Înțelesul "mastı" în dicționarul Turcă

PRONUNȚIA MASTI ÎN TURCĂ

mastı

CE ÎNSEAMNĂ MASTI ÎN TURCĂ?

Definiția mastı în dicționarul Turcă

Masti urechi sunt lungi și joase, picioare scurte, rasa câine pitice.

mastı Kulakları uzun ve düşük, bacakları kısa, bodur bir köpek cinsi.

TRADUCEREA MASTI

Găsește traducerea mastı în 25 de limbi cu traducătorul nostru multilingv înTurcă.

Traducerile mastı din Turcă în alte limbi prezentate în prezenta secțiune au fost obținute prin traducerea statistică automată; unde unitatea esențială a traducerii este cuvântul «mastı» în Turcă.

• Traducător din Turcă - Chineză: 獒
• Traducător din Turcă - Spaniolă: mastín
• Traducător din Turcă - Engleză: mastiff
• Traducător din Turcă - Hindi: एक प्रकार का बड़ा कुत्ता
• Traducător din Turcă - Arabă: الدرواس كلب ضخم
• Traducător din Turcă - Rusă: дог
• Traducător din Turcă - Portugheză: mastim
• Traducător din Turcă - Bengali: একজাতের কুকুর
• Traducător din Turcă - Franceză: mastiff
• Traducător din Turcă - Malaeză: mastiff
• Traducător din Turcă - Germană: Dogge
• Traducător din Turcă - Japoneză: マスチフ
• Traducător din Turcă - Coreeană: 마스티프
• Traducător din Turcă - Javaneză: mastiff
• Traducător din Turcă - Vietnameză: chó lớn giữ nhà
• Traducător din Turcă - Tamilă: மஸ்டிஃப்
• Traducător din Turcă - Marathi: एक दांडगा कुत्रा
• Turcă: mastı
• Traducător din Turcă - Italiană: mastino
• Traducător din Turcă - Poloneză: dog angielski
• Traducător din Turcă - Ucraineană: дог
• Traducător din Turcă - Română: buldog
• Traducător din Turcă - Greacă: μαντρόσκυλο
• Traducător din Turcă - Afrikaans: bulhond
• Traducător din Turcă - Suedeză: mastiff
• Traducător din Turcă - Norvegiană: mastiff

CĂRȚI ÎN TURCĂ ÎN LEGĂTURĂ CU «MASTI»

Descoperă întrebuințarea mastı în următoarea selecție bibliografică. Cărți în legătură cu mastı și extrase din aceasta pentru a furniza contextul de întrebuințare al acestuia în literatura Turcă.

Trabzon Maçka etimoloji sözlüğü - Sayfa 178

DS Trabzon için olumlu sonuç vermeyecek söz ve davranışta direnmek, bir işi çok incelemek, bir şeyin üzerine vurmak anlamlarını verir. MASTİ: İhtiyar, çirkin kadın. Gerçek anlamı dişi köpektir. DS: mastı, masti av köpeği Kocaeli, dişi kedi, ...

Kudret Emiroğlu, 1989

Dambur tarihi: Hemşen-Purim : etimolojik sözlük - Sayfa 184

Laz., Kasa. İtl, Cassa. Kedi Köpeğin Dişisi: H.T, Masti. Tr„ Masti . İtİ, Mastino. İng, Mastif. Fran , mastı Lahana: H.T, Lağana. Tr, Lahano. Laz, Lahana. Dalda Kalmış Artık Mahsul: H.T, Aposori. Tr., Aposori Hayvan Yiyeceği Kabı (Ağaçtan): H.T, ...

Sebahattin Arıcı, 2008

Beyazsu köyü: bir köy araştırması - Sayfa 51

Yeni başlıyan hastalar için şu ilâç yapılır: Mastı(2) köpeğin başı yakılır, külü sabah, akşam balla yedirilir (İnce hastalık, yani verem köylerde yoktu; bu hastalık köylerde bilinmezdi). Uyuz için Pazar'dan alınan ilâcı kükürte katarlardı. Yedi sabah ...

Süleyman Kazmaz, 1994

Çerkez Ethem - Sayfa 458

İsmail Efe ve Tahir Efe ile görüşüp yeterli kuvvet hazırlayarak hemen Kir- mastı istikametine hareket ediniz. "Eğer mümkün ise Davut'u kaçırmayalım. . .Kuvvetiniz yeterli değilse karşıdan karşıya düşmanı tâciz ediniz... Kirmastf nın işgalinden ...

Ahmet Efe, 2007

Makaleler: Eski Türkiye Türkçesinden Osmanlı Türkçesine - Sayfa 149

... gitmec = kız, kızan = oğlan, cılız = küçük,... göblez = köpek yavrusu, taraş = zağar, çomar = koyun köpeği, mastı = fino köpek, yetegen = tazı, çınak = arslan, saplıca = kızıl kiraz, kişne = vişne, ballıdarı = incir, kelem = lahana, kızıl ağaç = havuç ...

Musa Duman, 2008

Evliya Çelebi:

... sayuveri:mezarlık, sinyeri:mezarlık, tahirlik: hamam, savu: ağlamak, gabluz: yavru köpek, tola: zağar,çomar: koyun köpeği, mastı:fino köpeği,yetekez: tazı, çınak: aslan, saplıca: kiraz, kişne: vişne, ballıdarı: incir, kelem: lahana, kızılağaç: havuç ...

Yusuf ÇETİNDAĞ, 2014

Muslim Saints of South Asia: The Eleventh to Fifteenth ... - Sayfa 183

... meñ nanga ̄, ra ̄t ko tha ̄ meikha ̄ne meñ Jubba, khirqa, kurta ̄, t'opı ̄ mastı ̄ meñ in'a ̄m kiya ̄ The Shaikh, who is naked in the mosque, was in the winetavern last night. In his drunkenness he pledged his coat, his patched cloak, ...

Anna Suvorova, ‎Professor of Indo-Islamic Culture and Head of Department of Asian Literatures Anna Suvorova, 2004

Türk mitolojik sistemi - 2. cilt - Sayfa 325

Al + bastı Al + Karısı Al+Arvadı Al + mastı Al + Ana Al+bıs Al+kali Al + mazı Al+pas Al+pab vb. Mitolojik Ana ve Yer-Su kültüyle hemen hemen alakasını koparmış Albastı demonik varlığı, Orta Asya'da biraz Jelmauz-Kempir'e, biraz da demir ...

Fuzuli Bayat, 2007

Sicill-i Osmanî. 1

(III. 354) Abdülkerim Efendi (Müftî) (Şeyh) Karamanlıdır. Kadiridir. Karabâlî'den tarikatı öğrendi. Fıkıhta tam mahareti vardı. 951'de (1544) vefat etti. Kir- mastı'da medfundur. Camilerde vaaz eder ve devirhan olup kabir gibi bir çukurda beş vakit ...

Mehmet Süreyya Bey, ‎Nuri Akbayar, ‎Seyit Ali Kahraman, 1996

Âşık Paşâzade tarihi - Sayfa 153

... karşısındaki hisarda asarlardı. Bunlar savaşmakta iken ansızın bir gün Kaplıca İmareti'ne Musa'nın naaşı geldi. Karamanoğlu vardı, naaşı gördü. Hemen o gece kaçtı. Kir- mastı yolundan dolandı, Hamidili'nden geçti, kendi harabesine vardı.

Aşıkpaşazade, ‎Cemil Çiftçi, 2008