Significado de "donakalmak" no dicionário turco

PRONÚNCIA DE DONAKALMAK EM TURCO

donakalmak

O QUE SIGNIFICA DONAKALMAK EM TURCO

definição de donakalmak no dicionário turco

não sei o que fazer e o que dizer por um tempo.

donakalmak Şaşırıp bir süre ne yapacağın ı, ne diyeceğini bilememek.

TRADUÇÃO DE DONAKALMAK

Conheça a tradução de donakalmak a 25 línguas com o nosso tradutor turco multilíngue.

As traduções de donakalmak a outras línguas apresentadas nesta seção foram obtidas através da tradução automática estatística; onde a unidade essencial da tradução é a palavra «donakalmak» em turco.

• Tradutor português - chinês: 冻结
• Tradutor português - espanhol: congelar
• Tradutor português - inglês: freeze
• Tradutor português - hindi: फ्रीज
• Tradutor português - arabe: تجمد
• Tradutor português - russo: замораживать
• Tradutor português - português: congelar
• Tradutor português - bengali: শিলীভূত করা
• Tradutor português - francês: geler
• Tradutor português - malaio: membatu
• Tradutor português - alemão: frieren
• Tradutor português - japonês: 凍結
• Tradutor português - coreano: 동결
• Tradutor português - javanês: petrify
• Tradutor português - vietnamita: đông lại
• Tradutor português - tâmil: கல் போன்ற கடினப்
• Tradutor português - marata: petrify
• turco: donakalmak
• Tradutor português - italiano: congelare
• Tradutor português - polonês: zamrażać
• Tradutor português - ucraniano: заморожувати
• Tradutor português - romeno: congela
• Tradutor português - grego: πάγωμα
• Tradutor português - africâner: vries
• Tradutor português - sueco: frysa
• Tradutor português - norueguês: fryse

10 LIVROS EM TURCO RELACIONADOS COM «DONAKALMAK»

Descubra o uso de donakalmak na seguinte seleção bibliográfica. Livros relacionados com donakalmak e pequenos extratos deles para contextualizar o seu uso na literatura.

Türkçede mecazlar sözlüğü: 700 sınıfa ayrılmış 5000 madde - Sayfa 188

DONAKALMAK. Donakalmak B. Sa§ma. DONATMAK Donatmak B. Sövme. DONSUZ Donsuz B. Yoksulluk. DOST Dosta düsmana karsi B. Itibar. Dostlar ah§veriste görsün B. Gös- teri§. DOYGUNLUK Doygunluktan gelmek B. Gösteri§.

Mehmet Ali Ağakay, 1949

Masallar ve eğitimsel işlevleri - Sayfa 126

[33] -"Şaşkınlıktan donakalmak." "Şaşkınlıktan donakalmış." [33) "...bir an şaşkınlıktan donakalmış." [83) -"Yoldan çıkarmak." "....karısı onu yoldan çıkarmak istemiş...." [35] -"Yüz bulamamak." "....hiç yüz bulamamış," [35] " ama yüz bulamayınca.

Muhsine Helimoğlu Yavuz, 2002

Gençler için nutuk - Sayfa 113

110) Eski Türkiye Türkçesinde çok kullanılan kurallı birleşik fiillerdendir: -ul-ü ; -al-e" zarf-fiil ekleri ve "ita/-" fiiliyle yapılmaktadır. baka kal- "şaşırıp kalmak" (DK, 73-9), dana kal-ltana kal- "şaşakalmak, donakalmak" (TS, s. 991), danlaya kal- ...

Mustafa Kemal Atatürk, ‎Sinan Bayraktar, 2006

Yeni Türk edebiyatında öykü: Öykücüler ve öykü ... - 5. cilt - Sayfa 52

Mesela sinematografik anlatım biçimiyle görsel bir yapının oluşturulduğu Donakalmak 1 / Donakalmak II öykülerinde bir küçük kar taneciğinin objektifinden gösteriyor bize apartman içinde sıkışıp kalmış ilişkilerini, kent yaşamını;.. Veya gazete ...

Ömer Lekesiz, 1997

Ejderhaların Yükselişi (Krallar ve Büyücüler—1. Kitap):

O sıradabir ışık patlaması gördü vebir yaratık Ateş Duvarlarından fırlarken donakalmış bir şekilde izledi. Yaratık ateşleriçindeydi ve hemen yanındaki oğlanın üstüneinip onuyere yapıştırdı. Trol halaateşler içindeykenoğlanla birlikte yerde ...

Morgan Rice, 2015

Türkisch-deutsches Wörterbuch - Sayfa 304

Sona kalan donakalir. donaklamak s. donakalmak donanim 1. naut. Takelage /, Takelwerk n 2. techn. Rüstung, Armatur /3. Verzierungen pl., Ausschmückung/ 4. mus. (Tonarten-)Vorzeichnung/5. Turngeräte pl. donanma 1. Vs. zu donanmak 2.

Karl Steuerwald, 1988

Deyimler Sözlüğü: Türkmen Türkçesi – Türkiye Türkçesi

Donakalmak, şaşırıpbir sürenediyeceğini ve ne yapacağını bilememek. 2.Cimrilik etmek, pintice davranmak. daşı cäcekiçi möcek: Dışısüsiçi pis,dışıkalaylı içi alaylı, dışı güzel görünüşlü amaiçiberbat. daşına duzak gurmak:Hile etmek,hilekârlık ...

Mehmet Kara, ‎Mehmet Nebioğlu, ‎Cihan Dinar, 2014

Türkiye'den Doktor Geldi:

Herkes ne yapacağını bilemeden donakalmış sessizce İmdat Bey'e bakıyordu. İlginç birmanzara oluşmuştu. Bir tarafta boğulmaktaolanve yardım bekleyen birisi vediğertarafta da ne yapması gerektiğini bilemeyen insanlar. Bubirrüya değildive ...

Metin TOPKARAOĞLU, 2014

Kiram kiyim kitlik - Sayfa 66

Başlarını ileri uzatıp donakalan Aksöğütlü, donakalmış insanlara baktı... Donakalmıştı kapıdan bakanlar da. Sanki kendileri geçirmişler gibi, böyle bir felaketi, donakal- mışlardı. Belki felâketin ağırlığından değil de. kar- şılaştıkları manzaradandı ...

Yusuf Ateş, 1976

Çaǧdaş Türkiye Türkçesindeki fiillerin durum ekli ... - Sayfa 139

domuz+la§-. dona-t-. donakal-. don-. dosya+la-. do-y-. dök- döl+le- dön- dur-akla- dur-ala- duru+la- duru+l- l duygu+lan- duy-. +de bu pazarlarda doldu 23 s, ubatta doluyor a§k mevsiminde doldugunu iki gözlerinde dolup bir anda doldun +le ...

Tahir Kahraman, 1996

5 NOTÍCIAS NAS QUAIS SE INCLUI O TERMO «DONAKALMAK»

Conheça de que se fala nos meios de comunicação nacionais e internacionais e como se utiliza o termo donakalmak no contexto das seguintes notícias.

Önce oku sonra gez!

“Sanat karşısında donakalmak yerine sanatın bir parçası olabilmek” tezini sınamak üzere düzenlediği gösteriden olumlu sonuç alınca da modern sanatın –yeni- ... «Radikal, set 15»

Ekşi Sözlük erkeği ve taciz kültürü

Korku var, dehşete düşüp donakalmak var. Bağırmak istediğin halde sesinin çıkmaması var. Tacizin üzerine bir de dayak yemeyi göze alamamak var. «Radikal, fev 15»

Bir 'kırılgan beşli' öyküsü

Sona kalıp da donakalmak istemeyenler hızla pozisyonlarını azalttılar, hatta tamamen boşalttılar. Hisse senetlerinden nakde, uzun vadeden kısaya, yerel para ... «Zaman Gazetesi, abr 14»

'Alo Fatih' üniversiteye dadanırsa!

Nedir kıdem durdurma derseniz, memuriyette donakalmak gibi bir şey. Zam vesaire hak getire. Ama daha güzel açıklamam gerekirse kıdem durdurma şu: Ethem ... «Radikal, fev 14»

Kör parmağım gözüne (18+ seçim yazısı)

“Şaşkına çevirmek, sersemletmek, stupefy: Duygu yoksunluğu, duygusuzluk uyuşukluk, bitkinlik, şaşkınlıktan donakalmak stun. Uyuşukluk, stupor duyarsızlık ... «soL Haber Portalı, jun 11»