer Deutsch - Rumänisch: embrittle
• Übersetzer Deutsch - Griechisch: ευθραυστότητα να
• Übersetzer Deutsch - Afrikaans: broos om
• Übersetzer Deutsch - Schwedisch: försprödas
• Übersetzer Deutsch - Norwegisch: sprøhet

9 BÜCHER, DIE MIT «GEVRETILMEK» IM ZUSAMMENHANG STEHEN

Entdecke den Gebrauch von gevretilmek in der folgenden bibliographischen Auswahl. Bücher, die mit gevretilmek im Zusammenhang stehen und kurze Auszüge derselben, um seinen Gebrauch in der Literatur kontextbezogen darzustellen.

Dil kılavuzu - Sayfa 204

... gevis gevisgetlren0 mücterre gev¡sgetirenler° mücterre gevis getirmek gevisgetirmeyenler gevmek gevrek gevrekçi gevreklesmek gevrekllk gevreme gevremek gevretilmek gevretme gevretmek gevsek gevsek ogizli gevseklik" aTalet, kesel, ...

Nijat Özön, 1985

Kalkinma önderleri - Sayfa 45

kmek, soba üstünde ya da mangalda gevretilmiş bazlamadan başka bir şey değildi. Yanında soğan sarımsak gibi katıkları da olabiliyordu. Ya da gevretilmiş bazlamanın arasına tuz - biber ekip öylece yiyorlardı. Hem de ayak üstü.

H. Serinken, 1971

Türk kimliği: Halkbilimi verileri zemininde Türk kimliği - Sayfa 480

Gevretilmiş yufkalar üzerine yatıp yatakta tepiştikçe {ikan kütürtüyü duyanlar, Padişahın karısının kemikleri kırılıyorlar diye telâşlanıyorlar/nış . O ise 'Vay Allahım ölüyorun' diye bağırarak hakkında kaygılanmayı bir kat daha artırıyormuş. İstediği ...

Ahmet Tacemen, 1998

Türkçedeki yabancı sözcükler sözlüğü - Sayfa 409

... kurşun- renginde, akkor derecede kıvılcım çıkararak oksitlenen, atom enerjisi kaynağı olarak kullanılan ışınetkin bir element. tost a. tng. arasına yağ sürülüp, f>eynir, sucuk gibi bir katık konu- arak özel makinesiyle kızartılıp gevretilmiş ekmek ...

Ali Püsküllüoğlu, 1997

Tarihi, kültürü, folkloruyla Karaözü: Ardahan, Güvenç, ... - Sayfa 302

... edilerek kısık ateşte pişirilir. Üzerine ince ince doğranmış ve yağda kızartılmış soğan dökülür. Yanına biryüzü gevretilmiş peynirli yufka dürmeci hazırlanır. Sabahları kaşıklanır. EKMEK AŞl Kurumuş yufka ekmek artıkları bir bohçada biriktirilir.

Ahmet Özerdem, 1994

Ferah: - Sayfa 111

81 Tekrar fırına konup gevretilmiş ekmek demek olan peksimet, özellikle askerin, savaş sıralarındaki ekmeği idi. Çok çok hazırlanıp yığılmış peksimet olmadığından; hazırda yetecek kadar çok peksimet bulunmadığından...' 82 Kendime buğday ...

Zekerivyazade, 1975

Ocak taşı - Sayfa 80

Torbalara konup suyu sızdırılmış yoğurtlar, Kesik'in soğuk suyu ile özenir, içme kızartılıp gevretilmiş yufka ekmek ufalanır, çalakaşık yenirdi. Yine öyle yapıldı. Çocuklar hoşnuttu hallerinden, kadınlar hoş. nuttu, ama erkeklerin gözleri karanlık ...

İbrahim Sarıibrahimoğlu, 1968

Acı yol - Sayfa 17

Buğday geniş kazanlarda kaynatılır, kurutulur, köye yakın değirmenler aylarca «bulgur düzeni» tutar. Yetiştiremeyen taş dibeklerde döver. Kışın ocak başında gevretilmiş şibit ekmeğe tad verecek bulgur aşıdır. Yaz mevsiminde «ova» nın tek ...

Tahir Kutsi Makal, 1964

Ferah: Cerbe fetihnamesi - Sayfa 158

Peksimet — Dilim halinde kesilmiş ve tekrar fırına konup gevretilmiş ekmek. Peşkeş — Armağan, hediye, sunu. Peşkeş vermek — Armağan vermek, hediye vermek, sunu sunmak. Piyade — Yaya. Osmanlı beyliğinin kuruluşunda Türkler ...

Zekeriyazade Çelebi, ‎Orhan Şaik Gökyay, 1975