トルコ語でLÂFI UZATMAKはどんな意味ですか？
トルコ語辞典で«lâfı uzatmak»の
元の定義を見るをクリックします。
トルコ語辞典でのlâfı uzatmakの定義
会話を長くする会話を不必要に他の言葉にとどめる。 lâfı uzatmak Konuşmayı gereksiz bir biçimde başka sözlerle sürdür mek.
トルコ語辞典で«lâfı uzatmak»の
元の定義を見るをクリックします。
«LÂFI UZATMAK»に関連するトルコ語の本
以下の図書目録から
lâfı uzatmakの使いかたを見つけましょう。
lâfı uzatmakに関する本とトルコ語文献で使われた文脈を提供するための簡単な抜粋文。
1
Deyimler Sözlüğü: Türkmen Türkçesi – Türkiye Türkçesi
Sırası geldiği için, yeri geldiğinden. gepiñgısğası: Uzun lâfın kısası,kısacası. gepiñ gısğa yeri: Uzun sözün kısası, kısacası. ... Lâfı uzatmak, sözü uzatmak, gereğinden fazla konuşmak, yerliyersiz konuşup durmak, dereden tepeden konuşmak, ...
Mehmet Kara, Mehmet Nebioğlu, Cihan Dinar, 2014
2
Örnekleriyle türkçemizin açıklamalı büyük deyimler sözlüǧü ...
LAFI DEĞİŞTİRMEK : Söylemekte olduğu şeyleri bırakıp başka bir konuya atlamak. LAFI AĞZINDA GEVELEMEK : Söylemek istediklerini kesin olarak söylemeyip boş laflarla işi uzatmak. «Şimdi de lafı geveleyip duruyorlar.» Rauf Tamer.
Hamidoğlu Fethi Gözler, 1975
3
Deyimlerimizin sözlüğü - Sayfa 262
Lafını / lakırdısını / sözünü etmek: Bir kimse / şey üzerine konuşmak. Lafını / sözünü kesmek: Bir kimsenin konuşmasını bitirmesine fırsat vermemek. Lafını şaşırmak: Ne diyeceğini bilememek. Lafı uzatmak: Bir konuyu ana çizgisinden ayırarak ...
4
Düzyazılar 2: Konuşmalar, Konferanslar
Çok zaman bizi açıklama yapmakkülfetinden, lâfı uzatmak külfetinden korur.İlle didaktik doğrultudaolmasışart değil,hikmet'in. Lirizmde büyük hikmetler var.Bir aşk şiirinde,korkunç birağıtta, yahutçok güzelbir neşe şiirinde ebedî bir hikmet ...
Sanki öyle. – ?... Lâfı uzatmak gereksizdi. Kemâl Servet'i bu kez dikkatlice süzdü. Hâlsiz görünüyordu. Veonutekrar kazanmalıydılar. – Yatmaktan sıkıldım. İyiyim ben! Kemâl, Servet'in aniden yataktan kalkmaya çalıştığını görünce telaşla tuttu. –
Sebahattin CEYLANER, 2014
6
Ben Seni Unutmak İçin Sevmedim: - Sayfa 83
lafı uzatmak veya Nazlı'ya bir kompliman yapmak gibi bir niyeti yoktu. Buna rağmen bu sözlerden Nazlı çok memnun olmuştu.Zaman zaman Nazlı'ya bakmakla beraber Doçent Bey çok az konuşuyor ve hiç kompliman yapmıyordu.Ya hanımlar ...
Yılların tecrübesinin damıtılmış şeklidir. Hikmet budur.Farsklasiklerini düşünürsek Hafız'da Sadi'de, öyle sözlervardır ki bunlar atasözünün yalınlığındançok üstün,olgun vecizeleridir. Çok zaman bizi açıklama yapmak külfetinden, lafı uzatmak ...
Hakk'tan gayrı her şeye imsak etmek demektir. Bütün bir ömür boyunca tutulur. Kısaca anmadan geçemedim. Koca velîler yolu olduğu için lafı uzatmak haddim değil. ELVEDA1 Rahmetli annem bana eski Trakya hanımlarını anlatırdı, nasıl taze ...
9
Okulda Uzaylı Avı: - Sayfa 93
Müdür yardımcısı lafı daha fazla uzatmak istemiyordu. - Hafta sonu kütüphaneyi hallet, dedi. Peyami Efendi odadan tam çıkıyordu ki, elindeki kâğıdı uzattı ve: - Son yazdığım şiiri okur musu- nuz? Siz şiirden anlarsınız, dedi. Müdür yardımcısı ...
Bu mahcubiyet üzerine kurmay albay lafı fazla uzatmak istemedi. Kararlı bir seslekonuyu bağladı. “Evet, durumbudur. Harekât merkezimiz Diyarbakır Havaalanı'ndaki askeribölgede kurulmuştur. İdareyi oradan sağlayacağız. Şimdi ne yapmayı ...
用語«LÂFI UZATMAK»を含むニュース項目
国内外の報道機関が語った内容や、次のニュース項目の文脈から
lâfı uzatmakという用語がどのように使われているかを調べてみましょう。
“Casus gazeteci!”
Lâfı uzatmak istemedim ve: “Tamam kardeşim, verdiğin bilgilere teşekkür ederim ama ben böyle şeylerle ilgilenmek istemiyorum.” diyerek telefonu kapattım… «Sözcü, 10月 14»
Taha Kıvanç - Amerika'nın 12 Eylül sicili
Lâfı uzatmak istemediğim için kısa tutacağım: 1980 yazından aylar önce Ankara'dan ayrılmıştı Ron Spiers, yerine atanan James W. Spain 1980 yılının şubatında ... «Timeturk, 4月 12»
